İranlı sinemacılar Nur Bilge Ceylan’ı eleştirdi: Rejimin propagandasına ortak olmayın

İran rejiminin düzenlediği Fajr Film Festivali’ne katılan yönetmen Nuri Bilge Ceylan’a İranlı sinemacılardan eleştiri geldi. Ceylan’ın yanıtı ise “Siyasi nedenlerle katılmayı reddetmek, bana sanatı siyasete feda etmek gibi geliyor” oldu.

İranlı sinemacılar Nur Bilge Ceylan’ı eleştirdi: Rejimin propagandasına ortak olmayın

Artı Gerçek - İran rejimi tarafından düzenlenen Fajr Film Festivali, 26 Kasım–3 Aralık tarihlerinde Şiraz kentinde gerçekleştirilecek.

Festivalin jüri başkanlığını ise Türkiyeli yönetmen Nuri Bilge Ceylan üstleniyor.

İran Bağımsız Film Yapımcıları Derneği (IIFMA), yönetmene gönderdiği mektupta festivale katılarak rejimin kendini aklama çalışmalarına ortak olmamasını istedi:

"İran İslam Cumhuriyeti yönetimindeki Fajr Film Festivali ile işbirliği yapacağınız haberi, yıllardır insancıl ve entelektüel dünya görüşünüzü yakından takip edenler arasında şaşkınlık ve üzüntü yarattı."

IIFMA’nın açık mektubunda, İran güvenlik güçlerinin son dönemdeki müdahalelerde yüzlerce muhalif protestocuyu öldürdüğü, özellikle 2022–2023 yıllarında ülke çapında gerçekleşen 'Kadın, Yaşam, Özgürlük-Jin, Jiyan, Azadî” ayaklanması sırasında bu sayının belirgin biçimde arttığı vurgulandı.

Mektupta ayrıca filmleri nedeniyle tutuklanan Muhammed Rasoulof ve Cafer Panahi gibi sinemacılar da hatırlatıldı.

CEYLAN'IN YANITI

Ceylan ise konuyla ilgili Variety’ye yaptığı açıklamada “Festivale katılmam, rejime destek olarak yorumlanmamalı” dedi.

Ceylan, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Fajr Film Festivali en az 40 yıldır var. Pek çok sinemacı gibi ben de buraya birçok kez geldim. Burada [Theo] Angelopoulos’la tanıştım, Béla Tarr’ın jüri başkanı olduğu festivalde ödül aldım.

İran dinamik bir toplum ve sineması da benim çok şey öğrendiğim, benzersiz bir birikime sahip.

İran’daki sinemacılar –koşulları ne kadar zor ve karmaşık olursa olsun film üretmeye devam eden ve bir yol arayanlar– bu tür buluşmalara ve umuda belki de herkesten daha fazla ihtiyaç duyuyor. Bir festivali boykot etmek elbette bir direniş biçimi olarak anlaşılabilir; ancak orada yaşayan insanları gösterilecek filmlerden ya da bu tür karşılaşmalardan mahrum bırakmak, hangi gerekçeyle olursa olsun, bana onları cezalandırmak gibi geliyor ve bu doğru değil.

Bugün dünyada devlet desteği olmadan ayakta kalan neredeyse hiçbir festival yok. Ancak politik nedenlerle katılımı reddetmek, bana göre, sanatı siyasete kurban etmek anlamına geliyor." (KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)

Nuri Bilge Ceylan iran sinema