Akşener, AKP ve CHP'ye yüklendi: Yalan, dolan, iftira yetmez, tankla topla bekleriz
Akşener, AKP ve CHP'ye 'istifa' tartışmaları üzerinden yüklenerek, "Yalan, dolan, iftira yetmez. Tankla topla bekleriz" dedi. Akşener, ittifak konusuna üstü kapalı değinerek, "Bizim sırtımızdan, kariyer planı yapanların, planlarını bozduk" diye konuştu.

Artı Gerçek - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Akşener'in gündeminde İYİ Parti'deki istifalar sonrası başlayan ve kendisinin 'operasyon' olarak nitelendirdiği tartışmalar vardı.
ANA MUHALEFETE YÜKLENDİ: TANKLA TOPLA BEKLERİZ
Ana muhalefete yüklenen Akşener, "ana muhalefetin, yandaşı aratmayan, militan medyası, durmadan bize saldırıyor. Varsın olsun. Bizim için hava hoş. Ne demişler? Demir, kızgın ateşte dövülür… Muhteremler! Elinizden gelen, bu kadar mı? Hep söylüyorum: Biz şerbetliyiz. Yalan, dolan, iftira yetmez. Buyurun, tankla topla bekleriz" diye konuştu.
'BİZİM SIRTIMIZDAN KARİYER PLANI YAPANLARIN PLANLARINI BOZDUK'
Akşener, ittifak tartışmalarına da üstü kapalı değinerek, şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye’nin iyi ve cesur insanları; aslında mesele nedir, biliyor musunuz? 'Yolumuza hür ve müstakil olarak devam edeceğiz' diyerek, statükodan beslenenlerin, düzenlerini bozduk. Bizim sırtımızdan, kariyer planı yapanların, planlarını bozduk. Makamları, mevkileri cepte görenlerin, kimyalarını bozduk. Nitekim; operasyonların, dümenlerin, ardı arkası kesilmiyor. Çünkü, korkuyorlar!"
'YALAN, DOLAN, İFTİRA YETMEZ'
Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"İYİ’lerin vakti, her geçen gün, daha da yaklaştığı için; haftalardır televizyonlarda, biz konuşuluyoruz. Varsa yoksa İYİ Parti…. Bir yanda, iktidarın yandaş medyası; diğer yanda, ana muhalefetin, yandaşı aratmayan, militan medyası, durmadan bize saldırıyor. Varsın olsun. Bizim için hava hoş. Ne demişler? Demir, kızgın ateşte dövülür… Muhteremler! Elinizden gelen, bu kadar mı? Hep söylüyorum: Biz şerbetliyiz. Yalan, dolan, iftira yetmez. Buyurun, tankla topla bekleriz.
Aslında bu saldırıların, iki amacı var: Bir taraftan, İYİ Parti’nin, önünü kesmeye çalışıyorlar; diğer taraftan da, ülkemizin asıl gündeminin,
üzerini örtmeye çalışıyorlar.
Mesela bu süreçte, İYİ Parti konuşulurken; 2024 bütçesindeki, inanılmaz hatalar konuşulmadı. İktidarın, çalışanlarımızı dolandırma girişimi konuşulmadı. Eğitim sistemini, tarikatlere emanet eden, Millî Eğitim Bakanı bile konuşulmadı. Ama kimse merak etmesin. Biz, İYİ Parti olarak, hepsini konuşacağız.
YUSUF TEKİN'E 'TARİKAT' TEPKİSİ
Öncelikle, gözümüzün önünde, resmen anayasa suçu işleyen,
Millî Eğitim Bakanı’na değinmek istiyorum. Bütçe görüşmeleri sırasında;
bakanlığın, tarikat ve cemaatlere ayırdığı bütçeyi, savunmak için,
bu arkadaş, çıktı ve dedi ki;
'Sizin tarikat, cemaat dediğiniz; bizim, STK dediğimiz yapılarla, protokol yapmaya devam edeceğiz. Çünkü onlar, çocukların, dağa çıkmasını engelliyor. Çocuklarımın dağa çıkmaması için, buna devam edeceğim.'
Şu rezalete bakar mısınız? Şu aymazlığa, şu ciddiyetsizliğe bakar mısınız?Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni düşürdükleri, şu duruma bakar mısınız?Yazıklar olsun!
Sayın Bakan; belli ki, siz bilmiyorsunuz ama ben hatırlatayım... Anayasamızdaki, eğitime ilişkin maddeler gayet açıktır. Eğitim, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Çocuklarımızın, eşit şartlarda yetişmesini sağlamak; onlara çağın gereklerine uygun, bir eğitim vermek ve hür bireyler olarak yetiştirmek için; eğitimi devletin üstlenmesi şarttır.
Peki, eğitim gibi, memleketin istikbali için, hayati öneme sahip olan bir sorumluluk; sizin anlayışınızda olduğu gibi; cemaatlere devredildiğinde, ne olur biliyor musunuz?
Ortaya, paralel bir eğitim sistemi çıkar. Cemaat aidiyeti, ülke aidiyetinin üstünde olan, çocukların yetişmesi tehlikesi doğar. Tercih hakkı, çocuğun elinden alınır ve cemaatin emrine teslim edilir. Bu yüzden de, devletin amacı, alternatif doğrularla kodlanmış, itaatkar bireyler yerine, kendi doğrusunu kendi bulan, özgür bireyler yetiştirmektir.
Siz belli ki, yaşadıklarımızı çabuk unutmuşsunuz! Türk milletinin, fetö terörüne karşı verdiği sınavdan; belli ki siz, hiç ders almamışsınız! Devleti yönetmenin getirdiği sorumluluktan; belli ki kendinize, hiç vazife çıkartmamışınız!
Ama eğer ki; “Benim devlet olarak verdiğim eğitim, çocukları, teröre yönlendiriyor ama cemaatin verdiği eğitim, bu çocukları terörden koruyor.” diyorsanız; bir zahmet dönüp, suçu kendinize arayacaksınız!
Eğer ki; devlet olarak, çocuklarımızı, güvenli ve kaliteli eğitime eriştiremiyorsanız; iktidar olarak, suçu kendinizde arayacaksınız! Ve eğer ki; 1 trilyonu aşan bütçeniz ile, sizin yapamadığınızı, bir cemaat yapabiliyorsa;
O zaman, o koltukta boşuna oturmayacaksınız! Bu kadar basit.
'ÖNERİLERİMİZE KULAK ASMADILAR, BİLDİKLERİNİ OKUDULAR'
Aziz milletim; 2024 yılı bütçesi, noktasına virgülüne dokunulmadan, Meclisten geçti. İktidardaki arkadaşlar, her işi mükemmel yapıyorlar ya;
bütçede de, bizim haklı eleştiri ve önerilerimize, kulak asmadılar. Her zamanki gibi, bildiklerini okudular.
Hatırlıyor musunuz? Biz bu filmi, daha önce de gördük. O zaman da, her şey bir inatla başlamıştı. Ve o inadın neticesinde, bakın neler oldu? Dolar kuru, o günlerde 8 liraydı. Önce 18 liraya, sonra peyderpey, 29 liraya kadar yükseldi. Enflasyon, o günlerde, yüzde 19,6’ydı. Önce, yüzde 85’e kadar yükseldi, bugünlerdeyse yüzde 65. O da, şayet TÜİK rakamlarına inanabilirseniz
Merkez Bankası’nın politika faizi, yüzde 19’du. Talimatla, yüzde 8,5’e kadar çekildi; şimdiyse yüzde 42,5…1 trilyon 751 milyar lira olarak kanunlaşan, 2022 yılı bütçe harcamaları; 2 trilyon 943 milyar lira olarak gerçekleşti. Yani bütçe harcamaları, başlangıçta öngörülenin; 1 trilyon 192 milyar lira üzerinde gerçekleşti. Sapma, “sadece” yüzde 68… Bütçe yapmadaki liyakate, öngörülerdeki kaliteye bakar mısınız?
2021 yılı eylül ayında, 723 milyar lira olan, iç borç faiz ödeme yükümlülüğü; 6 katına çıktı, 4 trilyon 400 milyar lira oldu. Bütçenin bozulan dengelerini düzeltmek, faiz ödemelerini karşılayabilmek için, katma değer vergisi oranları, yüzde 20’ye çıkartıldı. Özel tüketim vergilerinde, fahiş artışlar yapıldı.
Hatta motorlu taşıtlar vergisi, iki defa alındı. “Türkiye artık cari fazla verecek” derken; 2022 yılında, cari açık, tarihin en yüksek seviyelerinde,
48 milyar dolar olarak gerçekleşti…
Ve geldiğimiz noktada, Türkiye; yüksek bütçe açığı, yüksek cari açık ve yüksek enflasyon kıskacına girdi. Tüm bu inat ve yanlış politikalar, milletimizi fakirleştirdi. Türkiye, ikinci dünya savaşı yıllarında dahi görülmeyen, bir gıda ve barınma krizine girdi. Çiftçi, esnaf, memur, işçi, emekli, perişan oldu. Öğrenciler, yurt çıkmadığı için, ev tutmaya da, gücü yetmediği için,
kazandıkları üniversitelere, gidemez oldu.
2023 yılı bütçe açığı, başlangıçta 659 milyar lira öngörülürken; gelinen noktada, 1 trilyon 633 milyar liraya çıkartıldı. Harcamaların, yüzde 25’inin, borçla karşılanacağı bir ortam oluşturuldu.
'BÜTÇEDE KADIN DA YOK'
İşte, 2024 yılı bütçesi, bu şartlar altında hazırlandı ve meclisten geçirildi. Şimdi bu bütçede ne var, ne yok, gelin bir de ona bakalım… 2024 yılı bütçe harcamaları, 11 trilyon 89 milyar lira… Bütçe gelirleriyse, 8 trilyon 437 milyar lira… Aradaki fark, 2 trilyon 652 milyar lira… Yani her zamanki gibi, denk bir bütçe yapılamamış. Hatta öyle bir açık verilmiş ki; tüm zamanların, en yüksek seviyesi…
Mesela bu bütçede, kadın da yok… Kadının güçlendirilmesi programına ayrılan ödenek, sadece 3,8 milyar lira… Fazla söze gerek yok sanırım… Kadın yoksulluğuna, çocuk yoksulluğuna çözüm yok… Okula aç giden çocuklarımıza, yemek yok… Öğrencilerimizin yaşadığı, yurt ve burs sorunlarına da çözüm yok…
'İKTİDARIN KRİZİNİN MİLLETİN SIRTINA YÜKLENMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ'
Biz hiçbir zaman, “Kriz büyüsün ki, bunlar gitsin” diye, el ovuşturanlardan olmadık, olmayacağız. İktidarın, sebep olduğu krizin külfetini,
milletimizin sırtına yüklenmesine de; müsaade etmeyeceğiz.
İşte bu yüzden; yerel seçimlerden başlayarak, bayrağı devralacağız.
Türkiye’nin iyi ve cesur insanları; aslında mesele nedir, biliyor musunuz? “Yolumuza hür ve müstakil olarak devam edeceğiz” diyerek, statükodan beslenenlerin, düzenlerini bozduk. Bizim sırtımızdan, kariyer planı yapanların, planlarını bozduk. Makamları, mevkileri cepte görenlerin, kimyalarını bozduk. Nitekim; operasyonların, dümenlerin, ardı arkası kesilmiyor. Çünkü, korkuyorlar!" (HABER MERKEZİ)
İYİ Parti belediye başkan adayı partisinden istifa etti
İYİ Parti'de Ankara arayışı: Şimdi de Servet Avcı'nın adı geçiyor
İYİ Parti'de 'istifa mesajı' krizi... Buğra Kavuncu: Gerekli tedbirleri alıyoruz