Akşener, 29 meclis üyesi adayına sahip çıktı

Manisa'da CHP Lideri ile ortak miting yapan Akşener, 'Zannettiler ki korkacağız, bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. 29 kardeşimin tek bir ortak özelliği var. Kürt kökenli olmaları' dedi.

Akşener, 29 meclis üyesi adayına sahip çıktı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Manisa'da ortak miting düzenledi.

Meral Akşener, İyi Parti’nin belediye meclis üyeliğine aday gösterdiği kişilerden 29’nun PKK ile bağlantılı olduğu iddiasına tepki göstererek adaylarına destek verdi. Akşener, "Bize, bana 'PKK'lı' dediler. Meral Akşener'e PKK'lı dediler. Bir İçişleri Bakanı dedi, Kandil'le sözleşme imzaladığımı söyledi. Bunlara o kadar üzülmedim. Ben onlara gereken cevabı verebilirim. Ama bir başka şey yaptılar. Bizzat sayın Erdoğan yaptı. O kadar üzüldüm ki, 29 belediye meclis üyesinin 29'unun PKK'lı olduğunu, ... isimli gazete isimleriyle, soyadlarıyla, vatandaşlık numaralarıyla tek tek ilan ettiler. Bursa'da, Muş doğumlu, askerliğini yapmış, PKK ile mücadele etmiş sonra da Kocaeli'ye yerleşmiş Abdullah Uçar kardeşim çıktı dedi ki 'Ben kürdüm PKK'lı değilim. PKK ile mücadele ettiğimi dünya alem bilir' dedi. Ve 29 kişinin içinde 2 kardeşim benim, şehit yakını. Zannettiler ki korkacağız. Şehit yakınlarını ortada bırakacağız. Üzerimize gelinmesin diye bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. Bizi hiç tanımamışlar. 29 kardeşimin tek bir ortak özelliği var. Kürt kökenli olmaları, PKK'ya karşı mücadele etmeleri. Ailelerinde şehit olması. İYİ Parti'den aday olmaları. Ayıptır be ayıptır. Bir Cumhurbaşkanı meydanlarda bunu söyleyemez. Ama buna gereken ikazı, kulak çekmeyi 31'inde yerine getirecekler inşallah" diye konuştu.

'TUTUKLAYACAKSAN 1 NİSAN'I BEKLEME'

Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kensisini cezaevine atma tehdidi üzerine de yanında bulunan siyah renkli çantayı göstererek şöyle devam etti:

"Bu çanta sayın Erdoğan'ın, 'Meral Akşener'i tutuklatacağım, 1 Nisan'dan itibaren tutuklatacağım' demesine bir cevabıdır. Bu çanta var ya bu çanta. Yassıada'ya giderken rahmetli Menderes'in elindeydi. Bu çanta Zincirbozan'a giderken rahmetli Demirel'in, rahmetli Ecevit'in elindeydi. Bu çanta var ya bu çanta, Mamak'a giderken rahmetli Başbuğumuz Alpaslan Türkeş'in elindeydi. Ve kadere bakın kadere. Bu çanta Pınarhisar'a giderken Erdoğan'ın elindeydi. Ve bugün o elinde çantayla Pınarhisar'a giderken muktedirlere karşı başını eğmeyeceğini söyleyen Sayın Erdoğan, bugün bu çantayı benim elime verdi. Elhammdülüllah. Bu ülkede her zaman muktedirler olmuştur. Her zamana muktedirler, zalim olmuştur ama her zaman bu çantanın sahipleri muktedirlere ve zalimlere karşı demokrasiyi savunmuşlar, üzerine düşen her bedeli ödemişlerdir. Türk Milleti için, Manisalılar için eğer bu çantayı elime vermişse sayın Erdoğan, hapsettirecekse can baş üzerine canım gözüm üzerine. Buradan huzurunuzda sesleniyorum. 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok. Manisa'dayım, Manisalı kardeşlerimin, kadınların karşısındayım. Gel beni al da göreyim bakayım. Öyle bir gelenekten geliyoruz ki, hapis nedir bu millet için demokrasi için hak hukuk ve adalet için özgürlük için hürriyet için. Eğer o çantayla gideceksem Mamak'a gitmek isterim. Gideceksem can baş üzerine onurla, şerefle bu bedeli öderim. Bu nedir ki bu çantayla darağacına dimdik gidenlerin hürmetine gerekirse ölüme giderim. Bütün bunlar niye oluyor biliyor musunuz? Ekonomiyi konuşturmamak için oluyor".

KILIÇDAROĞLU: TÜRKİYE'DE İKİ SINIF VAR

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Türkiye’de iki sınıf olduğunu ifade ederek, "Bir sosyete sarayı ve onun çevresi, iki Türkiye'deki vatandaşlar. Sosyete sarayında, işsizlik, yoksulluk, dolmuş parası, doğalgaz parası yok. Yani her şey bedava. Çift dikiş maaş alıyorsun. Birde onun dışarıdakilere bakalım. Yani bizlere, sizlere bakalım. İşsizlik var, yoksulluk var" diye konuştu.

AKP'li ve ülkücü seçmenlere de seslenen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "İki trilyon dolardan fazla vergi topladılar. 70 milyar dolardan fazla özelleştirme yaptılar. Ayrıca 500 milyar dolarlık devleti borca soktular. AK Parti'li kardeşlerimin vicdanına sorması gereken soru şu; Ne istedilerse yaptı. '17 yıl sonra beni neden getirdin soğan kuyruğuna muhtaç ettin' diye sorun kardeşim. Bu soruyu sor sonra git oyunu kullan. Binlerce çocuk yatağa aç giriyor ben bunu biliyorum. Birde ülkücü, milliyetçi kardeşlerime seslenmek isterim. Bizim altı okumuzdan birisi zaten milliyetçilik, vatanını, bayrağını, ülkesini sevmektir. İnsanların arasında ayrımcılık yapmamaktır. Gözünü kırpmadan canını feda etmek demektir. Milliyetçilik aynı zamanda kendi ülkesinin silahlarını başka ülkelere peşkeş çektirmek demek değildir. Beni üzen kendisine milliyetçi diyen kişinin ağzına fermuar çekmesi, Sarayın sözcülüğünü yapmasıdır." (HABER MERKEZİ)

meral akşener PKK HDP aday belediye sahip çıktı İYİ Parti Genel Başkanı