‘Muhalif teyze’ olarak bilinen Zehra Canan: Mansur Yavaş ‘süper konuştun’ dedi

‘Muhalif teyze’ olarak bilinen Zehra Canan: Mansur Yavaş ‘süper konuştun’ dedi
Sosyal medyada ‘muhalif teyze’ olarak tanınan Zehra Canan, yaşadığı baskıları anlattı. Canan, polis, bekçi, zabıta üçgeninde sıkıştırıldığını belirterek, geri adım atmayacağını söyledi.

Seda TAŞKIN


ARTI GERÇEK- Herkes Zehra Canan’ı sosyal medyada yaptığı röportajı ile tanıdı. Kimileri ona ‘Che’nin halası’ kimileri ise ‘muhalif teyze’ dedi. Yaptığı değerlendirmelerle gündeme damgasını vuran Zehra Canan kapılarını Artı Gerçek’e açtı.

Canan’a defalarca kez zabıtalar tarafından ceza kesildi. Polis, bekçi ve zabıta üçgeninde sıkışıp kaldıklarını belirten Canan, "Baskılara boğun eğmem, isterseler hapse atsınlar. Seyyarlardan utanıyorlarmış. Sen kasana trilyonları aktarıyorsun, yandaşlarına 20 bin lira maaş veriyorsun, bize de ver de bizde çalışmayalım" dedi. 

MANSUR YAVAŞ BELEDİYEYE DAVET ETTİ

Canan’ın 2 gündür sokakta görmeyenler sosyal medyada üzerinden #ZehraAnaYanlızDeğildir etiketi ile paylaşım yaptı. Ancak Canan engellendiği için değil, kardeşinin vefat etmiş olmasından dolayı bir süredir sokakta yoktu. Günlerdir sosyal medyada gündem olan Canan’ı bugün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mahsur Yavaş, Canan’ı evinden aldırarak belediyeye davet etti. Canan’ın sıkıntılarını dinleyen Yavaş, ürünlerinin satabileceği yer ayarlayacağı konusunda kendisine söz verdi. Canan, Yavaş ile arasında geçen diyaloğu şu şekilde aktardı: 

"Beni belediye basın bürosundan arayarak, gelip evden alacaklarını, Mansur Yavaş ile görüştüreceklerini söylediler. Mansur Yavaş beni makamına koymazdı. Ama davet etti yanına. Sonra yanına gittiğimde ise konuşmalarımı çok beğendiğini söyleyerek, ‘süper konuştun’ dedi. Neden seyyar satıcılık yaptığımı sordu. Bende geçinemediğimi, borçlarımın olduğunu söyledim. Ben soğukta çalışmanın meraklısı mıyım dedim. Sonra bana ürünlerimi satabileceğim bir yer ayarlayacağını söyledi. Çok mutlu oldum."

‘DEFALARCA KEZ KARAKOLA GÖTÜRÜLDÜK’ 

Canan özellikle bir yıldır kendilerine yönelik büyük bir baskı olduğunu, defalarca kez karakola götürüldüğünü belirten Canan, "Bekçi, polis zabıta birlikte çalışıyor. Sürekli buradan kalk diyorlar. Niye? Yasak. Eşyalarımızı alıp beni karakola götürüyorlar. Sakat insanlara bile aynı muameleyi göstererek, hepimizi her defasında karakola götürüyorlar" dedi. 

3 BİNE YAKIN CEZA KESİLMİŞ 

Kendisine zabıtalar tarafından 280 lira olmak üzere 3 bin liraya yakın ceza kesildiğini anlatan Canan,  "Niye bana ceza kesiyorlar?" diye sordu. Canan, "Biraz sosyal devlet olun. Sen fakire neden bu kadar ceza kesiyorsun. Senin yaşama şansın varda, seyyarın yok mu? Zaten bunca zorluk çekmesek bizde olsa bu işi yapmayız. Seyyarlar kötü gösteriyormuş ülkeyi. Tabii sen ekmeğini yiyorsun, altında araban var, sıcak evin var. Ülkeyi güzel göstermek istiyorlarmış, valla ülkeyi güzel göstermesinler" dedi. 

Defalarca kez karakola götürüldüğünü anlatan Canan, saatlerce bekletildiğini söyleyerek, sözlerine şöyle devam etti: 

Zehra Canan

"Madem sen devletsin, gel teyze sen ne yapıyorsun diye sor. Niye burada duruyorsun demeden alıp götürüyorlar. Madem Türkiye Devletini koruyorsun, düzenli bir toplum istiyorsun o zaman hepimizin yaşama hakkı olduğunu kabul edeceksin. Herkesin yaşama hakkı var. Sen kütür kütür maaşını alıyorsun da ne yiyecek bu adam? Zıkkım mı yiyecek. Sen oy almayı biliyorsun ama o adamdan. Kendi koltuğunu koruyorsun. Ne yiyecek bu adam biraz düşünün ya. Ben meraklı mıyım buz gibi havada çalışmaya. Bende evimde oturmak isterim. Ama biz evde dursak da soğuk. Düzenli bir devletsen gel insanlara halini sor. Yasaklamazsın. Yasaklayacaksan da bize maaş vereceksin."

‘KENDİLERİ MİLLETİN VERGİLERİ İLE GEÇİNİYORLAR’

"Nereye otursam oradan kalk diyorlar. Başıma yüz tane polis geldi. Bir defasında elinde silahıyla bir polis seni gebertirim dedi. He valla. Seni gebertirim kalk dedi. Polis olabilirsin ama sokaklar onun mu, sokaklar onun tapulu malı mı? Ben özgürüm tamam mı? Sen benim kişisel haklarıma karışamazsın. Zabıta karışır, vali niye karışıyor bu seyyara. Zabıtanın işi yok mu? Gitsin dükkanları denetlesin. Lokantalara baksın, kurtlara baksın, sağlıklı besinlere baksın. Ben açıkta gıda satmıyorum. Dünyanın her yerinde seyyar satıcılık var. Tabii kendileri milletin vergileri ile geçiniyorlar."

‘70 YAŞINDAYIM, EN FAZLA BENİ ÖLDÜRÜRLER’ 

Konuşmalarının ardından herhangi bir baskıya uğrandınız mı sorusuna ise Canan, baskı olsa da olmasa da söylediklerinden bir adım geri atmayacağını söyledi. "Baskılara boğun eğmem" diyen Canan, "70 yaşıma geldim, en fazla beni öldürürler. İsterseler hapse atsınlar. Niye vazgeçeyim, ben toplumun gerçeklerini konuştum. Ben zenginden yana değil, fakirden yanayım. Ben yoksul yetiştirildim, seyyardaki insanlar da yoksul. Ben kendim için konuşmadım. Ben toplumdaki yaşam tarzını konuştum. Devlet bunu kabullensin, devlet fakir yok diyor. Ben yoksulların hakkını savunmak için konuşuyorum. Kendileri o makamda oturup, senden benden utanıyor. Dünya bilmiyor mu benim yaşam tarzımı? Niye inkar ediyorsun, niye üstünü örtüyorsun? Madem bizden utanıyorsun o zaman bunlara imkân, sosyal düzen sağla" diye konuştu.

Sosyal medyadan insanlardan çok olumlu tepkiler aldığını söyleyen Canan, Fransa, İngiltere gibi kimi ülkelerden de destek mesajları aldığını söyledi. Canan, "İnsanlar beni çok beğendi. 'Süpersin teyze' diyerek her yerden mesajlar geliyor. Almanya, Fransa her yerden yazıyorlar bana. Telefonlarım susmuyor" diyerek dayanışma gösteren herkese teşekkür etti. 

 

Öne Çıkanlar