Jina Mahsa Amini’nin ölüm yıldönümünde kadın örgütleri anlattı: 'Bir kıvılcımdı, ateşe döndü'

Jina Mahsa Amini’nin ölüm yıldönümünde kadın örgütleri anlattı: 'Bir kıvılcımdı, ateşe döndü'
İran'da ahlak polisi tarafından öldürülen Jina Mahsa Amini'nin ikinci ölüm yıldönümünde kadın örgütleri ile konuştuk: 'Bir kıvılcımdı ateşe döndü. Ayağa kalkışın sembolü oldu. Türkiye'de de yasakları hayata geçirmek isteyen bir zihniyet var.

Seda TAŞKIN


ANKARA - İran’da başörtüsü dayatmasına karşı geldiği gerekçesiyle 'ahlak polisi' tarafından gözaltına alındıktan sonra 16 Eylül 2022'de, 22 yaşınd öldürülen Kürt kadın Jina Mahsa Amini, tüm dünyada kadın direnişinin sembolü oldu. Amini'nin ölümünün ikinci yıldönümünde de geçen yıl olduğu gibi geniş çaplı protesto gösterileri bekleniyor.

Amini’nin ölüm yıldönümü Türkiye’de protestolara neden oldu, binlerce kadın sokaklara çıkarak eylem gerçekleştirdi. Mahsa Amini’nin ölüm yıldönümünde Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, Eşitlik için Kadın Platformu (EŞiK) gönüllüsü ve sosyolog Özlem Altıok, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Avukat Esin İzel Uysal ve Ankara Kadın Platformu ile konuştuk.

KADIN DERNEKLERİ FEDERASYONU: AYAĞA KALKIŞIN SEMBOLÜ OLDU

Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, Mahsa Amini’nin ölümüne ilişkin “Bir kıvılcımdı bir ateşe döndü” dedi. “Ahlak polisi kimdi, neden ona giyimi ile ilgili yasak getiriyordu?” diye soran Güllü, yasağı koyanların kendilerine başka, halka başka yönetim anlayışı süren molların olduğunu söyledi. Güllü,İran devrimi sonrası kadını görünmez kılan mollaların baskıcı rejimine karşı Mahsa Amini’nin bir ayağa kalkışın sembolü olduğunu söyleyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sadece İran halkı için değil, bu coğrafya da yaşanan kadınlara, taliban rejimine karşı duruşa ,Türkiye Cumhuriyetinin kazanılmış haklarından geri adım atılmasına, kadın cinayetlerinde hayatlarını kaybeden kadınlara, Türkiye’deki tarikat ve cemaatlere, Amerikadan Ukrayna’ya bir sembol oldu Mahsa.”

canan-1024x541.png
Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü

'BİZLERE DÜŞEM SAÇLARIMIZI RÜZGARDA DALGALANDIRMAKTIR’

“Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, coğrafya kader değildir” diyen Güllü, kaderlerini erkeklere yazdırmayacaklarını söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mollalar ,tarikatlar cemaatler erkek egemen düşüncenin yansıması olan siyasal islamın parçasıdırlar ve biz biliriz ki siyasal islamda kadınların özgürce yaşaması mümkün değildir. Bu yüzden dün Mahsa Amini, bugün gördüğünü anlatacak korkusu ile 8 Yaşındaki Narin, erkek egemen toplumun kadınlardan korkuları nedeniyle yok edilmişlerdir. Yok olan bedenleridir aslında . Bizlere bırakılan saçlarımızı özgürlük rüzgarlarında dalgalandırmaktır. Her kadın kendi vatanında özgür oluncaya kadar sürecek bir mücadelenin neferleriyiz hepimiz.”

KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURACAĞIZ PLATFORMU: KADINLAR İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Avukat Esin İzel Uysal de, Mahsa Amini'nin ölümünün, kadınların yaşadığı eşitsizliğin dünyanın her yerinde benzer olduğunu söyledi. Türkiye'deki kadınların en yakınlarındaki erkekler tarafından öldürüldüğünü belirten Uysal, “İran'da ise Mahsa ahlak polisi tarafından öldürülmüştü. Kadınların eşit ve özgür yaşam mücadelesini dünyanın neresinde olursa olsun tüm kadınlar için vereceğiz” dedi.

‘AĞUSTOS AYINDA ALTI KADIN BABASI TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ’

Türkiye'de son dönemlerde kadın cinayetlerinin arttığının görüldüğünü söyleyen Uysal, erkeklerin artık kendi çocuklarını bile öldürdüğünü belirtti. Ağustos ayında altı kadının babası tarafından öldürüldüğünü söyleyen Uysal, şöyle konuştu:

“İktidar aile odaklı politikalar ileri sürerken kadınlar ve çocuklar o evlerde şiddete uğruyor. Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'da 8 yaşındaki kardeşimiz Narin ölü bulundu. Tüm toplum Narin'e ne oldu diye sordu. Başka çocukların canı yanmasın, başka kadınlar öldürülmesin diye mücadele etmeye devam edeceğiz. Çözüm, aileyi güçlendirmek değil. Çözüm 6284'ün etkin uygulanmasıdır. Bu nedenle 6284 seferberliği başlattık. Nasıl ki kadın hareketi birlikte kazandıysa, birlikte yazdıysa 6284 sayılı kanunu onu birlikte de uygulatacağız. İşte o zaman kadınlar, çocuklar eşit ve özgür yaşayacak.”

whatsapp-gorsel-2024-09-16-saat-11-50-05-bf0765e4.jpg
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Avukat Esin İzel Uysal

‘PROTESTOLAR DEVAM EDİYOR, İRAN’DA KADINLAR BAŞÖRTÜSÜZ DOLAŞIYOR’

Eşitlik için Kadın Platformu (EŞiK) gönüllüsü ve sosyolog Özlem Altıok güvenlik güçleri tarafından öldürülen Amini’yi hüzün, saygı ve isyan duygularıyla andıklarını söyledi. İran’da kadınların direnmeye devam ettiklerini belirten Altıok, Mahsa Amini için yapılan protestoların 2022 ve 2023'te çok büyük sokak eylemlerine dönüştüğünü ekledi. Altıok, Bu eylemleri baskı altına almak için pek çok eylemci kadının ve erkeğin hapse atıldığını ve pek çok genç erkeğin de idam edildiğini aktararak, konuşmasına şöyle devam etti:

“Mollalar ağır para ve hapis cezaları ile özgürlüklerini isteyen halkı zapturapt altına almaya çalıştı. Bunlar bir yere kadar etkili olur, ama bugün sessizce ama süreklilik arz ederek devam eden gündelik protestolar sürmekte. Mahsa Jina' nın memleketi olan Sakkız'da esnafın kepenk indirdiğini öğreniyoruz örneğin. İran hükümeti başı açık kadınları fotoğraflamak ve cezalandırmak için dronlarla sokakları, kitap fuarlarını tarıyor. Buna rağmen İran'da kadınlar bütün cezaları göze alarak sokakta başörtüsüz dolaşıyor.”

whatsapp-gorsel-2024-09-16-saat-11-43-24-8288bc87.jpg
Eşitlik için Kadın Platformu gönüllüsü Özlem Altıok

‘TÜRKİYE’DE YASAKLARI HAYATA GEÇİRMEK İSTEYEN BİR ZİHNİYET VAR’

“Türkiye'deki kadınlar için İran'da ve bir başka trajik örnek olarak Afganistan’da kadınlara ve kız çocuklarına yapılan baskılar, direk olarak kadınları hedef alan yasakların özel bir anlamı ve önemi var” diyen Altıok, “Türkiye'de de bu yasakları hayata geçirmek isteyen, kadınların kılık kıyafetine karışmayı, nerede nasıl görünüp, nasıl güleceğine kadar karışmayı kendine hak gören bir zihniyet ve iktidarla yönetiliyoruz” dedi.

Altıok, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mahsa Amini'nin öldürüldüğü 2022'nin Eylül ayı sonrası biz EŞiK olarak Türkiye'de Anayasa’ya dini gerekçeyle kılık kıyafet düzenlemesi getirmeye çalışan iktidarın oyununu bozmak için çalıştık. Ne yazık ki o oyunun açılısını da ana muhalefet partisi yapmıştı. Kadınların kılık kıyafeti konusunda ve evlilik birliğine dair iktidar partilerinin teklif ettiği Anayasa değişikliklerine ‘Tartışmasız Hayır’ dedik. Yaklaşık 700 sivil toplum örgütünün katıldığı bir kampanya ile ‘Anayasa'yı uygulamayanlar Anayasa yapamaz’ dedik.”

‘KADINLARIN KILIK KIYAFETİ TARTIŞMA KONUSU OLAMAZ’

Altıok, kadınların kılık kıyafetinin, hareketlerin, eğitim hakkının, hiçbir şekilde ve hiçbir gerekçeyle tartışma konusu olamayacağını belirterek, “Temel hak ve özgürlüklerimizin dini veya başka gerekçeyle kısıtlanmasına asla izin vermeyeceğiz. Sadece kadının bedenini, kılık ve kıyafetini, soyadını düzenlemeye yönelik her yasa ve mevzuat eşitlik karşıtı ve ayrımcıdır” dedi.

‘GÖRGÜ TANIKLARINA RAĞMEN FAİLLER SERBESTÇE DOLAŞIYOR’

“Ataerkil toplumlarda bu tip yasalar, niyet veya motivasyonu ne olursa olsun kadınları vurur. Bu sebeple herkesi sadece kadınlarla ilgili bir yasa teklifi gördüğü anda tepki vermeye çağırıyoruz” diyen Altıok sözlerini şöyle sürdürdü:

“İktidarın son seçimde Meclis’e e taşıdığı HÜDA-PAR gibi bir parti, örneğin Diyarbakır'da bir kafede oturan kadınlara ve erkeklere, onların istediğini yeme içme, bir kafede oturma hakkına silahlarla saldırıyor; video kayıtlarına ve görgü tanıklarına rağmen, failler serbestçe dolaşmaya devam ediyor. Zamanında Konca Kuriş'i haftalarca işkence ederek öldüren bu partiye mensup insanlar, bugün hala isledikleri cinayetlerin yanlarına kar kalacağına güveniyorlar. 8 yaşındaki Narin Güran cinayetinde tam da bunu görüyoruz.”

‘CEZASIZLIK POLİTİKALARINA SON VERİLMESİ ÇAĞRIMIZI YİNELİYORUZ’

“EŞiK olarak failleri benzeri saldırıları gerçekleştirmeye cesaretlendiren cezasızlık politikalarına son verilmesi çağrımızı yineliyoruz” diyen Altıok, “Tüm toplumu derinden sarsan çocuk cinsel istismarının, çocuk ve kadın cinayetlerinin son bulması için bozuk plak gibi her korkunç vakadan sonra idam çığırtkanlığı yapmak yerine, mevcut yasaların etkili bir şekilde uygulanması gerektiğini yineliyoruz” dedi. Altıok, “Mahsa Amini’yi feminist mücadelemiz içinde her gün hatırlıyor, eşitlik ve laiklik mücadelemizin herkes ama herkes için hayati önemi olduğunu biliyoruz” dedi.

ANKARA KADIN PLATFORMU: HAYATLARIMIZ GİDEREK KISITLANIYOR

Ankara Kadın Platformu adına Artı Gerçek’e yapılan açıklamada da, Mahsa Amini’nin katledilmesinin tüm dünyada erkek devlet şiddetine karşı mücadele eden kadınların öfkesi olduğunu belirtildi. Açıklamada, “Çünkü aynı erkek egemenliğini, aynı erkek şiddetini yaşadığımızı biliyoruz! İran rejiminin dayatmalarına benzer ahlak dayatmalarına maruz kalıyoruz, hayatlarımız giderek kısıtlanıyor. Hayatlarımızdaki şiddet sarmalı İran’da da Türkiye’de de bizzat erkek devlet tarafından örgütleniyor” denildi.

‘KADINLARIN HAKKINI SAVUNMAK İÇİN SOKAKTA OLACAĞIZ’

“İran ve Türkiye'deki kadınların özgürlük mücadelesi, sınırların ötesine geçiyor ve birçok ortak noktada birleşiyor” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Bu mücadelede kadın mücadelesi ve dayanışma içinde olduğumuzun farklı coğrafyalarda farklı şartlarda farklı erkek iktidarlarına karşı birlikte mücadele ettiğimizi ve birbirimizin mücadelesinden aldığımız güçle devam ettiğimizi belirtmek istiyoruz. Bir daha Jîna Emînî’lerin, Narin’lerin, Gülistan Doku’ların ölmemesi için yüksek sesle Jin Jiyan Azadî diye haykırmaya devam edeceğiz. Bu ülkede aç bırakılan, zulme uğrayan, istismar edilen, yaşamına kast edilen her bir çocuğun, kadının ve ezilenin hakkını savunmak için sokaklarda olmaya devam edeceğiz.”

Ankara Kadın Platformu, Mahsa Amini için bugün saat 16.30’da Yüksel Caddesi’nde yapacağı basın açıklamasına tüm kadınları davet etti.

Öne Çıkanlar