Salgının yayılması için ne gerekiyorsa yapıldı: Gözaltında il il gezdirilip sonucu Silivri'de öğrendiler

Salgının yayılması için ne gerekiyorsa yapıldı: Gözaltında il il gezdirilip sonucu Silivri'de öğrendiler
Gözaltına alınanların Coronavirus’e yakalanması için polis elinden geleni yaptı, mahkeme test sonucunu beklemedi.

İsa Uğur ERDOĞAN


ARTI GERÇEK- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında 28- 29 Ekim tarihlerinde 120 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. 12 ilde 99 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Halkın Hukuk Bürosu ve Grup Yorum üyeleri de vardı.

Operasyon kapsamında 33 kişi tutuklanırken, polisin gözaltına alınanlardan Coronavirus’lü olanları il il bir otobüste dolaştırdığı, ardından test sonuçları beklenilmeden Silivri Cezaevine gönderdiği ortaya çıktı. 

İnsan hakları savunucuları, salgının başlangıç tarihinden itibaren cezaevlerindeki riske dikkat çekerken, Meclis İnsan Hakları Komisyonu’nun son raporuna göre kapasitesi 11 bin olan Silivri Cezaevi’nde, 23 bin tutuklu ve hükümlü tutuluyor. 28-29 Ekim tarihlerinde gözaltına alınarak Silivri'ye gönderilenlere ilişkin emniyet, mahkeme ve cezaevi üçgeninde salgının yayılması için ne gerekiyorsa yapıldığı ortaya çıktı.

Hatay, Adana, Mersin ve Antalya illerini bir otobüsle dolaşarak gözaltına alınanları İstanbul’a getirmeye çalışan polis, bunun için otobüs tuttu. Bir kişinin yolda Covid-19’a yakalandığının anlaşılması üzerine gözaltı aracından indirilerek savcılık kararı ile serbest bırakıldı. Ancak bu kişiyle aynı araçta yolculuk edenler ise İstanbul Emniyeti’ne getirildiler.

Coronavirus testi pozitif çıkan gazetecilik bölümü öğrencisi Erdinç Dinçer’in avukatının verdiği bilgiye göre İstanbul’da gözaltına alınan Dinçer, test sonuçları henüz çıkmayan kişilerle aynı nezarethaneye konuldu. Gözaltı tarihinden bugüne bir ay geçmesine rağmen Silivri’de tutulan beş tutuklunun hala test sonuçları pozitif çıkıyor. 

SONUÇLAR BEKLENMEDEN CEZAEVİNE GÖNDERİLDİLER

Dinçer, emniyette diğer illerden getirilen kişilerin Covid-19 salgınına yakalanmış olmaları durumu göz ardı edilerek dört gün boyunca beraber tutuldu. Bu esnada aynı nezarethanede tutulan bazı kişilerin de test sonucu pozitif çıktı. 

MAHKEME TEST SONUCUNU BEKLEMEDEN CEZAEVİNE GÖNDERDİ

Dört gün boyunca aynı nezarethanede tutulan Dinçer ve üç kişinin Coronavirus testlerinin sonuçları beklenilmeden mahkeme tarafından tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderildi.

Tutuklulananlar cezaevinde ise gardiyanlar ve jandarma ile yüz yüze kaldı. Cezaevi girişlerinde yapılan çıplak arama esnasında yakın temasta olan tutuklular yine bir arada aynı hücreye koyuldu. Dinçer’in ailesi ve avukatının tedavi olması için verdiği çaba sadece Dinçer’in tek kişilik hücreye alınmasıyla sonuçlandı.

TEST SONUÇLARI HALA POZİTİF ÇIKIYOR

Dinçer ile birlikte tutuklanan Volkan Baran, Eren Erdem, Doğan Karataştan, Barış Yüksel, Mehmet Araz, Volkan Bülent Aydemir’in test sonuçları aradan geçen süreye rağmen hala pozitif çıkıyor. Barış Yüksel isimli bir kişinin ise ağır belirtiler göstermesi üzerine diğerlerinden ayırılarak tek kişilik hücreye alındığı öğrenildi.

‘SAĞLIK VE ADALET BAKANLIKLARI DURUMUN CİDDİYETİNE VARMALI’

Halkın Hukuk Bürosu’ndan (HHB) Artı Gerçek’e yapılan açıklamada da Sağlık ve Adalet Bakanlığı’nın sorumluluğuna işaret edilerek, "Tutukluların tekrardan yapılan test sonuçları pozitif çıkmasına rağmen sağlıkları hiçe sayılarak Silivri Hapishanesi’nde tutulmaya devam ediyorlar. Sadece kendileri için değil hapishanede çalışan her bir görevli için de bu büyük bir risk oluşmaktadır. Sağlık Bakanlığı ve hapishanelerdeki tutukluların yaşam, sağlık haklarından da sorumlu Adalet Bakanlığı’nın durumun ciddiyetine varıp acil olarak tedbir alması gerekmektedir" denildi.

‘AVUKAT VE AİLELERE SAĞLIK DURUMLARI HAKKINDA BİLGİ VERİLMİYOR’

Tutuklama tedbirinin en son başvurulması gereken önlem olduğunu belirten HHB, dava dosyasında toplanacak herhangi bir delilin kalmadığını belirterek, "Sağlık durumları hakkında yeterli bir bilgi, dosyayı takip eden avukatlarına ve ailelerine verilmiyor. Adalet Bakanlığı’na ve Sağlık Bakanlığı’na yapmış olduğumuz başvurular değerlendirilmemiş olup, müvekkillerimiz hala hapishanede tutulmaya devam ediliyor. 

Ceza yargılamasında tutuklama tedbiri en son başvurulması gereken tedbirdir. Dosyada delil olarak toplanacak bir delil kalmadığı gibi delillere şüphelilerin müdahalesi de söz konusu değildir" ifadelerine yer verdi.

Öne Çıkanlar