Ergenekon Rejiminin karanlık güçleri, geçmişten günümüze iktidar ve ana muhalefetteki hemen hemen bütün siyasal yapıları bir şekilde devletle aynı hizaya getirmeyi başarmıştır.
31 Mart 2019, önümüzdeki dönemde Erdoğan’ın içeride ve dışarıda meşruiyetinin tartışılmaya başlandığı, muhalefetin de rejim sorununa yoğunlaşmaya başladığı bir tarih olarak anılacaktır.
HDP’nin Türkiye siyasetine yön veren stratejisinin de katkılarıyla hem Koalisyon hem de Erdoğan için artık sonun başlangıcındayız.
Kural olarak, otoriter/totaliter toplumlarda yalanlara olan ihtiyaç ve biçilen roller, görece liberal toplumlara oranla çok daha fazladır.
Siyasal İslam cephesinden de artık net bir biçimde görülmektedir ki bu Tek Adam, siyasal İslam’ın Türkiye’de ve 'Osmanlı' topraklarındaki iddialı sözcüsü olan o 'Uzun Adam' değildir artık.
Propaganda faaliyetlerini ve baş propagandacısını bu düşmanlık üzerinden çalıştıran otoriter bir iktidar ortamında her şeyin her an ne kadar tehlikeli boyutlara varacağını kestirmek güç.
Asker, polis, bürokrasi ve iş dünyası üzerinde kurulan hâkimiyet ve kullanılan propaganda yöntemleri yardımıyla otoriter yapı gücünü pekiştirmekle kalmaz, halkı Üçlü Bir’liğe de ikna eder.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.