Başbakan, trafik güvenliğini 'silah' örneğiyle anlattı
'Herkes arabaya biner binmez, böyle silahını çeker gibi kemeri çekip, tak, takarsa...'
POLİTİKA - AP'nin Türkiye kararına ilişkin hükümet kanadından AB Bakanı Çelik'in ardından ikinci açıklama Başbakan Binali Yıldırım'dan geldi. Kararı "hükümsüz ve önemsiz" olarak nitelendiren Yıldırım, önemsenecek asıl konunun "AB yönetim iradesinin düşüncesi" olduğunu söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım, Ankara'da "Trafikte %100 Yaşam Projesi" açılış programında konuştu. Emniyet kemerinin önemini 'silah' ile anlatması dikkat çekti:
"Yasaklamakla, ceza vermekle elde edeceğimiz başarı sınırlıdır. İnsanların bunları içselleştirmesi, kendiliğinden bunu bir kural olarak yapması gerekir. Yaşadığım bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yıl 1983. Norveç'e gittim, bir vesileyle. Norveç'te bizi misafir eden firmanın yöneticisiyle otelden ayrıldık, fabrikaya gideceğiz. Çıktı kapıya. Bindik arabaya. O şoför mahaline oturdu. Ben de yanına. Kapıları kapattık. Bekliyorum. 5 dakika oldu. Dedim birini mi bekliyoruz? Yok, dedi sizi bekliyorum. Emniyet kemerini bağlamanızı bekliyorum dedi. Oradan tabi biz uyandık, kemeri bağladık. Şimdi bunun bir alışkanlık, bunun otomatik hale gelmesi lazım. Herkes arabaya biner binmez, böyle silahını çeker gibi kemeri çekip, tak, takarsa bir tedbiri yerine getirmiş olur. Bu eğitimle olur. Bu kendi hayatını ciddiye almakla olur.
AP'nin kararını da eleştiren Yıldırım, Tükiye'nin alternatifsiz olamadığını söyledi. Başbakan Yıldırım AP'nin kararına ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü:
"BİZİM ÖNEMSEDİĞİMİZ KONU, AB İRADESİNİN DÜŞÜNCESİDİR"
"Parlamentolar zaman zaman böyle kararlar alabilir, o kararlar milletvekillerinin inisiyatifiyle konjonktürel şartlara göre alınan kararlardır. Bizim ise önemsediğimiz konu, AB yönetim iradesinin düşüncesidir. Yani AB ülkelerinin liderlerinin düşüncesidir, üst yönetiminin düşüncesidir. Orada oluşacak irade bizim için bağlayıcıdır biz de ona göre kendi irademizi ortaya koyarız. Biz ne yapacağımızı biliyoruz. AB kafa karışıklığından vazgeçsin, Türkiye ile gelecek ilişkilerini daha sağlıklı bir zeminde yürütmesi için bugün bütün şartlar mevcuttur. Türkiye'yi eleştirmek yerine kendi içlerine baksınlar. AB ailesinin bireyi olmak vizyonundan bir şey kaybetmemiştir ancak AB bu noktada bir kafa karışıklığı yaşamaktadır. Bunun süratle ortadan kaldırılması ve ilişkilerin ilerlemesi şarttır. Bizim beklediğimiz budur.
"AB'NİN GÜVENLİĞİ TÜRKİYE'DEN BAŞLAR'
Türkiye'nin her zaman seçeneği vardır, alternatifsiz değildir. Bunun da bilinmesi lazım. Unutulmamalıdır ki AB'nin güvenliği Türkiye'den başlar. Bu gerçekleri dikkate alarak herkesin sorumlu davranmasını bekliyoruz. Türkiye komşularının sorunlarının çözümünde olumlu katkı sağlayan bir ülkedir. AB süreci olmadan da böyleydi, bundan sonra da böyle olacak. Milletimiz karar verecek. İşin böyle de bir boyutu var."