6 haftalık bebeğin kalıntıları Amerika tarihini değiştirdi

HABER MERKEZİ- 6 haftalık bebeğin gen analizini yapan araştırmacılar, Amerika yerlilerinin ataları olabilecek, daha önce duyulmamış bir halk keşfettiklerini söyledi.
Nature bilim dergisinde yer alan araştırmanın bulguları, ilk yerlilerin 20 bin yıl önce Sibirya'dan tek bir göç dalgasıyla geldiği düşüncesini de destekliyor.

Bilim insanlarına göre, deniz seviyesinin alçak olması Avrasya ile Amerika arasındaki Bering Boğazı'nda kurak bir alanın oluşmasına neden oldu. Kuzeydeki buz örtüsünün erimesi ve daha sonra geri çekilmesiyle de kara parçası yeniden sular altında kaldı.

'GÜNDOĞUMU KIZ ÇOCUĞU'

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, 2013 yılında Upward Sun River arkeolojik kazı alanında keşfedilen bebeğe yerli halkın "Gündoğumu kız çocuğu" anlamına gelen "Xach'itee'aanenh t'eede gay" ismini verdiği ortaya çıkarıldı. Araştırma ekibi ise bebeğe, USR1 adını verdi.

Araştırma ekibinden Profesör Eske Willerslev, "Bunlar Alaska'da bulduğumuz en eski insan kalıntıları ama burada asıl ilginç olan, bebeğin daha önce hiç görmediğimiz bir insan grubuna ait olması" dedi.Willersev, "Bu halkın modern Amerika yerlileriyle bağlantılı olduğu ama yine de sadece uzaktan akraba oldukları anlaşılıyor. Kısacası bebeğin ilk ve asıl Amerika yerlisi gruptan geldiğini söylemek mümkün" şeklinde yorumladı.

Kız bebeğin 'Yeni Dünya' olarak bilinen Amerika'ya göç eden ilk yerli halklarla ilgili yeni bilgileri ışığa çıkaracağı düşünülüyor. Bu yeni araştırma, 34 bin yıl önce Doğu Asyalılar'dan genetik olarak ayrışmaya başlayan ve yaklaşık 25 bin yıl önce de genetik ayrışmasını tamamlayan bu insanların, Siberya ile Alaska'yı birbirine bağlayan Bering kara bağlantısının oluştuğu dönemde burada yaşadığına işaret etti.

USR1 isimli bebeğin kalıntılarından çıkarılan sonuçlar ayrıca, Amerika'ya ilk göç eden dalga içindekilerin nasıl farklı bölgelere yayıldığını gösteriyor. Örneğin, USR1'in temsil ettiği Beringli atalar, buradaki göçmen toplumdan ayrışarak binlerce yıl Alaska'da yerlerinden kımıldamadan yaşadılar. Göçmenlerin diğer kısmı ise buzulların arkasında, Alaska'nın güneyindeki toprakları sahiplendiler.