Cami duvarına saat çizmenin, insanın aklına en son gelecek şey olduğunu ifade eden Doç. Dr. Özkurt şunları söyledi:
“6’dan sonraki rakamlarda değişiklikler var. Acaba ‘Osmanlı Türkçesi rakamlar değil mi’ denecek kadar bir farklılık var. Bu da o saati üreten firmalar arasında farklı uygulamalar olabileceği gibi, o dönem Osmanlı ülkesine getirilen saatlerle büyük ölçüde benzerlikler gösteriyor. Nakkaşın, önemli bir alet olan zaman ölçeri yani saati tercih etmes, ciddi bir ayrıntı olarak durmaktadır. Detaylı bakıldığında 5’i 19 geçeyi gösteriyor. Saat detayı bizim geleneksel olarak bildiğimiz büyük camilerde de olan muvakkithane dediğimiz camilerin birimi olur. Orada muvakkit denen namaz vakitlerini belirleyen görevliler olurdu. İnsanlar muvakkitlerin belirlediği zamana göre ibadetlerini yapar ezanlar okunurdu. Ancak 1800’lere geldiğimizde yurt dışından gelen saatlerle birlikte daha dakik daha güvenli gibi bir durum var. Bu yüzden bugün inşa edeceğimiz bir camide süsleme anlayışı olarak akla gelecek en son şey saat iken, bir saat motifini camiye yapmak insanın aklına gelebilecek en son şey iken 1800’lerde dönemin şartları itibariyle saat önemli bir yer tutmakta.”