'Biz kendi kendimize mi işkence yaptık?'
Urfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Dergili (Derto) Mahallesinde yaşanan çatışmanın ardından Bozova’nın Koçhisar (Qoser) Mahallesinde gözaltına alınan yurttaşlar, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın "yargı reformu" adı altında açıkladığı "işkenceye sıfır tolerans" sözlerine vücutlarındaki işkence izleriyle yanıt verdi. Gözaltına alındıktan sonra hem götürüldüğü Yaylak Jandarma Karakolu'nda hem de Urfa Emniyet Müdürlüğü TEM Şube'de ağır işkencelerden geçirilen Abdullah Yıldırım, gözaltında tutulduğu süre içinde işkence gördüğünü kaydetti.
‘DİKİŞ ATTILAR SAĞLAM RAPORU VERDİLER’
Yaylak Jandarma Karakolu'nda ters kelepçe yapılarak herkesin yüzükoyun yere yatırıldığını anlatan Yıldırım, burada herkesin kaba dayaktan geçirildiğini vurguladı. Jandarma karakolunda bulunan sıradan erler tarafından darp edilmediklerini, daha çok özel harekat polisleri tarafından silah dipçikleri, tekmelerle darp edildiklerini belirten Yıldırım, polislerin kendilerini darp ederken ağıza alınmayacak küfürler ettiğini, burada birkaç saat yerde yatırıldıktan sonra önce hastaneye, oradan da TEM şubeye getirildiklerini ifade etti.
‘ELEKTRİK FALAKA ASKI’
Jandarma karakolunda bazı arkadaşlarının gördüğü işkenceden kaynaklı ayaklarının altının patladığını, bazılarının ise kafalarının kırıldığına dikkat çeken Yıldırım, hastanede doktorun arkadaşlarının kafasına ve ayaklarına dikiş atmasına rağmen sağlam raporu verdiğini kaydetti. Götürüldükleri TEM Şubede daha sistematik işkenceye maruz kaldıklarını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti: "Gözlerimiz bağlanıp kafamıza çuval geçirdiler. Bizi 2’nci katta bir odaya aldılar. Orda polislerin kendi aralarındaki konuşmalardan 3 ya da 4 kişi olduğunu söyleyebilirim. Cinsel organımdan elektrik verdiler. Ardından falakaya yatırdılar. Ellerim arkadan kelepçeli bir şekilde üzerime oturdular. Askıya astılar. Nefesimi kestiler."
‘İŞKENCEYİ KİM YAPTI?'
Erdoğan’ın "işkenceye sıfır tolerans" sözlerine de tepki gösteren Yıldırım, üzerindeki işkence izlerini göstererek "Mademki ‘işkenceye sıfır tolerans’ diyorsunuz, mademki ‘işkence yok o günler geride kaldı diyorsunuz’ bizim yaşadığımız ne o zaman. Bütün bunları kim yaptı bize, ya da bunları işkenceden saymıyor musunuz? Siz bu açıklamayı yapmadan 2 gün önce biz sizin görevlendirdiğiniz polisler tarafından işkence ediliyorduk. Yoksa bize onlar işkence etmedi mi, biz hayal mi görüyoruz? Kendi kendimize biz mi işkence yaptık? Mademki ‘işkence yok’ diyorsunuz o zaman bize işkence yapanları yargılayın. Biz bu davanın peşini bırakmayacağız. Bize işkence yapanlar yargı önüne mutlaka çıkacak" diye konuştu.
‘AÇIKLAMA İTİRAF NİTELİĞİNDE’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı açıklamanın işkencenin sistematik bir şekilde yapıldığının itirafı niteliğinde olduğunu ifade eden Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube Yöneticisi Avukat Tamer Doğan ise şunları söyledi: "Halfeti’de gözaltına alınıp günlerce işkence edilen, cinsel tacize uğrayan, hakarete ve tehdide uğrayanlar, 10 günü aşkın bir süre sistematik bir şekilde işkence edildiler. Eğer yargı reformu, yargı paketi ya da ‘işkenceye sıfır toleranstan’ bahsedeceksek, tam da Halfeti’den başlanması gerekiyor. O yüzden yapılan açıklama samimi bir açıklama değil, inandırıcılıktan uzak. Tamamen konjonktürel ve sürece göre yapılmış bir reform paketi olduğunu düşünüyorum." (Mezopotamya Ajansı / Erdoğan Alayumat)
