Farisogulları: Kürt siyasetçilerin tutuklanması bu ülkeye ne kazandırdı?

Farisogulları: Kürt siyasetçilerin tutuklanması bu ülkeye ne kazandırdı?
HDP’li Musa Farisogulları, yargılandığı davada yaptığı savunmasında mahkeme heyetine, 'Kürt siyasetçilerin tutuklanması bu ülkeye ne kazandırdı?' sorusunu yöneltti.

KCK Ana Davası'ndan verilen cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından vekilliği düşürülerek tutuklanan HDP'li Musa Farisoğulları hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamelerin birleştirilmesiyle Diyarbakır 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın 3’üncü duruşması görüldü. Dava iddianamesinde HDP’li Farisoğulları’na yönelik "örgüt üyesi olmak", "örgüt propagandası yapmak", "halkı yasadışı toplantı ve gösteri yürüyüşlerine kışkırtma", "kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama" yönünde iddialar söz konusu. 
 
Bu davadan tutuksuz yargılanan Farisoğlları, duruşmada avukatlarıyla birlikte hazır bulundu. Duruşmayı HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay ile birlikte milletvekilleri Dersim Dağ, İmam Taşçıer ve Remziye Tosun’un da aralarında olduğu kalabalık bir partili grubuyla Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz takip etti. 
 
GİZLİ TANIKLAR DİNLENEMEDİ
 
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada mahkeme heyeti, önceki duruşmada mahkemede hazır edilmeleri yönünde emniyete talimat yazısı gönderdiği gizli tanıklardan "Yıldız"ın bu aşamada hazır edilemeyeceği, ‘Tosun’ hakkındaki koruma tedbir kararının kaldırıldığı bilgisi geldiğini paylaştı. Başkan "Hafız" ve "Uzay" isimli diğer gizli tanıkların ise Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi'ndeki (SEGBİS) arıza nedeniyle dinlenemediğini belirtti. Ardından Farisoğlulları’nın savunmasının alınmasına geçildi. 
 
KÜRTÇE SAVUNMA YAPTI
 
Tercüman eşliğinde Kürtçe savunma yapan Farisoğulları, sözlerine bugün kedisine suçlama olarak yöneltilen iddialardan 2017 yılında yargılanıp Şubat 2018 tarihinde beraat ettiğini, buna rağmen aynı suçlamalar üzerinden hakkında yeniden yargılama başlatılmasını doğru ve hukuki bulmadığını ifade ederek başladı. 
 
Yıllardır demokratik siyaset içerisinde yer aldığını söyleyip, suçlama konusu yapılan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) faaliyetleri hakkında bazı temel şeyleri anlatmak istediğini dile getiren Farisoğulları, DTK’nin bu ülkede yaşayan tüm kesimlerin inancıyla, kimliğiyle, kültürüyle ve düşüncesiyle özgürce yaşamasını amaçladığını vurguladı. 
 
‘DEMOKRASİ HERKES İÇİN İHTİYAÇ’
 

Farisoğulları, "DTK her şeyden önce demokratik bir platformdur. Ülkedeki sorunları tartışma ve çözüm yolları üretmeyi kendisine misyon edindi. Demokrasi herkes için bir ihtiyaç. DTK’de bu ülkede demokrasiyi geliştirmek, toplumun oluşturan bütün kesimlerin kendi inancı ve düşüncesiyle demokratik bir ortamda yaşamasını amaçlıyor" dedi. 
 
‘BUGÜN NE DEĞİŞTİ?’
 
DTK’nin bugüne dek gerçekleştirmiş olduğu çalıştaylara birçok siyasi parti, STÖ, aydın, akademisyen, sanatçı ve toplumun farklı kesimlerinden insanlar katılıp, düşüncelerini ve sorunlara dair çözüm önerilerini dile getirdiğini söyleyen Farisdoğulları, AKP ve CHP’li bazı isimlerin de bu çalıştaylara katıldığının altını çizdi. 2015 yılında dönemin Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in yeni anayasa konusunda önerilerini almak üzere DTK’yi resmi olarak Meclis’e davet ettiğini de hatırlatan Farisoğulları, bununla ilgili resmi belgelerin avukatları tarafından mahkemeye sunulacağını kaydetti. Farisoğlulları, mahkeme heyetine "Siyasi partiler, STK’ler, dernekler ve farklı platformlardan oluşan 700’e yakın bileşeni olan çalışmalarını 13-14 yıl boyunca yasal olarak sürdüren DTK ne değişti de bugün illegalize edilmek istendi" sorusunu yöneltti.
 
Savunmasına hakkındaki gizli tanık beyanlarına değinerek devam eden Farisoğulları, 2017-18 yılları arasında aynı iddialarla yargılanırken, hakkında bazı gizli tanıklar oluşturulup, yeni bir yargılamaya daha o dönemde zemin hazırlandığını ifade etti.
 
‘MİLLETVEKİLLİĞİ İHALE KOVALAMAK DEĞİLDİR’
 
24 Haziran 2018 yılında yapılan genel seçimlerinde milletvekili seçilmesi öncesinde yürüttüğü seçim çalışmaları ve yaptığı konuşmaların iddianamede suç olarak yer almasına tepki gösteren Farisoğulları, "Siyaset toplumla yapılır, tek başına siyaset yapılmaz. Halkın bize aktardığı acıları, dertleri sorunları vardır. Benim şu anda yargılandığım davanın temelinde Kürt sorunu yatmaktadır. Şüphesiz ülkedeki diğer sorunları yok saymıyoruz. Halkın acılarını, dertlerini, taleplerini dile getirmeyeceksem bir siyasetçi olarak rol ve misyonum kalmaz. Suç olarak görülmek istense de benim yaptıklarım da halkın sorunlarını ve taleplerini dile getirmektir" diye belirtti.   
 
ÇİFTE STANDART KARARLAR
 
TV’lerde sabah akşam Kürt sorununun konuşulduğunu ve Kürtlere hakaretler edildiğini dile getiren Farisoğulları, savunmasını şu sözlerle tamamladı: "Madem kardeşlikten, eşitlikten bahsediliyor, madem ortak bir ülkede yaşıyoruz bu düşmanlık neden? Buna örnek vermek gerekirse yerel seçimler kazandığımız belediyelerin neredeyse hepsine kayyımlar atandı, halkın iradesi açıkça gasp edildi. Bir siyasetçi olarak bu hukuksuzluğu dile getirmek zorundayım. Yok sayma politikalarını kabul etmediğimizi dile getirdiğimizde bunlar suç olarak karşımıza çıkarılıp yargılanıyoruz. Ben de halkın vekiliyim CHP’li Enis Berberoğlu da. Her ikimizde tutuklandık. Benim vekilliğim düşürüldü, onun ki hala devam ediyor. Hukukun ona dair sergilediği tutum yerinde bir karar, buna bir şey dediğimiz yok. Ancak bu ülkede hukuksal çifte standart uygulanmaktadır. Benim ve diğer Kürt siyasetçilerin tutuklanması bu ülkeye ne kazandırdı? Ülkedeki sorunların temelinde anti demokratik uygulamalar var bunlar içerisinde en başat olanı da Kürt sorunudur. Bizim çağrımız diyalog ve uzlaşı temelinde sorunlara çözüm üretmektir.  Bunun yerine Meclis’tir. Bu saiklerle hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum ve suç olarak görmüyorum. Mahkemenin de bu dile getirdiklerim doğrultusunda bir kanaate varacağına inanıyorum." 
 
Farisoğulları’nın savunmasının ardından mahkeme başkanı, dosyada yer alan ‘Sabır’ isimli gizli tanığın celse arasında dinlendiğini söyleyip, alınan beyanlarını açıkladı. 
 
Gizli tanık beyanlarında Farisoğulları’nın Kandil’de eğitim aldığını, örgütün amaçları doğrultusunda faaliyetler yürüttüğünü ve Kandil’in isteği doğrultusunda milletvekili seçildiği iddialarında bulundu. Gizli tanık, beyanlarında Diyarbakır’da, 2015-2016 yılları arasında uygulanan sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan çatışmalarına dair de yine Farisoğulları’nı suçladı. 
 
AVUKLATLAR İTİRAZ ETTİ
 
Avukat Serdar Çelebi, gizli tanığın celse arasında kendileri olmadan dinlendiği için soru sorma haklarının engellendiğini ve savunma haklarının kısıtlandığını ifade ederek, alınan beyanlara dosyadan çıkarılmasını talep etti. Av. Serhat Eren de, diğer 4 gizli tanığın duruşmada dinlenmesi yönünde mahkemenin daha önce ara karar alındığını, ilgili kararın bu gizli tanık açısından da alınmasını gerektiğini, aksi takdirde yargılamanın tartışmalı hale geleceğini söyledi. 
 
Devam eden duruşmada mahkeme heyetinin söz verdiği iddia makamı gizli tanıkların bir sonraki duruşmada hazır edilmeleri talebine bulundu. 
Avukatları ise Farisoğulları’nın dosyaya eklenen sosyal medya paylaşımlarının kolluk tarafından re’sen araştırılıp araştırılmadığı konusunda savcılık ya da mahkemenin bir talimatı olup olmadığının araştırılmasını, gizli tanık ‘Sabır’ın duruşmada dinlenilmesini, Kürtçe olan tape kayıtlarının yeniden çözümünün yapılmasını, DTK’nin şiddet ve illetle ilişkilendirilebilecek bir bağın olup olmadığının Adalet Bakanlığı’na sorulmasını taleplerinde bulundu.
 
DURUŞMA ERTELENDİ
 
Duruşmaya kısa süre ara veren mahkeme heyeti sonrasında açıkladığı ara kararlarında, gizli tanıklardan ‘Sabır’ın duruşmada yeniden dinlenmesi yönündeki talebi reddedip, ‘Uzay’, ‘Yıldız’ ve ‘Hafız’ isimli diğer gizli tanıkların bir sonraki duruşmada hazır edilmeleri için Tanık Koruma Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına, sosyal medya paylaşımlarına dair araştırmanın Savcılık talimatı ile gerçekleştirilmiş olması nedeniyle reddine, Kürtçe tape kayıtlarının yeniden Türkçeye çevrilmesi yönündeki talebin ise daha bir sonraki celse değerlendirilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma ise 9 Mart 2022 tarihine ertelendi. (Mezopotamya Ajansı)

Öne Çıkanlar