Cengiz Çandar, Osman Kavala dizisini meclis gündemine taşıdı: Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarıyla örtüşmesi tesadüf mü?
Artı Gerçek - Yeşil Sol Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, TRT'nin dijital platformu tabii'de yayınlanan 'Metamorfoz' adlı dizide Gezi Davası'ndan tutuklu iş insanı Osman Kavala'nın hedef alınmasını Meclis gündemine taşıdı. Çandar, Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz'ın cevaplaması istemiyle TBMM'ye soru önergesi verdi.
Çandar, "Bahsi geçen dizinin senaryosunun, Cumhurbaşkanı’nın, Osman Kavala hakkında yaptığı açıklamalarla bu denli örtüşüyor olması tesadüf olabilir mi?" diye sordu.
Diyarbakır milletvekili verdiği soru önergesinde şu ifadeleri kullandı:
"TRT’nin, siyaseten yaratılmaya çalışılan bir algı operasyonuna alet edilmesi; Osman Kavala’yı 'casuslukla' itham eden ve itibar suikastı niteliği taşıyan bir yayında bulunması skandaldır. Osman Kavala, TRT tarafından kurulan ve finanse edilen uluslararası dijital platformda yayınlanmaya başlanan bir dizi aracılıyla, 'casuslukla' itham edilerek 'itibar suikastına' uğratılmaktadır"
'KAVALA İLE İLGİSİ YOK DEMEK GERÇEĞİN KABA BİÇİMDE GİZLENMESİDİR'
Söz konusu dizinin tümüyle bir hayal ürünü olduğu ve Osman Kavala ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını ileri sürmek; gerçeğin kaba biçimde gizlenmesi, hukuki sorumluluktan kaçınma hesabı ve kamuoyunun aklıyla alay etmekten başka bir şey değildir. Dizinin Osman Kavala’yı tartışmasız biçimde ima ettiği öylesine ortadadır ki Osman Kavala, bir yazılı açıklama yapma gereği duymuştur.
Osman Kavala’nın, konuyla ilgili olarak, avukatları aracılığıyla yaptığı yazılı açıklama şöyledir:
'Benimle ilgili hazırlanmış bir senaryonun TRT tarafından finanse edildiğini ve dizi film olarak yayımlandığını öğrendim. Kişi itibarını koruyan yasalardan kaçmak için hileye başvurulmuş, ismim açıkça kullanılmamış. Hukuksuz olarak cezaevinde tutulmam için kullanılan iddianamelerde olduğu gibi, bu dizide de gerçek olayların tahrif edilmesi yöntemine başvurulduğu, komplo teorileriyle suçlu olduğum algısı yaratmanın amaçlandığı anlaşılıyor. Kamu kaynaklarının bu amaç için kullanılmış olması beni yadırgatmadı. Beni şaşırtan ve bana üzüntü veren genç sanatçıların bu itibar suikastı projesinde yer almaktan rahatsızlık duymamaları.'
Çandar verdiği soru önergesinde, Kavala'nın, hukuki bağlayıcılığı açısından Türkiye'deki mahkemelerin üstünde olan AİHM'nin kararına rağmen cezaevinde tutulmasına dikkat çekerek şunları kaydetti:
2017’den beri cezaevinde tutulan ve AİHM’nin 'derhal serbest bırakılması' kararına rağmen tahliyesi sağlanmayarak, ‘hukuksuz biçimde’ özgürlüğünden mahrum bırakılmaya devam edilen Osman Kavala, iş insanı ve Türkiye’nin dünya çapındaki en saygın ve en tanınmış sivil toplum çalışanlarındandır.
'TRT'NİN İTİBAR SUİKASTİ YAPAN BİR YAYINDA BULUNMASI SKANDALDIR'
Çandar önergenin devamında devlet televizyonu statüsüyle kamu yayıncılığı hizmeti veren bir kuruluşun, itibar suikastı niteliği taşıyan bir yayında bulunduğuna vurgu yaparak şunları ifade etti:
"Yurttaşların cebinden çıkan vergilerle faaliyet gösteren TRT’nin, siyaseten yaratılmaya çalışılan bir algı operasyonuna alet edilmesi; Osman Kavala’yı “casuslukla” itham eden ve itibar suikastı niteliği taşıyan bir yayında bulunması skandaldır.
Bu bağlamda,
- Tarafsızlık ilkesi kanunla garanti altına alınmış olan TRT’ye, böyle bir dizi hazırlanması talimatı uhdenizde bulunan İletişim Başkanlığınca mı verilmiştir?
- TRT bu dizi talimatını nereden, kimden ve ne şekilde almıştır?
- TRT, kamu kaynaklarını “Goebbelsvari” faaliyetlere harcama hakkını nereden bulmaktadır?
- Komplo teorileriyle, bir kişi üzerinde suçlu algısı oluşturmak ve itibar suikastı gerçekleştirmek; Anayasa ve hukuk devleti ilkelerine aykırı değil midir?
- Bahsi geçen dizinin senaryosunun, Cumhurbaşkanı’nın, Osman Kavala hakkında yaptığı açıklamalarla bu denli örtüşüyor olması tesadüf olabilir mi?" (HABER MERKEZİ)