CHP: 14 yaşındaki çocuklara tutanak imzalatmak istemişler

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde seçim usulsüzlüğü olduğu iddialarına ilişkin açıklama yaptı. Polislerin evlere gitmesiyle ilgili konuşan Öztrak, "Büyükçekmece'de polisler, polisleri şikâyet etmeye başladı, hiç memnun değiller" ifadelerini kullandı.

'14 YAŞINDAKİ ÇOCUĞA TUTANAK İMZALATMIŞLAR'

Büyükçekmece'deki polis tutanaklarından örnekler veren Öztrak "14 yaşındaki çocuklara anne-babasının evde oturup oturmadığına dair tutanak imzalatmak istemişler" diye konuştu.

Partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Öztrak'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

'İKTİDAR SEÇİMİ ALMAK İÇİN DÜĞMEYE BASTI'

"İktidar, seçimi çalmak için düğmeye bastı.

Erdoğan, seçimlerin yenilenmesine mevcut seçimlerin iptaline icazet veriyor. Uzunca bir müddet hukuksuz seçimlerine göz yuman YSK ilk kez geçmişteki kararlara bağlı kalıyor.

9 Nisan'da Büyükçekmece'yi polisler bastı. Ev ev dolaşarak taşıma seçmen evrakı toplamaya başlar. Bu hukuksuzluğun daniskasıdır. AKP Büyükçekmece'de seçmen listelerinde yolsuzluk iddiasıyla olağanüstü itirazda bulundu.

AKP YSK temsilcisi, AKP Genel Başkanı ile devamlı görüşüyor. Bizim seçim kurulu temsilcimiz partideki seçimdeki hukuktan sorumlu genel başkan yardımcımızla konuşuyor. İktidar partisi bir itiraz dosyası hazırlarken devletin polisi devletin adalet bakanı herkes yardımcı oluyor. bu talebe ete kemiğe büründürmek için uğraşıyor. bu ne biçim adaletli seçim bunu anlamak mümkün değil."

'AKP İSTANBUL'DA KAYBETTİĞİ SEÇİMİ, KUMPAS İLE MASADA KAZANMAK İSTİYOR'

"Şu anda duyduğum kadarıyla Büyükçekmece'de hala polisler dolaşıyor. YSK'da AKP'nin Büyükçekmece talebini yoğunluk nedeniyle 2 gündür görüşmüyor. Tablo son derece açık. AKP İstanbul'da kaybettiği seçimi FETÖ kumpası ile masada kazanmak için önünü açmışladır."

14 YAŞINDAKİ ÇOCUĞA TUTANAK...

"Elimizde trajikomik dilekçeler var. Bu tutanaklarda neler yok ki. 14 yaşındaki çocukla tutanak imzalatmaya çalışmışlar. Bir şeyler imzalatıyorlar. Vatandaş korkuyor imzalıyor. Tutanak örnekleri vatandaşlara verilmiyor. Ne toplanmaya çalışılıyor insanlar anlamıyor."

'POLİSLER MEMNUN DEĞİL'

"Aslında bunu yapan polisler hayatlarından hiç memnun değiller. Dün basın toplantısı yapmadım. Polis teşkilatının kuruluş yıldönümüydü dün. Polislerin kuruluş yıldönümünü ben de kutluyorum. 3600 ek göstergenin takipçisi olacağımızı iktidar tarafından açıklanan reform düzenlemenin için de bunu görmediğimizi bunu paylaşmak istiyorum. EYT hiç yok.

Peki ne hedefleniyor? Bu tutanaklarla itirazlarla seçimlerin sonuçlarını etkileyecek kadar taşıma seçmen var diyecekler.

YSK'nın bundan önce almış olduğu kararlar var. Ben bu defa hataya düşmemelerini bekliyorum. YSK'nın alacağı tarihidir. Bu karar Türk demokrasinin geleceğini belirleyecektir."

'EKONOMİK PROGRAM DEĞİL, İSTANBUL SEÇİMLERİ KONUŞULUYOR'

"Dün bu ülkede yaşanan krizi derman olacağı gerekçesiyle bir ekonomik propgram açıklandı. Yapısal dönüşüm adımlarıydı adı. Baktığımız zaman bugün bu programı konuşan yok. Herkes İstanbul seçimlerini konuşuyor. İstanbul seçimlerinin konuşulmasının nedeni var. Yatırım yapanlar şunu merak ediyor. Türkiye sandıktan çıkan iradeye saygılı mıdır? Bu tüm yatırımcıların Türkiye'nin hukuk ülkesi midir değil midir yatırım yapalım mı yapmayalım mı buna göre karar verecekler.

Bu program normalde bu seçim tartışmalarının bitmesi ardından açıklanması beklenirdi. Ama yapmadılar.

Ülkenin hala daha bir planı yoktur. 5 yıllık bir kalkınma planı anayasada yer almasına rağmen yoktur. Bu da hem bütçeyi hem diğer çalışmaları sakatlamaktadır hukuken. Bir plan hazırlayaman iktidar önce yeni bir ekonomi programı diye bir şey hazırladı. Şimdi de yapısal dönüşüm adımları. Bunlar adımdır tedbirdir. Türkiye 2001 yılında krize girdiğinde meclisten her gün yasa çıkaracak şekilde çalışmalar yapılmaktaydı.

Bu programdan anlıyoruz ki Türkiye'de finans sektöründe bu seçim sürecinde ve daha önceki krizde ciddi sıkıntıları olmuş. Bu kamu bankalarında yandaşların yatırımları batmış. Bu devlet tahvillerini devlet ödüyor. Bu krizin yükü buradan milletin sırtına yıkılmıştır. Ama bu da yetmemiş kıdem tazminatına el atılmış. Kıdem tazminatı çalışanların işten atılmasını kolaylaştıracak bütün düzenlemeler konusunda çalışan kesimlerin onayı alınmadan sadece çözüm ortakları dediği iş alemiyle aldığı karar son derecek hatalı olmuştur."

(HABER MERKEZİ)