Ali Babacan: Bana Ayasofya için davetiye gelmedi

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, gazetecilerin 'davetiye gelse gider miydiniz?' sorusuna 'giderdim herhalde' diye cevap verdi.

Ali Babacan: Bana Ayasofya için davetiye gelmedi

ARTI GERÇEK- DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan müzeden camiye dönüştürülen Ayasofya'da yarın kılınacak olan ilk Cuma namazı için kendisine davetiye gelmediğini söyledi .Ali Babacan gazetecilerin "davetiye gelse gider miydiniz?" sorusuna "giderdim herhalde" diye cevap verdi.

Ali Babacan Habertürk'te gazeteciler Deniz Zeyrek, Nagehan Alçı, Mehmet Akif Ersoy ve Nihal Bengisu Karaca'nın sorularını cevapladı.

Hükümetin Ayasofya'yı camiye dönüştürme kararı nedeniyle tebrik mesajı yayınladığını hatırlatan Ali Babacan bu karara katılmakla birlikte Ayasofya'nın tarihi ve kültürel kimliğinin korunması gerektiğini söyledi.

Partisi içerisinde Ayasofya'nın ibadete açılması konusunda farklı görüşlerin ortaya çıktığını anlatan Babacan, genel anlanda yurdışında itibarının zedelendiğini söyledi.

Babacan Türkiye'nin Heybeliada Ruhban Okulu'nu açmamamsını da özgüven ekliği olarak yorumladı.

ARTI GERÇEK YAZARI ESER KARAKAŞ'IN ELEŞTİRİSİ SORULDU

Ali Babacan, gazeteci Nagehan Alçı'nın Artı Gerçek yazarı Prof. Dr. Eser Karakaş'ın da yazılarında ve konuşmalarında sık sık dile getirdiği Kamu İhale Kanununun şeffaflıktan yoksun olduğu ve Bakanlığı döneminde bu kanunla ilgili şeffaflığın neden sağlanmadığı, iktidara geldiklerinde bu kanunu değiştirip değiştirmeyecekleri sorusu üzerine Kamu İhale Kanunu'nun şimdiye kadar 100 kere değiştirildiğini kaydetti.

Nagehan Alçı'nın sorusu ve Babacan'ın cevabı şöyle:

SORU: Avrupa Birliği sizin döneminizde altın çağını yaşadı. Avrupa Birliği'nin en önemli beklentisi Kamu İhale Kanununun değişmesiydi. Kamu İhale Yasasının şeffaflaşması talebi vardı sizin döneminizde. Aslında siz bunu yapabilirdiniz. Geçenlerde Strazburg'da yaşayan Prof. Eser Karakaş'ın bir konuşmasına rastladım. Diyor ki 'ben o dönem Ali Babacan ile konuşmuştum niye bunu yapmıyorsunuz diye, O da Türkiye'deki siyasetin yapısına göre biz böyle bir şey yapamıyoruz, şeffaflaşmaya girilirse, daha iyi bir fiyat verilirse ihaleleri de yabancı şirketlere vermemiz gerekir'... Yani öyle midir? Bugünden bakınca sorayım. Bu Türkiye'de çok üzerinde durulan bir konu. Türkiye'de belki de yolsuzlukların önlenememesi, belediyelerdeki yolsuzlukların da önemli nedenlerinden biri. Belediyeler yakınlarına bir şekilde rant dağıtıma yoluna gidiyor. Orada bir yanlış yaptığınızı düşünüyor musunuz Neden o zaman şeffaflaşma yoluna gitmediniz? Iktidara geldiğinizde Avrupa Birliği'nin de işaret ettiği gibi Kamu İhale Kanununda değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?"

CEVAP: Sayın Eser Karakaş bizim birkaç yıl ekonomi istişare heyetinde yer almış, bizim sevdiğimiz, saydığımız bir hocamızdır. En az 15-20 kişilik bir istişare heyeti ile biz yılda birkaç defa toplanırdık, ekonomiyi politikalarımızı anlatırdık ve onların görüşlerini alırdık. Sürekli böyle tazelenerek yürürdü. Merkez Bankası başkanımız olurdu, hazine müsteşarımız olurdu ve o istişare heyetinde onlar ağırlıklı olarak akademisyen insanlardı. O dönemde kamu alımları ile alakalı faslın açılması ve aynı zamanda Gümrük Birliği anlaşmasına kamu alımlarının dahil edilmesi için biz çok çaba sarf ettik, benim şahsi çok çabam var; ama o günkü hükümetin topyekün duruşu maalesef buna izin vermedi. Hani bizim içeriden çok mücadele ettiğimiz konular olmuştur ama karar verici olmadığım için karar farklı yönde şekillenebilmiştir.Ve birbirinden ayrı konular bunlar. Bir kamu alımları diye Avrupa müktesebatında olan başlı başına bir konu vardır. Ayrıca kamu alımlarının Gümrük Birliği anlaşması ile uyumlu hale getirilmesi, yani yabancı şirketlerin de bizim ihalelere katılabilmesi... Mesele biraz farklı ama her iki konuda da biz çok çaba gösterdik, Çünkü düşünün Avrupa kendi altyapı sistemini bize açtı. Biz de Avrupa'ya açtık, burada daha uygun, daha verimli çalışacak olan Avrupa şirketleri mi yoksa kendi şirketlerimiz mi olur? Mesele maalesef o değil. Kamu alımları maalesef Türkiye'de siyasetin bir finansman aracı haline gelmiş durumda. Asıl sorun orada. Biliyorsunuz şu an Kamu İhale Yasası var. 100'ün üzerinde değişiklik yapılmış bir yasa aynı zamanda. o yasanın bir istisnai durumu var, acil yasa. Şu andaki bütün büyük projeler acil istisna maddesi ile yapılıyor, açık değil, sadece 3-5 tane şirkete açılıyor. 'Yazıp gönderin' tekliflerinizi diyor, çoğu zaman zaten çıkarılacak rakamlar önceden planlanmış, düşünürmüş rakamlar oluyor. Her bir proje maalesef yüksek maliyete sonuçlanıyor ve daha sonra maliyet farkının bir kısmı siyaset finansmanında kullanılıyor. Bunlar artık açık açık ortaya çıkmış olan konular. bizim bunları konuşmamız gerekiyor."

Ayasofya Ali Babacan davetiye DEVA Partisi