Alternatif rock sahnesinde çeyrek asır: Interpol İstanbul'da

Alternatif rock sahnesinde çeyrek asır: Interpol İstanbul'da
Tanya Varer, bu akşam UNIQ Açıkhava İstanbul’da verecekleri konser öncesi, Interpol ile son albümleri ‘The Other Side of Make-Believe’ i, devam eden turnelerini ve daha önce de Türkiyeli izleyici ile buluşan grubun buraya dair deneyimlerini konuştu.

Artı Gerçek - Kariyerlerindeki çeyrek asrın dönemecinde yayınladıkları son stüdyo albümleri ‘The Other Side of Make-Believe’ ile günümüzün kalıcı grupları arasındaki yerini iyice sağlamlaştıran ABD'li grup Interpol, 24 Temmuz 2023’te UNIQ Açıkhava İstanbul’da görkemli bir konserle dinleyicileriyle buluşmaya hazırlanıyor.

Paul Banks, Daniel Kessler ve Sam Fogarino’dan oluşan New Yorklu ekibin kurucu kadrosundan Daniel Kessler ile konser öncesi Artı Gerçek için konuştuk.

Fotoğraf: Atiba Jefferson

Merhaba Daniel, nasılsın? Nasıl gidiyor?

Daniel Kessler: İyi, gayet iyi. Son birkaç ay oldukça yoğundu. Önümüzdeki konsere kadar 5 veya 6 günümüz var, tadını çıkarıyorum.

Interpolations için tebrikler. Bilmeyenler için, son albümünüz ‘The Other Side of Make-Believe’den parçaların beş şahane isim tarafından, sizin deyiminle “yeniden hayal edildiği” bir proje. Başka sanatçıların müziğinize bir şeyler katması heyecan verici duyuluyor, sonuçlardan memnun musun?

Çok memnunum. Saygı duyduğumuz, hayran olduğumuz sanatçılara kendi işimizi yeniden yorumlamaları için gittik ve onların zihinleri, düşünme tarzları aracılığıyla yepyeni bir şey ortaya çıktı. Water From Your Eyes’ın, Jeff Parker’ın, herkesin yaptıklarını görmek harika. Bu projeyle ilgili her şeyden son derece mutluyum. Her biri ayrı bir sürpriz oldu, çünkü nasıl olacağını tahmin etmek hiç mümkün değil. Sonuçlar her zaman başlangıç noktasından çok uzaktaydı. Aslında bu fikri çok heyecanlı yapan da bu.

Passanger (Jeff Parker Interpolation)

https://open.spotify.com/track/59HvDoNpqh1NrgRYo3kCkq?si=f1ff4efdfae147d4

Something Changed (Water From Your Eyes Interpolation)

https://open.spotify.com/track/2rf3akXQqFEu41Ca3bJyNV?si=685d3a031c4c4f85

Big Shot City (Makaya McCraven Interpolation)

https://open.spotify.com/track/7DCiTmZKwIxILzlcu2nHA6?si=17dd61cf312e4cb6

Yaratıcı kararlarınızı kolektif şekilde mi veriyorsunuz? Mesela Interpolations’a kimleri davet edeceğinize nasıl karar verdiniz?

Bu remix projesi için kimlere gideceğimiz, plak şirketimiz Matador ile bugüne kadar yaptığımız en iyi iş birliğiydi. Örneğin neredeyse on yıldır Daniel Avery, bize remix yapsın istiyordum. Sonunda bu hayalin gerçek olması için bir fırsat doğması benim için inanılmazdı. Sonuçta ortaya koyduğu şeyi de gerçekten sevdim. Bu son kayıtlar özelinde plak şirketi, menajer ve bizim aramızda geçen görüşmelerle ilerledik. Bu gibi süreçlerde, ne yaptığımızı, ne yazdığımızı, neyi nasıl yapmak istediğimizi anlamaya ve birlikte planlamaya çalışıyoruz.

Interpol üyeleri olarak zaman zaman odaklandığınız solo projelerinizin de olduğunu biliyoruz. Bu solo projelerin grubu nasıl etkilediğini düşünüyorsun?

Şu an grubu etkilediklerini düşünmüyorum. Bence tüm yan projeler muhtemelen sağlıklı çünkü herkes bireysel olarak Interpol’den oldukça farklı bir şey yapabiliyor. Bu yüzden bunun bizi olumlu bir şekilde etkilediğini düşünüyorum. Ancak son birkaç yıldır hepimiz Interpol ile o kadar meşguldük ki, solo işler üzerine çok fazla düşünmedik.

Müzik sektörü geçmişin olduğunu, yıllar önce Domino’da çalıştığını duydum. Hala sektörle ilgili konuları düşünen biri misin yoksa sadece performansa, üretmeye mi odaklısın?

Evet, plak şirketlerinde çalıştım. En başından beri müzikle ilgili bir işte çalışmak istediğimi biliyordum. Beste yaparak veya konser vererek bu alanda var olabileceğimi zannetmiyordum çünkü herkesin başına gelebilecek bir şey değil, kendi adıma şansımın az olduğunu düşünüyordum. Plak şirketlerinde çalışarak en azından tutkulu olduğum alanda çalışma fırsatı yakalayabildim. Harika bir eğitimdi. İş hakkında çok şey öğretti. Müzik endüstrisinin, son 20 yılda müzik endüstrisi özelinde hiç var olmadığını düşündüğüm bir hızla gelişmesine yakından şahit oldum.

İlk albümümüzü yayınladığımız günkü pratikler muhtemelen 20 yıl sonrasına göre, 20 yıl öncesi, yani 1982'deki müzik endüstrisi ile daha fazla ortak noktaya sahipti. Her şey gerçekten çok değişti. Korsan dönemi, indirmeler ve stream’e doğru gelişti. Bunlar devasa değişiklikler. İnternetin neden olduğu tüm bu değişimi görmek oldukça heyecan verici ve şaşırtıcıydı. Yaratıcı süreçlerde yazarken, kayıtta ya da icra ederken değil ama işle ilgili kararlar alırken ya da bir şeyler planlarken mutlaka düşündüğünüz bir şey. Bu işlerin mutfağında çalıştıysanız bu şartları düşünmemek zorlaşıyor. Her koşulda, iş dünyasına dair genel bir perspektife sahip olmanın yararlı olduğunu düşünüyorum.

Fotoğraf: Ebru Yıldız

Yoğun bir turnedesiniz. Nasıl gidiyor?

Harika gidiyor. Çok, çok yoğundu. Çok fazla seyahat, uçuşlar, araba sürmek, otellerde kalmak biraz yorucu ama inanılmazdı. Çok sık gidemediğimiz birçok yere gittik. Özellikle doğuya gelmek bu bizi çok heyecanlandırıyor. Daha önce gitmediğimiz veya sadece birkaç kez gittiğimiz yerlerde konser yapabilmek, pek çok farklı zengin kültüre, tarihi yerlere ve farklı izleyicilere gidebilmek büyük bir zevk. Bu yüzden benim için turneye çıkmanın, seyahat etmenin ve bu işin içinde olmanın artı tarafı bu.

Buraya ilk ve tek gelişiniz 2011’deydi değil mi?
Doğru.

Türkiye’ye dair anılarınız var mı? Burada olmayı özlediniz mi?

Özledim… Bir yere bir kere gidince, oraya çabucak geri dönmeyi dört gözle bekliyoruz hepimiz. Türkiye’deki bu konser ihtimali bize sunulduğunda büyük bir coşkuyla tartıştığımız bir konu oldu. Sahiden yapmak istediğimiz bir şeydi. Oraya ulaşmak o kadar çok zaman alıyor ki, oradaki her anın tadını çıkarmak istiyorsun. Çok heyecan verici. İlk ziyaretimizden güzel anılarımız var. Yeni bir şehri ziyaret edince olsa olsa konser dahil 2-3 günümüz oluyor. Bir şehri öğrenmek için hiç yeterli bir süre değil, keşke daha uzun zaman geçirebilsek. Yine de bir yere gidip çalmak, üstüne biraz da şehri keşfetmek için zaman olması inanılmaz bir fırsat. Bu benim için bir nevi rüya gibi.

Belli bir kitle için Türkiye’de yaşamak bu sıralar her zamankinden de zor. Burada sizi izleyebilecek sevenlerinize bir nefes olacaksınız belki de. Bu soruya vereceğin cevap da birilerine ilham olur mu acaba diye soruyoruz, zor zamanlarda nelere tutunursun?

Sahip olduğum olumlu unsurları düşünmeye çalışırım. Bunlar arkadaşlar, şanslıysanız aile ya da tutkuyla bağlı olduğunuz şeyler olabilir. Benim için örneğin, müzik yapma ve performe etme fırsatına sahip olmak derin bir minnet sebebi çünkü bunu yapabilmek beni kesinlikle daha iyi, daha hayata bağlı hissettiren bir şey. Bence hayattaki bu tür anlarda karşılaşılması gereken zorluklardan biri sizi daha iyi hissettiren şeyleri ve ileriye dönük yolunuzun nasıl bir yol olduğunu anlamak için verilen mücadeledir. Kendimizi güçlü hissettiren, bize tutku, sevgi ve var olmak için bir neden aşılayan şeyleri aramamız gerekli.

Sona geldik, eklemek istediğin bir şey var mı?

Oraya tekrar geleceğimiz için çok heyecanlıyız. 12 yıl gibi çok uzun bir zaman geçti ve geçmişteki tek Türkiye ziyaretimize dair harika anılarımız var. Bu yüzden Interpol ile geri dönmemiz çok ama çok önemliydi. Bu yıl bize bunu yapma fırsatı sunuldu, biz de hemen kabul ettik. Konser için sabırsızlanıyoruz.

Öne Çıkanlar