Kılıçdaroğlu'ndan tutuklanan gazetecilere: Sizlerle gurur duyuyorum

Kılıçdaroğlu'ndan tutuklanan gazetecilere: Sizlerle gurur duyuyorum
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Oda TV ve Yeni Yaşam gazetesinin tutuklanan muhabirlerinin isimlerini tek tek sayarak 'sizlerle gurur duyuyorum' dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerine 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde düzenlenen 18. Feminist Gece Yürüyüşü'ndeki polis şiddetini eleştirerek başladı:

'İNSANLAR SİLAHSIZ VE ŞİDDETSİZ HER TÜRLÜ YÜRÜYÜŞÜ YAPABİLİRLER'

"8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününde elbette kadınlar sıkıntılarını meydanlarda anlatırlar, erkek egemenliğine karşı çıkarlar, bunu yaparken de kimseye saldırmazlar. Kadınlar, İstanbul'da yürümek istediler. Ama yürüyüşe yasak getirdiler. Hangi gerekçeyle? Yasak geldiği zaman Türkiye'nin demokrasisi gelişmiş mi olacak? Tam aksine. O nedenle biz yasakçı zihniyetlere karşıyız. İnsanlar silahsız ve şiddetsiz olmak kaydıyla her türlü yürüyüşü yapabilirler.

1934 yılında kadınlara seçme-seçilme hakkı verildi. 1935’te Cenevre’de bir kadın gazeteci şunu yazar: Ne yalan söyleyeyim, Türk kadınını çok kıskanıyorum. Eşitlik var. İsviçre’de bunun için çok çalıştık tam dört kez mücadelemiz baltandı. Kadınlar dünyada seçme seçilme hakkına çok daha sonraları kavuştu. Buradan Mustafa Kemal Atatürk’e bir kez daha şükran borçluyuz. Ne kadar büyük olduğunu görüyoruz. Fransa’da tam on yıl sonra İtalya, Arjantin ve Meksika’da 1946 yılında veriliyor. Çin’de 1945’de, İsviçre’de 1971 yılında bu haklara sahip oluyorlar. Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha saygıyla anıyoruz."

ODA TV VE YANİ YAŞAM'IN TUTUKLANAN MUHABİRLERİNİN İSİMLERİNİ SAYDIKTAN SONRA 'SİZLERLE GURUR DUYUYORUM' DEDİ

Medyaya yapılan baskılara değinen Kılıçdaroğlu, Geçtiğimiz hafta tutuklanan Oda TV ve Yeni Yaşam gazetesi muhabirlerinin adlarını tek tek sayarak 'sizlerle guru duyuyorum' dedi:

"Medya üzerinde olağanüstü bir baskı var. Sadece onları öven, devletten beslenen bir medya grubu var. Havuz medyasının büyüklüğü karşısında namuslu gazeteciler kendi haber kanallarını oluşturdular. Oda TV de bunlardan biridir. Medya halkın gözü, kulağı, sesidir. Anayasa'da 'Basın hürdür sansür edilemez' der. Çünkü siyasi iktidar basın üzerinde baskı kurmasın diyedir bu. Medya üzerindeki baskıları biliyorduk. 20 Temmuz'dan sonra Türkiye bir sivil darbe süreci içindedir.  Kendilerini öven, sadece kendileri için çalışan özel bir medya, Havuz medyası grubu oluşturdular. Görevleri, siyasi iktidar ne yaparsa yapsın övmek. Bunun için devletten ve kamu kurumlarından destek alıyorlar.

Libya’da 3 şehidimizin olduğunu Erdoğan söylüyor, Odatv’de Hülya Kılınç haberini yaptı, gizli hiçbir şey yok her şey biliniyor; Barış Terkoğlu, Hülya Kılınç, Barış Pehlivan, Murat Ağırel, Ferhat Çelik, Aydın Keser tutuklanıyor. Hapsiyle guru duyuyorum"

'SANA MAŞA GÖREVİ VERDİLER, FARKINA BİLE VARMADIN'

Siyasi iktidarın Suriye ve Libya'da yürüttüğü askeri harekatlara ve bu nedenle başta Avrupa ülkeleri, Rusya ve ABD ile yaşadığı krize değinen Kılıçdaroğlu, "Bizim Türkiye'miz hiç bir emperyal gücün karşısında diz çökmeyecektir. Ve bizim Türkiye'miz hiçbir emperyal gücün maşası olmayacaktır. Bizim Türkiye'miz 21'nci yüzyılın en büyük ülkesi olacaktır. Buna yürekten inanıyorum. Suriye konusunda 'Bizim Orta Doğu bataklığında ne işimiz var' dedik. Aklı olan herkes bizim bu sorumuzu anlar. Sırtımızı sıvazlayıp bizi Suriye bataklığına sokanlar sonra bizi yalnız bıraktı. Suriye sınırındaki mayınlar temizlenip 49 yıllığına bir ülkeye verilmek istendi. Biz mahkemeye götürdük. Şimdi soruyorum, Suriye sınırına yabancı bir devlet gelip yerleşseydi bugün Türkiye’nin durumu ne olurdu? 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve AKP iktidarının Suriye'ye yönelik savaş politikalarına ilişkin sorular yönelten CHP lideri KIlıçdaroğlu, Erdoğan'a 'Sana maşa görevi verildi sem farkına bila varmadın' diye seslendi:

Neden Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanlığı görevini aldınız? Maşa görevini kim verdi size? Tarih bilgisinden yoksun olanlar balıklama atladı. ÖSO ile sizin ne işiniz var? Neden bu işe soyunuyorsunuz? ÖSO’yu ABD ile birlikte kurduk diyorlar. Evet sana maşa görevi verdiler farkında bile olmadın. ÖSO’nun hamisi oldun, maaş verdin, eğittin?Neden Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanlığı görevini aldınız? Maşa görevini kim verdi size? Tarih bilgisinden yoksun olanlar balıklama atladılar. ÖSO ile sizin ne işiniz var? Neden bu işe soyunuyorsunuz? ÖSO'yu ABD ile birlikte kurduk diyorlar. Evet sana maşa görevi verdiler farkında bile olmadın. ÖSO'nun hamisi oldun, maaş verdin, eğittin. 'ÖSO'yu biz Amerika ile beraber kurduk' diyor. Biz yıllar yılı yanlış yapıyorsunuz, Türkiye'nin başını belaya sokmayın dedik."

'ERDOĞAN PUTİN'E NE SÖYLEDİ MERAK EDİYORUM'

34 askerin hayatını kaybettiği İdlib'teki hava saldırısına değinen CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Gitti oraya Sayın Erdoğan, sonra Putin ile Erdoğan televizyonların önüne çıktılar. İlk konuşmayı Sayın Putin yaptı. Görüşmemize başlarken Suriye'de hayatını yitiren askerler için taziyelerimi iletmek istiyorum. Telefon görüşmemizde ifade ettiğim gibi hiç kimse Suriye askeri de dahil olmak üzere orada Türk askerlerinin olduğunu bilmiyordu. Dakika bir gol bir. 'Bir dakika demeliydi, biz size koordinatları bildirdik, siz vurdunuz sizden gereğini yapmanızı istiyoruz’ demeliydi. Hiç ses yok. Telefon görüşmemizde ifade ettiğim gibi diyor. Ben sana dedim ki, ‘O alanda askerlerin vurulduğu yerde biz sizin askerlerinizin olduğunu bilmiyorduk' diyor. Erdoğan bu telefon görüşülmesinde Putin'e ne söyledi, ben merak ediyorum" dedi.

Suriye ile imzalanan ateş kes anlaşmasına da değinen Kılıçdaroğlu, "Erdoğan öyle diyor ama ortada ateşkes falan yok' dedi:

"Hep diyorduk ki Suriye’nin kaderini Suriyeliler belirler. Anlaşmayı imzaladılar, anlaşmada ihtilafların Suriyenin önceliğinde çözüleceği taahhüt altına aldılar. Dediğimize geldiler. Ortada bir ateşkes yok. Erdoğan öyle diyor ama ortada böyle bir şey yok. Türkiye, bu anlaşma ile Suriye rejimini resmen tanıyor. Sözleşmede Suriye Arap Cumhuriyeti olarak geçiyor."

'MECLİS'TE KAVGA İSTEMİYORUZ'

Geçtiğimiz hafta Meclis'te AKP'li veki,llerin CHP'li vekillere saldırmasına da değinen KIlıçdaroğlu, "Biz Meclis'te kavga istemiyoruz' dedi:

"Erdoğan'ın bu kürsüde söylemeye terbiyemin müsaade etmediği cümleleri kullanmasına karşılık, aynı cümleyi grup başkan vekilimiz kendine iade edince ortalığı ayağa kaldırıyorlar. Biz Meclis’te kavga istemiyoruz. Parlamento'nun çatısı altında yapılan tüm konuşmalarda 'mutlak sorumsuzluk' vardır.  Bu her konuşanın canının istediği gibi konuşması anlamına gelmez. Sayın Erdoğan'ın bana yönelik olarak kullandığı kelimeleri asla kabul etmiyorum, cevap da vermiyorum.

VEFA SALMAN BİR YOLSUZLUK YAPMIŞ İSE…

Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman'ın 'yolsuzluk' suçlamasıyla görevden alınmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Salman bir yolsuzluk yapmış ise kimse merak etmesin onunla ilgili ilk işlemi yapacak parti Cumhuriyet Halk Partisi'dir" dedi:

"Yalova Belediye Başkanımız Vefa Salman. İki kez engellediler, başaramadılar. Halkın oyuyla yenemedikleri için, idari kararlarla Salman’ı nasıl uzaklaştırabiliriz de kendimizden birini atarız dediler. Vefa Salman bir yolsuzluk yapmış ise kimse merak etmesin onunla ilgili ilk işlemi yapacak parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Yolsuzluğu şikayet edip, görevden alınan bir belediye başkanı olarak Vefa Salman tarihe geçecektir. Belediyede çalışan memur yolsuzluğu tespit ediyor, başkana söylüyor. Anında soruşturma açıyor. Bakanlık ne yapıyor? Belediye başkanını görevden alıyor, AKP’li birini başkan atıyor. Bu, Yalova halkına saygısızlıktır. Hangi partiden olursa olsun halkın oyuyla seçilen belediye başkanlarının başımızın üstünde yer vardır. Yalova halkının seçtiği belediye başkanını değil İçişleri Bakanı’nın belirlediği başkanı getirdiler. Milletin iradesinin gereğinin yapılması lazım."

(HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar