Haftanın öne çıkan kitapları
Bu hafta ALFA Kitap'tan çıkan Raşel Meseri imzalı romanı 'Elsa Niego'nun Cenaze Alayı'ndan İletişim Yayınları'nın memleket serisinden çıka 'Artvin' kitabına kadar 7 yeni eserle haftanın öne çıkan kitapları...
Elsa Niego’nun Cenaze Alayı/ Raşel Meseri/ ALFA Yayınları
Kitabın açıklaması:
Yahudi bir kadın olan Elsa Niego, “aşkına” karşılık vermediği bir erkek tarafından vahşice katledildi. Annesinin, üzerini bir örtüyle kapatmasına izin verilmeyen ölü bedeni sokak ortasında saatlerce bekledi. Kayadez, yani suskunluk ahdi bozuldu ve 18 Ağustosta sokaklar bu sesle yankılandı: Adalet istiyoruz! Yahudiler belki ilk defa kitlesel olarak adalet talebini dile getiriyordu. On binlerce kişinin katıldığı cenaze alayındaki kudretli kalabalık ve hak arayışı devlet şiddetini tırmanışa geçirdi. Gencecik bir kadının öldürülmesine isyan eden Yahudiler “sokaklarda adalet istiyoruz diye bağırmaya cüret ettikleri” gerekçesiyle dönemin gazetelerinde “gürültü yapmamaları,” “ortalığı velveleye vermemeleri” konusunda uyarılıyor, ölçülü olmaya çağırılıyordu.
Elsa Niego’nun Cenaze Alayı kadın cinayetleri süregeldikçe dinmeyecek yas için bir ağıt. Raşel Meseri, tarihin gerçeklerini kurmaca ile işlediği bu kitapta, kadına yönelik şiddetin tarihsel sürekliliği üzerinde duruyor. Meskûn Zaman’dan tanıdığımız Zimbul ve onun çocuk ruhu ise ev içlerinde, sokaklarda ve insanların kalbinde dolaşarak bize geçmiş ve gelecekten haberler getiriyor.
Künye:
Ürün Kodu: A.335359
Yazar: Raşel Meseri
Yayınevi: Alfa Yayınları
Barkod: 9786253890261
Cilt Durumu: Ciltsiz
Kağıt Türü: 3. Hamur
Kapak Türü: Karton
Yayın Dili: Türkçe
Sayfa Sayısı: 264
Basım Tarihi: Temmuz 2024
Kaçıncı Baskı: 1.Baskı
Son Basım Tarihi: Temmuz 2024
Ebat: 12 X 20
Editör: Elif Yeşilkaya
Grafiker: Alper Zeki
Eva Perón: Bir Efsanenin Yaşamı ve Ölümü/ Ursula Prutsch/ İletişim Yayınları
Kitabın açıklaması:
Ursula Prutsch, Eva Perón kitabında, yoksul bir taşralı genç kızın, “sahneye çıkma” arzusunun peşinde, nasıl o “azize”ye dönüştüğünü anlatıyor. Askerî erilliği temsil eden General Juan Perón’un eşi olarak, mücadeleci bir dişilliği temsil edişiyle... “Kendini ulusun çocuklarına adamak uğruna çocuk yapmaktan feragat etmiş bir kadın” kimliğiyle; mazlum, ama mağdur rolünü kabul etmeyen iradeciliğiyle... “Şefkatli, debdebeli, kendine münhasır ve her kuvvetli popüler hareket için vazgeçilmez olan o yararlı kabalığı” ile... Başının üzerine kondurulan Meryem Ana’yı andıran haleyle... Ölümünden sonra da devam eden, hatta gerçeğinden daha büyük bir global şöhrete ulaşan “Evita” imgesiyle...
Künye:
Kitabın Adı: Eva Perón
Alt Başlık: Bir Efsanenin Yaşamı ve Ölümü
Orijinal Adı: Eva Perôn - Leben und Sterben eine Legende
ISBN 9789750536410
Kapak Görseli: Eva Perón kürsüde, halkı selamlarken
Yayın No İletişim - 3410
Dizi Biyografi - 41
Alan: Tarih
Sayfa: 263 syf.
En: 130 mm
Boy: 195 mm
Perakende Satış Fiyatı 215,00 TL
Baskı 1. baskı - Temmuz 2024
Yazar: Ursula Prutsch
Çeviren: Dilek Çınar
Editör: Tanıl Bora
Dizi Kapak Tasarımı: Utku Lomlu
Kapak: Suat Aysu
Uygulama: Hüsnü Abbas
Düzelti: Yağmur Yıldırımay Bayrakçı
Çocuklar Treni/ Viola Ardone/ Kafka Kitap
Kitabın açıklaması:
Mussolini yenilgi bayrağını çekti, keza faşistler de. Ne var ki İtalya’dan geriye kalanlar, artık İtalya’ya yetmiyor. Kıtlık, yoksulluk ve soğuk. Bir de yedi yaşının sonlarında, kızıl saçlı bir çocuk: Amerigo.
Annesi önde, o arkada. Sürüklenerek arşınlıyor sokakları. Soğuğun, açlığın ve yoksulluğun kalbinden geçiyor örselenmiş ayakkabılarıyla.
Başka ayakkabıları sayıyor; yırtılmışları, parmakları gösterenleri, daha yeni olanları. Hepsinin puanı arklı. Bu, onun oyunu. Annesinin peşinden sürüklenirken uydurduğu bir oyun. Karnı çok aç ama bir şey demiyor. Ayakkabıları saymaya devam ediyor. Nasılsa tam puan alınca, ne dilerse o olacak.
Bir tren gelecek, diyorlar. Komünistlerin treni. Çocukları alıp götürecek, Rusya’ya verecek. Onları yakacak, boğacak ya da ellerini kesecekler. Asla vermeyin diyorlar çocuklarınızı. Peki, annesi Amerigo’yu neden veriyor? Neden gitmesine izin veriyor?
Çocuklar Treni, II. Dünya Savaşı sonrasında yaşanan zorlukları bir çocuğun kalbinden nazarımıza sunuyor. Yukarı ve Aşağı İtalya arasında bölünen yaşamlarda hayallerle gerçekler birbirine karışırken çocuklar bir trene binip gidiyorlar ve hayatları onulmaz şekilde değişiyor.
Künye:
Kitap Adı: Çocuklar Treni
Yazar: Viola Ardone
Çevirmen: Duygu Filiz İlhanlı
Yayınevi: Kafka Kitap
Hamur Tipi: 3. Hamur
Sayfa Sayısı: 220
Ebat: 13,5 x 21
İlk Baskı Yılı: 2024
Baskı Sayısı: 1. Basım
Dil: Türkçe
Barkod: 9786257994859
Dağlardan Denize Artvin/ Rahşan İnal (Dreleyen) / İletişim Yayınları
Kitabın açıklaması:
Denizle arasına duble yolun girdiği Hopa Deniz Feneri’nin öyküsü, Artvin’in uğradığı altüst oluşun timsali gibidir. Fakat Dağlardan Denize Artvin, Artvin’i yalnızca “doğa olayı” cephesiyle anlatmıyor. Sadece Çoruh kayıklarıyla, boğa güreşleriyle, geleneksel mimariyle, halk oyunlarıyla, müzik kültürüyle bir folklor olayı olarak da anlatmıyor. Bunları da anlatıyor fakat bunların yanında: Etnik coğrafyanın… Yerel siyasetin ve 1980 öncesi devrimci hareketin anısının… Artvin öğretmen okullarının tarihsel serüveninin… Mevsimlik işçilikten yazlıkçılığa gurbetçiliğin… Gündelik hayatın, insan ve mekânın… “Ah Nataşa!” travmasının da resimlerini çekiyor.
Künye:
Üst Başlık: Dağlardan Denize
Kitabın Adı: Artvin
ISBN: 9789750536816
Yayın No: İletişim - 3444
Dizi: Memleket Kitapları - 39
Alan: Sosyoloji
Sayfa: 271 sayfa
En: 130 mm
Boy:195 mm
Perakende Satış Fiyatı 205,00 TL
Baskı 1. baskı - Temmuz 2024
Derleyen Rahşan İnal
Editör Tanıl Bora
Dizi Kapak Tasarımı Ümit Kıvanç
Kapak Suat Aysu
Kapak Fotoğrafı Süleyman İnal
Uygulama Hüsnü Abbas
Düzelti Yağmur Yıldırımay Bayrakçı
Çemberin Dışındakiler: Azınlıklar/ Elçin Macar (Derleyen)/ Tarih Vakfı Yurt Yayınları
Kitabın açıklaması:
Türkiye’de azınlıklar konusunda belli başlı klişeler vardır. Azınlıkların Rumlar, Ermeniler, Yahudiler olduğuna inanılır; Lozan Antlaşması’nda azınlıklar konusunda mütekabiliyet olduğu iddia edilir. Azınlıklar dendiğinde hemen arkasından, hoşgörü, tolerans, imtiyaz, gibi kavram ve ifadeler eklenir, “bayramlarda karşılıklı gidip geldiğimiz,” “ne güzel günlerdi” denir. Oysa Lozan’dan sonra Azınlıkların, ülkeye dönüşlerine izin verilmedi, mülklerine erişemediler. Meclis’te yeterince temsil edilemediler. Adeta din özgürlüklerini alıp, siyasi özgürlüklerini verdiler. Kendini laik olarak tanımlamış bir ülkede din üzerinden tanımlandılar. Nüfus kayıtlarında numaralandırıldılar. Okullarında “Türk Müdür Başyardımcısı” tarafından gözlendiler. Ekonomi Türkleştirilirken işten çıkarıldılar. Ders kitaplarında hedef gösterildiler. İşte tam da bu yüzden azınlık Türkiye’de kirlenmiş bir kavramdır. Hem içi yukarıdaki klişelerle doldurulup söz konusu politikalara yol açmış hem de köhneleşmiştir. Uluslararası hukukta Avrupa Konseyi ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) aracılığı ile azınlık haklarının üçüncü ve hatta yeni azınlıklarla dördüncü kuşağına girilmişken, Türkiye hem “Lozan”a çakılıp kalmış hem de onu yanlış, eksik ve kötü niyetli yorumlamıştır. Artık Dünya’da farklılık temel bir kategori olarak kabul edilmişken, bizim henüz azınlık meselesinde kalmış olmamız üzücü elbette. Henüz bu konu çözülememiş, sindirilememişken, milyonlarca göçmen ve göçmen meselesi bir dağ gibi önümüzde durmakta. Elinizdeki kitap, Türkiye’de azınlıkların sadece Rumlar, Ermeniler ve Yahudiler’den müteşekkil olmadığını, başka grupların da var olduğunu vurguluyor. Onların yaşadıkları ayrımcılığı gözler önüne seriyor, vatandaş olduklarını hatırlatıyor. Kitabın yazarları, azınlıkları oluşturanların hem kendi kimlik gruplarına ait olan kişiler hem de özgür, eşit birey ve vatandaş olduklarının altını çiziyor.
Levant: Akdeniz'de İhtişam ve Felaket/ Philip Mansel/ ALFA Kitap
Kitabın açıklaması:
Büyük tarihçi Philip Mansel’in Levantenlik mefhumuna ve pratiğine hasrettiği Levant’ta bir zamanların büyük liman kentleri, zevküsefa, özgürlük ve refahın payitahtları olarak boy göstermiş üç şehrin hikâyesini okuyoruz: Smyrna, İskenderiye ve Beyrut. Bu inşayı gerçekleştirebilmek için pek çok coğrafya, tarih ve kültürle hemhal olan ve sayısız kaynağa başvuran Mansel, dini olanla siyasi olanı ayrıştırıp birbirine karıyor, aynı anda var olabilen kozmopolitlikle milliyetçiliğin gizli savaşını tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Rum, Türk, Ermeni ve Arapların … Müslüman, Yahudi ve Hıristiyanların … Fransız, İngiliz ve Osmanlıların bir karşılaşma sahası olarak iş gören bu ziyadesiyle renkli dünya günün sonunda kararacak, felaketlerle yüzleşecektir: Smyrna yanmış, İskenderiye millileştirilmiş, Beyrut iç savaş sonucu parçalanmıştır.
Künye:
Ürün Kodu: A.335669
Yazar: Philip Mansel
Yayınevi: Alfa Yayınları
Barkod: 9786253890131
Cilt Durumu: Ciltsiz
Kağıt Türü: 3. Hamur
Kapak Türü: Karton
Sayfa Sayısı: 640
Basım Tarihi: Temmuz 2024
Kaçıncı Baskı: 1.Baskı
Son Basım Tarihi: Temmuz 2024
Ebat: 13,5 X 21
Çevirmen: Nigar Alemdar
Yayın Yönetmeni: Mustafa Küpüşoğlu
Grafiker: Adnan Elmasoğlu
Eşitlik Tutkusu/ Florent Guénard/ Metis Yayınları
Kitabın açıklaması:
Modern toplumlar eşitliği temel değerlerden biri olarak kabul ediyor. Nitekim günümüzde kimlik etrafındaki ayrımcılıklara karşı eşitlik mücadelesi gün geçtikçe güçleniyor. Buna karşılık maddi eşitlik mücadelesi güç kaybetti ve bu alandaki eşitsizlikler derinleşiyor. Bu paradoksu nasıl anlamalı? Eşitlik arzumuz adaletsizlikten rahatsız olmayacak kadar zayıfladı mı yoksa? Florent Guénard eşitlik ile kurulan ruhsal ilişkinin karmaşık olduğunu gösteriyor. Yazara göre eşitlikçi toplumlarda eşitlik, hem bireyler arasındaki ilişkiyi yapılandırdığı hem de her bireyin kendini değerlendirmesi için bir kıstas oluşturduğu için başlı başına bir değer olarak benimseniyor. Modern ve eşitsiz toplumlarda ise bu tutku ortadan kalkmıyor ama kılık değiştiriyor: Herkes kendisi için eşitlik ister bir hale geliyor, çünkü modern hayatta onur duygumuz yaşam düzeyleriyle ilgili kıyaslamalardan etkileniyor. Maddi koşulların eşitsizliği özsaygımızı yaralayabiliyor. Kuşkusuz buna tepki olarak gelişen duyguların da bugünkü toplumsal isteklerimizi önemli ölçüde açıkladığı görülüyor. Gelirde ve mirasta eşitsizliğin azaltılması bugün artık sadece siyasi bir seçenek değil, tarihsel bir zorunluluk haline geldi.
Künye:
Özgün adı: La Passion de l’égalité
Çeviri: Zehra Cunillera
Yayıma Hazırlayan: Savaş Kılıç, M.Taha Tunç
Kapak Tasarımı: Emine Bora
Kitabın Baskıları: 1. Basım: Haziran 2024