CHP heyetinin dinlediği Dikmece köylüsü: Topraklarımız için endişeliyiz, göçe zorlanıyoruz

Tarım arazileri ve zeytinlikleri, acele kamulaştırma kararı ile ellerinden alınan Dikmeceliler, sorunlarını anlattı. Bir köylü, “Ne evimizde ne köyümüzde ne hiçbir yerde huzurumuz kalmadı. Çocuklarımız için endişeliyiz. Buradan göçe zorlanıyoruz” dedi.

Artı Gerçek - CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin ve CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya’dan oluşan CHP heyeti, Hatay’da tarım ve zeytinlik arazileri kamulaştırılan Dikmece köylüsünü ziyaret etti ve sorunlarını dinledi.

Kamulaştırmanın başka bir yere yapılmasını isteyen, Dikmeceliler, CHP heyetinden kendilerine destek olmasını istedi.

'BURAYI BOŞALTMAK ZORUNDA KALACAĞIZ'

Dikmece köylülerinden Hasan Öztürk, tarım arazilerinin kamulaştırıldığını, zeytinlik ve tarım arazilerine konut yapılmak istendiğini anlatarak, “Zeytinlikler burada yok edilecek, yaşam alanları yok edilecek. Burada insanların tek geçim kaynağı bu zeytinlikler. Bu zeytinler bir kültürel miras ve tarihsel bir miras” dedi.

Öztürk, devletin kendi kamu arazilerine konutları yapabileceğine dikkat çekerek, “Çok fazla hazine arazileri varken, devlet hiç para vermeden oralarda bunu yapabilecekken; bizim tarım arazilerine, zeytinliklere ve yaşam alanlarına bunu yapması, bizim açımızdan ciddi bir tehdit. Biz burayı boşaltmak zorunda kalacağız” diye konuştu.

'BURADAN GÖÇE ZORLANIYORUZ'

Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yıllardır burada imar izni verilmiyor. Tarım arazisi, zeytinlik ve zeminin imara uygun olmamasından kaynaklı devlet buraya imar izni vermiyor. Araziler, çok büyük ölçekli arsalar. İnsanlar göç etmiş durumda. Kendi arazilerinde ev yapamazken insanlar, şimdi TOKİ’ye devrediliyor, şirketlere veriliyor. Özellikle de Sarıdağlar şirketi. Beş şirket var ama başında Sarıdağlar var. Sarıdağlar; meşhur, Erzurum’da kayak pistini yapan ve yaptığı pist iki defa yıkılan şirkettir.”

Başka bir köylü de yıllardır tarım yaptıkları topraklardan gitmek istemediklerini ve geleceklerinden endişeli olduklarını belirterek, “Ne evimizde, ne köyümüzde, ne hiçbir yerde huzurumuz kalmadı. Endişeliyiz; gelecekten endişeliyiz, topraklarımız, çocuklarımız için endişeliyiz. Mesele Akbelen’de olduğu gibi evimize girebilmek için kimlik göstermek zorunda kalabiliriz. Buradan göçe zorlanıyoruz” diye mağduriyetlerini anlattı.

“TOMA’LARIN KARŞISINDA VAR MISINIZ?”

Köylü yurttaş, kamulaştırmaya karşı direndiklerini ve CHP heyetini de yanlarında görmek istediklerini de aktararak, “Darp edildik. Tutuklandık. Ölümüne vurulduk. Hiç de görüntülerdeki gibi değil. Onlardan bin kat daha kötüydü. Orada olmak, gözlemek lazım. Yanımızda olmanızı, bunun öncülüğünde bir şeyler yapmak istiyoruz. Bizimle TOMA’ların karşısında, var mısınız? Yani dokunulmazlığınızı bizim için kullanacak mısınız?” diye sordu.

Başka bir Dikmece köylüsü ise kendisine gelen kamulaştırma mesajını gösterdi. Başka bir yurttaş da karşılarına “sermayenin askerini” çıkardıklarını kaydederek, “Bu davada karşımızda olan asker sermayenin askeri. Biz bizim askerimize karşı gelmek istemiyoruz. Onlarla karşı karşıya gelmek istemiyoruz ama şu an bizim karşımızda olan sermayenin askeri var” dedi.

CHP’li Köksal ise köylülere “Biz CHP olarak bugüne kadar her türlü mücadelede korkmadan yer aldık. Biz Allah’tan başka kimseden korkmuyoruz. Bugün de, yarın da, gelecekte de, her türlü haklı mücadelenin yanında yer almaya devam edeceğiz. Nerede bir mağduriyet, haksızlık varsa biz orada olacağız” diyerek, köylülerin yanında olduklarını söyledi. (ANKA)

Öne Çıkanlar