İstanbul’da anketler ne söylüyor? Emre Erdoğan: Parasını vermediğimiz ankete güvenemeyiz | + PODCAST

Egemen GÖK

Artı Gerçek - 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde İstanbul’da son anket sonuçları yayınlanmaya başladı. CHP adayı Ekrem İmamoğlu ile AKP ve MHP’nin ortak adayı Murat Kurum arasında kıyasıya bir yarış var. Bazı anketlerde İmamoğlu önde görünürken bazılarında Kurum önde gidiyor. Seçim sonucunda kararsızların tercihi belirleyici olabilir. DEM, İYİ Parti, YRP ve Zafer Partisi’nin adaylarının alacağı oylar da sonuçta etkili olacak.

14 ve 28 Mayıs 2023’teki 2023 Cumhurbaşkanlığı ve 28.Dönem Milletvekilleri seçimlerinde anket şirketlerinden kimisi sınavı az farklarla doğru tahmin ederek geçerken kimisi ise sınıfta kaldı. Peki anketler bu kez ne gösteriyor? İstanbul seçimleri neden önemli, kim kazanır? İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden siyasetbilimci ve Infakto Araştırma Şirketi kurucusu Prof. Dr. Emre Erdoğan +Podcast’te yaklaşan seçimleri ve anketleri değerlendirdi.

‘PARASINI KİM VERİYOR?’

Son seçimlerden bugüne süren anket tartışmalarını değerlendiren Prof. Dr. Emre Erdoğan, anketlerin finansmanın kimin tarafından yapıldığının bilinmesi gerektiğini söyledi:

“Parasını vermediğiniz anketlerden bir şey beklememeliyiz. Bu önemli bir başlangıç noktası. Çünkü her türlü bilgi gibi bu anket sonuçları da bir kamusal mal. Yani hepimizin bir şekilde istifade ettiği bir şekilde kullandığı bilgiler var. Peki bunları kim üretiyor? Sormamız gereken şey bu. Eğer siz bu işlerle ilgilenen biriyseniz, bir siyasi parti veya bir yöneticisi bir aday veya gazete, herhangi birisi olabilir. Bunun maliyeti karşılaşarsanız, bütçesini koyarsınız, o bilgiyi ürettirirsiniz. O bilgiler de istifade edersiniz. ama şu anda da görmekte olduğum üzere 14 Mayıs öncesinde görmekte olduğumuzu üzere birileri bazı bilgileri üretiyor, masanın üzerine konuluyor. Benim parasını kim veriyor? Bunun parasını kim veriyor. Bunu dediğiniz an gri alana girmiş oluyorsunuz”

‘ANKETLER SEÇMENİ SANDIĞA GİTMEKTEN VAZGEÇİREBİLİR’

14 ve 28 Mayıs seçimlerinden önce anketlerdeki tutarsızlıklar da değerlendiren Erdoğan, anketlerin seçmenin kararını değiştirmek üzerinde etkisi olduğunu belirtti:

“Anketlerin, insanların kararlarını değiştirmek gibi bir özelliği vardır. Sandığa gitmekten vazgeçirebilir. Sandığa gidilmesini sağlayabilir. A adayına değil B adayına vermenize yol açabilir. Anketlerin bu kadar yanılmış olması, yani o sabaha açıklanan iki anket hatırlıyorum, cuma - cumartesi günleri inanılmaz bir şekilde Kılıçdaroğlu'nun zaferinden bahsediyordu ve arkasının hayal kırıklığına uğraması insanların güveni azaltmış olabilir. Siyasetten kopmuş olabilir”

‘BLOKLAR NE KADAR PARÇALANDI?’

Bu seçimlerin ağırlık merkezinin İstanbul olduğunu vurgulayan Erdoğan'a göre, seçimleri iktidar ve muhalefet blokların ne kadar dağıldığı belirleyecek:

“İstanbul dışında, 30 tane büyükşehir arasında kaç tanesi ilginç ki? Benim hesaplamalarıma göre yüzde 75-80’inin sonuçları belli belli zaten. Şimdiden kimin kazanacağını biliyoruz. Aslında çok rekabetçi seçimler değil. Yani İmamoğlu, benim baktığım yerden zor olanı başarabilmiş bir kişi. Şimdi önündeki zor mesele şu. Bize çok şaşırtıcı geliyor ama 2014’ten bu yana İstanbul'da seçim sonuçta gayet belli. AK Parti’nin yüzde 44- 48 oyu var. MHP’ye göre artar veya azalır. CHP’nin yüzde 25-26 oyu var. Bunlar üst üste geldiği zaman iktidar bloğu ile muhalefet bloğu aynı oranlara sahip. Burada ne değiştiriyor? Blokların ne kadar parçalanmış olduğu… Bloklar ne kadar parçalandı? Cumhur İttifakından, Yeniden Refah koptu. Zaten ayrı girmişlerdi, iki-üç puanları olduğunu tahmin ediyoruz. Öteki taraftan da DEM, yani eski HDP, hem de İYİ Parti kendi adaylarını çıkardılar”