Yönetimden çıkartılan Akarsu'dan Orhan Gencebay'a çağrı: 'MESAM'ı manevi oğlundan kurtar'

Yönetimden çıkartılan Akarsu'dan Orhan Gencebay'a çağrı: 'MESAM'ı manevi oğlundan kurtar'
MESAM seçimlere gidiyor. Recep Ergül'ün başkanlığında beş kez çeşitli gerekçelerle yönetim kurulu üyeliğinden çıkarılan ve yargı sürecinde kazanan Halk Ozanı Selahattin Akarsu, yaşanan hukuksuzlukları anlatarak seçimler öncesi Orhan Gencebay'a çağrı yaptı

Deniz ÇAKMAK


MESAM (Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği) 14 Aralık’ta yeni yönetim kurulunu belirlemek üzere seçimlere gidiyor. 2021 yılında yapılan tartışmalı son Genel Kurul Seçimi’nde, Orhan Gencebay’ın "manevi oğlum" dediği Recep Ergül’ün listesinden yönetim kuruluna seçilmiş isimlerden biri olan Halk Ozanı Selahattin Akarsu, mevcut başkan Ergül’ün MESAM içindeki gücünü ve yetkisinin birlik üyeleri ve birlik içinde çalışan işçiler aleyhine kullandığını iddia ederek Orhan Gencebay’a seslendiği bir metin kaleme aldı.

MESAM’ın 14 Aralık’ta yapacağı Genel Kurul öncesi konuştuğumuz Akarsu, Başkan Ergül hakkındaki usulsüzlük iddialarını, Birlik içinde görev alan işçilerin tazminatsız işten atılma sürecini ve kendisinin yönetim kurulu üyeliğinden çıkartılması ile ilgili hukuk mücadelesini Artı Gerçek’e anlattı.

Akarsu, Gencebay’a hitaben kaleme aldığı metinde, mevcut başkanın yönetiminde yaşanan haksızlıklara karşı sessiz kalmadığı için tehditlere maruz kaldığını, kendisi ve ailesi hakkında MESAM’ın kurumsal sosyal medya hesapları kullanılarak iftiralar atıldığını vurgulayarak yönetim kurulu üyeliğinden çıkartılma kararını yargıya taşıdığını belirtti.

Seçimler öncesi Gencebay’a çağrı yapan Akarsu, metni, “Orhan Baba, babalığını yap. Hak için hakkaniyet için, adalet için ve MESAM’ın haysiyeti için manevi evladını, MESAM’ın başına bela ettiğin gibi şimdi de ondan kurtar” sözleriyle bitirdi.

Akarsu ayrıca, kendisiyle birlikte iki yıl önce yapılan 16. Genel Kurul'da yönetim kuruluna seçilen Suat Suna, Hülya Şenkul ve besteci yorumcu Göksel Pesenpaten'in de Ergül yönetimi tarafından, eleştirileri nedeniyle baskı ve haksızlıklara maruz kaldığını ifade etti.

Akarsu'nun kaleme aldığı metnin tamamı şöyle:

BEŞ KEZ ÜYELİKTEN ÇIKARTMA KARARI VERİLDİ

2021 yılındaki seçimlerde Ergül’ün listesinden Birliğin yönetim kuruluna seçilen Akarsu, MESAM içinde devam eden mobbing, baskı ve 20'ye yakın işçinin işten tazminatsız çıkarılması gibi uygulamalara karşı çıktığı için Ergül yönetimi tarafından hedef haline getirildiğini belirterek, ‘kurula iş yaptırmama’ ve ‘Facebook paylaşımları ile birliği itibarsızlaştırmaya yönelik söz ve davranışları’, ‘birlik üyelerine gönderdiği mesajlar’ gibi “haksız” gerekçelerle 'Haysiyet Kurulu’na sevk edildiğini ve hakkında 5 kez üyelikten çıkartma kararı verildiğini ifade etti.

MAHKEMENİN İADE KARARINA RAĞMEN YÖNETİM KURULUNA ALINMADIM’

MESAM içinde Yönetim Kurulu’nda alınan haksız kararlara direndiği için hedef haline getirildiğini ifade eden Akarsu sözlerine şöyle devam etti:

“Yönetim kurulu toplantılarında gördüğüm, hepsi de MESAM kayıtlarında yer alan haksızlıklara ve usulsüzlüklere şerh koyuyordum. Mesela 20'ye yakın işçinin işten çıkarılması noktasında tazminatsız atılması gündeme geldiğinde şerh koydum ve kıyamet kopardılar. Biz ne dersek o olur burada, Recep Ergül olarak benim sözüm geçer mantığıyla yaklaştılar. Ben işçilerin atılması da dahil buna benzer pek çok konuda direndiğim ve mevzuata aykırı uygulamalara, usulsüzlüklere karşı çıktığım için 5 kez aynı gerekçelerle ve yalanlarla beni karalayarak Haysiyet Kurulu’na sevk ettiler ve yönetim kurulundan çıkarttılar. Ben bu haksızlığı İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne taşıdım. Mahkeme beni haklı buldu. İhtiyati Tedbir ile söz konusu kararı askıya aldı ve yönetim kuruluna iade edildim. Buna rağmen hukuksuzluk sürdü ve yeni yalan gerekçelerle beni yine yönetim kuruluna almadılar, hukuki süreç hala devam ediyor, cezai yaptırımları var. Bütün bu kararların ve şerh düştüğüm maddelerin kayıtları mevcuttur.”

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI'NA DİLEKÇE

Akarsu ayrıca, 5 kez "keyfi gerekçelerle" üyelikten çıkartılması ve mahkeme kararlarına rağmen üyeliğinin MESAM yönetimince engellenmeye çalışılmasıyla ilgili olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı'na da bir dilekçe yazdı. Dilekçede, Akarsu'nun kendisi ve ailesi hakkında Birliğin sosyal medya hesaplarından yayınlanan ve kendisini karalama amaçlı olduğunu ifade ettiği videolara da yer aldı.

'İŞÇİLER TAZMİNATSIZ KOVULDU'

Meslek Birliği içinde çalışan kadroların, Arif Sağ zamanında istihdam edildikleri için işten haksız gerekçelerle çıkarıldıklarını iddia eden Akarsu, “Bu kadar insanın ekmeğiyle oynadılar. Bu somut bir gerçektir. Bu insanları çıkartıp yerine kendilerine biat edebilecek insanları yerleştirdiler tek tek buralara. Yönetim Kurulu’nda kendi menfaatleri için yaptıkları usulsüzlükler de diz boyu. Ben Haysiyet Kurulu’na verildiğim maddelerden, iddiaları tek tek belgeleyerek kurum içinde de aklandım. Ancak Haysiyet Kurulu’nu avucunun içine almış ve onlara emirler yağdıran birinden söz ediyoruz. Bütün kurumlar Recep Ergül’ün elinde.” İfadelerini kullandı.

'YENİ YÖNETİMİN MESAM İÇİNDEKİ ERKLERİ TEK BİR ELDE TOPLADIĞI ELEŞTİRİSİ YAPILMIŞTI'

Akarsu'nun ifadeleri, 2021'de yapılan tartışmalı 16. Genel Kurul sonrası gazeteci Sercan Meriç'e konuşan eski MESAM yönetim kurulu üyesi Ali Haydar Timisi'nin sözlerini akla getirdi.

Timisi, yeni yönetim kurulunun uygulamalarını eleştirerek, MESAM'da yasama işlevini denetleme kurulunun, yürütme işlevini yönetim kurulunun, yargı işlevini de haysiyet kurulunun temsil ettiğini anlatmış ve “Bu erklerin hepsini tek bir elde topladılar, dolayısıyla antidemokratik bir sistemi hayata geçirmiş oldular” demişti.

‘KURUM, MOBBİNGLER VE İŞTEN ÇIKARMALAR YOLUYLA SENDİKASIZLAŞTIRILDI’

TBMM’de 18, 19 ve 20. Dönemlerde Erzincan Milletvekilliği ve 1995-1996 yılları arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapan Mustafa Kul’un, MESAM'ın Yönetim Kurulu Üyesi olmadığı halde yönetim kurulu kararıyla, 10 bin lira ücret karşılığında danışman olarak atandığını belirten Akarsu, TEZ-KOOP İŞ yetkilileriyle, MESAM yönetimi arasında yapılan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerine yetkisi olmadığı halde Kul'un da katıldığını iddia etti.

Söz konusu iddialarda adı geçen Mustafa Kul, 5 Aralık 2023'te yaptığı sosyal medya paylaşımında, 14 Aralık'ta yapılacak seçimler için Recep Ergül başkanlığındaki “DEĞİŞİM VE REFORM GRUBU” listesinden MESAM’ın yönetim kuruluna aday olduğunu duyurdu.

İŞE İADE DAVALARI DEVAM EDİYOR

Daha önce kurumda çalışan kaynakların aktardığı bilgiye göre, TEZ-KOOP İŞ Sendikası'na bağlı 20’ye yakın işçiden bir kısmı, MESAM yönetiminin içeride sendikasızlaştırma amacıyla başlattığı mobbing süreçleri sonucunda bozulan iş barışı nedeniyle istifaya zorlanırken, aralarında 20 yıllık çalışanların da bulunduğu bir grup işçinin de iş akdi tazminatsız feshedildi.

Çalışanların bazılarına sendikadan ayrılması halinde çeşitli vaatlerde bulunulurken bir kısmının da işten çıkarılarak içerdeki sendikalı çoğunluğun dağıtıldığı belirtildi. Konuyu yargıya taşıyan işçilerin işe iade davalarının devam ettiği, bazılarının davaları kazandığı bazılarının dosyasının da Yargıtay aşamasında olduğu öğrenildi. Konuştuğumuz kaynaklar "meselenin bir işçi kıyımı olduğu kadar, MESAM için de maliyetlerinin olduğunu" söylüyor.

'BENİM ARACILIĞIMLA GÜVENEN HERKESTEN ÖZÜR DİLERİM'

Kendisi de iki yıl önceki Genel Kurul seçimlerinde Recep Ergül’ün listesinden seçildiği halde birçok üyenin Ergül tarafından manipüle edildiğini ifade eden Akarsu, “Maalesef kandırıldım. Vaktiyle doğruluğuna inanıp, vicdanına güvendiğim için, MESAM’da şimdi bulunduğu konuma gelmesine destek olduğum için, benim aracılığımla güvenen ve bu arkadaşı destekleyen her bir üye ve arkadaşımdan tek tek özür dilerim.” dedi.

RECEP ERGÜL İDDİALARA YANIT VERDİ

Akarsu'nun iddialarına ve yargı sürecine dair cevap hakkını kullanmak isteyen MESAM Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ergül'ün yanıtı şöyle:

"Selahattin Akarsu Orhan Gencebay'a çağrıda bulunuyor. Manevi oğlu ifadesi geçiyor. Ben Orhan Gencebay'ın manevi oğlu değilim. Bir gazetecinin uydurması neticesinde böyle bir şey yazılmış. Orhan baba beni eğer evlatlık olarak kabul ederse seve seve kabul ederim. Temiz bir insan müziğimizin önemli bir ismi. Dolayısıyla oradan vurmaya çalışıyor. İkinci bir konu da şudur: Bu arkadaşımız 2022'de tarihinde Sivas'ta MESAM'ın gerçekleştirdiği Muhlis Akarsu Kültür Evi inşaatında bir usulsüzlüğe karıştı. Sivas'tan 3 tane teklif alıp bize getirdi. Bir inşaat şirketiyle anlaştı. Daha sonra inşaat şirketine gidip biz size iş verdik, eğer bana buradan bir para çıkartmazsanız, ben bu işi bozarım, ödemenizi alamazsınız şeklinde telkinler üzerine pazarlık sonucu 15.000 TL para almış. Bu bize göre rüşvettir.

Şahsın intikam duygularıyla tek adam gibi bir takım yakıştırmalar yapması doğru değil. Önceleri burada bir tek adam yumruğu vardı, bunu hepimiz biliyoruz ama bizim dönemimizde ilk defa demokratik bir yönetim anlayışı egemen kılındı MESAM'a, o da şu:

Yönetim Kurulu üyelerinin hakları hatırlatılır. Önceden kararlara şerh koyan üyelere fiziksel veya sözlü olarak saldırı yapılırken şimdi ise . Şu hatırlatılır, her yönetim kurulu toplantısı öncesi, yönetim kurulu üyeleri lehte oy verebilecekleri gibi aleyhte oy verip şerh koyabilirler, gerekçesini yazabilirler, gündeme madde ekleyebilirler. MESAM'ın iki buçuk yılda nereden nereye geldiğini tarafsız tarafsız herkes görüyor.

Yani bir köy derneği görüntüsünden evrensel standartlarda bir başarıyı ortaya koyduk. 88 milyonla devraldığımız kurumu milyara getirdik. Üstelik 3 ay dayanamazlar, personel maaşını bile ödeyemezler denilen bu kurum, bizim dönemimizde ilk defa kendi binasına kavuşan ilk meslek birliği oldu.

Gayrettepe merkezde, deprem nedeniyle de o bina ile ilgili üyelerimizin talepleri doğrultusunda yıkıp yeniden yapma kararı alındı. Dolayısıyla bu tarz çamur atmalar olacaktır. Bu kişilerin MESAM diye bir derdi yok. Bunlar tamamen seçilme derdine düşmüşler. Çünkü burada bir saltanat vardı; huzur hakkı, harcırah adı altında bir yağma ve talan vardı. Bu beyanatları veren Selahattin Akarsu'nun da kuruma gelmeniz halinde belgeleriyle ortaya koyacağımız bir yağma ve talan anlayışına hizmet ettiğini göreceksiniz. Dolayısıyla bize düşmanlığının temel sebebi budur. Pek çok iftira atıp darp edildim dedi. Mesela bizim içimizde o tarz yabani, ilkel, sorunlarını yabanilikle çözecek bir insan da yok. Bizler uygar insanlarız. Bu konuyla ilgili gittik polis karakoluna ifade verdik ve her nedense darp raporu da ortaya çıkmadı. İddialar gerçek değildir."

NE OLMUŞTU?

Son Genel Kurul Seçimlerini 2021 yılında yapan MESAM, daha önce de kurum içi tartışmalarıyla gündeme gelmişti. Yıllardır, atanan kayyımlar ve Arif Sağ ile Orhan Gencebay arasındaki tartışmalarla gündeme gelen MESAM'ın 16. Genel Kurulu'nda yapılan oylama sonucunda blok liste ile yarış kararı alınmıştı. Bu karar üzerine Cahit Berkay'ın ekibi "Demokrasi Grubu" ile Sümer Ezgü'nün ekibi "Birlik ve Yenilik Grubu" kararı protesto ederek Yönetim Kurulu seçimlerine katılmamıştı.

Yönetim Kurulu seçimlerini ise daha önce Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından atanmış olan kayyım yönetiminde de yer alan Recep Ergül'ün ekibi olan Değişim ve Reform Grubu kazanmıştı.

Son seçim, daha önce anti demokratik bir uygulama olduğu gerekçesiyle birlik içinde reddedilen blok liste uygulamasıyla gündeme gelmişti. Önceki 5 seçimde muhalif ve bağımsız adayların da yarışa dahil olabilmesinin önünü açan çarşaf liste uygulaması ile yapılan seçimler, yıllar sonra 2021'de blok listeye dönüştürüldüğü için 2 bin 600 üyenin katıldığı seçimlerin demokratik yapısına gölge düştüğü eleştirileri yapılmıştı.

Son seçimde divanı yöneten isimlerden Ahmet Koç ise eleştirilere, çoğunluğu temsil ettiği gerekçesiyle liste tercihlerinin Genel Kurul'un iradesine bağlı olduğunu ifade ederek "MESAM’da çarşaf liste ile seçimler yapıldı. Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği’nde ise hep blok liste vardı. Bu genel kurul iradesine bırakılmış bir şey. Genel kurul bu sefer blok liste seçimini kabul etti. Genel kurul koalisyondan bıkmış demek ki.” yanıtını vermişti.

"Değişim ve Reform Grubu"nun kazandığı seçimde yönetim kurulunda, Recep Ergül'ün yanı sıra Coşkun Sabah, Fuat Güner, Suat Suna, Zülfü Beyhan, Selim Çaldıran, Alex Tataryan ve Abdülkadir Doğan, İskender Paydaş, Hülya Şenkul, Selim Çaldıran, Zülfükar Beyhan, Göksel Pesenpaten, Selahattin Akarsu, Tuğba Akkavak, Abdülkadir Doğan ve Mehmet Bitmez seçilmişti.

Öne Çıkanlar