Cumhurbaşkanlığı’ndan hak savunucularının taleplerini öğrenmek için arandıklarını belirten Keskin, ‘Bizi aramaları yerine altına imza attıkları uluslararası sözleşmeleri yerine getirsinler.'
Beştaş, 'Kürt halkına ne Çillerler ne Ünal Erkanlar ne Hayri Kozakçıoğlular; hiç kimse boyun eğdiremedi, bu ittifak da boyun eğdiremeyecek' dedi.
Türkiye önce hukuk ve siyasette 90’lara döndü, Bodrum Yalıkavak Marina’da çekilen ve basına servis edilen o resim bu sürecin simgesel göstergesidir.
İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, katledilen avukat Medet Serhat’ın mücadelesine dair düzenlenen forumda, 1990'lı yılların tetikçilerinin bugün iktidarın yanında olduğunu söyledi.
Kahveci, '90’lı yıllarda da gerçek işsizlik, iş gücüne katılım düşerek örtülmüş. Oysa ekonomik gelişme ile işgücüne katılım azalmayacak, tersine artacaktı' dedi.
1992 yılında Diyarbakır’da katledilen 'Ape Musa' öldürüldüğü sokakta anıldı.
ARTI TV'de ekrana gelen 'Söz Sırası' programının konuğu hukuçu Fikret İlkiz oldu.
ARTI TV'de ekrana gelen 'Söz Sırası'nın konuğu olan hukuçu Mehmet Emin Aktar, siyasal iradenin harekete geçmesi için çok güçlü bir kamu tepkisine ihtiyaç olduğunu söyledi.
İHD Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin, 'Ama maalesef biz söyleyince değil, Sedat Peker açıklayınca tartışılıyor bu da işin acı yanı' dedi.
ARTI TV'ye konuk olan Sezgin Tanrıkulu ve Sırrı Sakık, Sedat Peker'in açıklamalarını yorumladı. İki isim de Kürt meselesinin 'bunlar yüzünden' çözülemediğini anlattı.
Eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür, 'Bugünkü tablo çok daha vahim, 90'larda bu kadar kepazelik yoktu. Bu gidişin sonu siyasi cinayetlerdir' dedi.
Koray Düzgören: Sedat Peker, devlet içindeki güçlerden birine, şu anda hakim bir güç değil ama, o gücün sözcüsü olarak bu videoları yayınlıyor.
Almanyalı fotoğraf sanatçısı Hans Peter Grumpe, 1988 ve 1990’da Diyarbakır’a yaptığı ziyaretlerde çektiği fotoğrafları kendi web sitesi üzerinden yayınladı.
ARTI TV'de yayımlanan Odak programının konukları Artı TV ve Artı Gerçek Genel Yayın Yönetmeni Celal Başlangıç ve DEP-HEP eski milletvekiliği, eski Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık oldu.
Saray iktidarı Kürt sorununu şiddetle çözmeye kalktıkça, 1990’ların Türkiye’sine benzetiyor ülkeyi. Şimdi de tıpkı o yıllardaki gibi siyasal suikast iddiaları ortaya atılıyor.
Türklerin Kürtlere yaptığı baskıların zirvesi çok saldırgancaydı. 1990'lar en kötü zamanlardı.
Korkular, kötülükler kapının önüne ya da arkasına atılır ve güven köprüsüne doğru yol alınır.
Akıbeti belirsiz gözaltılar, uyuşturucu baronlarıyla adları anılan siyasetçiler, uyuşturucu güzergâhında kilit önemde olmaya devam eden bir ülke, kaynağı belirsiz para girişleri…
Darbelerde olduğu gibi faşizme de bakış açımız bence aynı, çevrenizdekilerden bile duyduğunuz demokratikmiş gibi antidemokratik tümceleri anımsayın bikere.
Enflasyon ve faizler şimdiden iki haneli oldu yeniden. Ekonomik sistemi sadece kamu maliyesi disiplini tutuyordu ama artık ondan da pek hayır yok. Hukuk devleti ise yerlerde sürünüyor.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.