Kız öğrenci yurdu önünde eylem: Kadınların güvenliği hiçe sayılıyor
Cevizlibağ’daki KYK kız öğrenci yurdu önünde eylem yapan öğrenciler, eşyaların tahrip edilmesine tepki göstererek "Yurtta yaşanan özel alanın ihlali, kadınların güvenliğinin hiçe sayılmasıdır." dedi.

Artı Gerçek- KYK Cevizlibağ Atatürk Kız Öğrenci Yurdu’ndaki öğrenciler, yaz dönemi nedeniyle dolaplara kilitleyerek bıraktıkları eşyalarına tekrar geldiklerinde zarar verildiğini gördü. Öğrenciler yurt önünde eylem yaparak bu duruma tepki gösterdi.
“Güvenli, ucuz, sağlıklı barınma temel insan hakkıdır. İşçiye ev, öğrenciye yurt” yazılı pankart açılan eylemde, İşçi Öğrenci Birliği adına açıklamayı Berfin Arabulan yaptı.
'BU TACİZDİR'
Berfin Arabulan açıklamasında, “Ortaya çıkan fotoğraflarda çalışanların öğrencilerin odasında sofralar kurup âlem yaptığı görülmüştür. Bu tacizdir. Bu, biz kadınların onuruna ve güvenliğine yapılmış bir saldırıdır. Bu yurtta yapılan tadilatta çalışan kişilerin kontrolü neden sağlanmamıştır? Bu tadilatı kim yapmıştır? Eğer bir özel şirket yaptıysa neden denetlenmemiştir?" diye sordu.
CHP İstanbul Gençlik Kolları Üniversite Komisyon Sekreteri Deniz Karaköse, yaşananların hakaret, saldırı ve taciz olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi:
"Bu rezaletin sorumlusu, buna göz yuman, denetlemeyen, öğrencilerin güvenliğini hiçe sayan başta yurt müdürü Rukiye Bozkurt, yurt yönetimi ve ilgili kurumların tamamıdır."
“ÜCRETSİZ, NİTELİKLİ BARINMA HAKKIMIZI İSTİYORUZ”
“KYK hesap verecek” yazılı pankart açan Yurtsuzlar adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Şimal Civelek de üniversitelilerin barınma hakkının hiçe sayıldığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Saray rejiminin yandaş müteahhitleri aldıkları yurt ihaleleri ile kazanmaya devam etmekte, iktidar bu düzene göz yummaktadır. Zeren Ertaş katledildiğinde asansör şirketini suçlayan KYK, şimdi de tüm sorumluluğu kendi üzerinden atmakta, bizzat kendisinin anlaştığı şirketi suçlayıp yaşananlar üzerinden mağduriyet yaratmaya çalışmaktadır. Bu tablo, kadın öğrenciler için daha ağır sonuçlar doğurmaktadır. Cevizlibağ Kadın KYK Yurdu’nda yaşanan özel alanın ihlali, kadınların güvenliğinin hiçe sayılmasıdır. Kadınlar güvensiz koşullara, baskılara ve tehditlere karşı kendi haklarını savunmak zorunda bırakılmaktadır. Bugün Cevizlibağ’da yaşanan, kadınların her alanda maruz bırakıldığı erkek egemen, denetimsiz, keyfi düzenin bir yansımasıdır. Ayrıca görüyoruz ki barınma sorunu yalnızca bir yurt meselesi değildir; iktidarın neoliberal ve piyasacı politikalarının sonucudur. Gençliği borçla, barınma krizleriyle, güvensiz koşullarla terbiye etmeye çalışan bu düzene karşı sesimizi yükseltiyoruz. Üniversiteliler ne lüks otel istiyor, ne de sadaka, insanca yaşanacak, güvenli, ücretsiz, nitelikli barınma hakkımızı istiyoruz.”(HABER MERKEZİ)