Davutoğlu'ndan kayyım tepkisi: İstanbul'a başka Diyarbakır'a başka kriter olmaz

Davutoğlu'ndan kayyım tepkisi: İstanbul'a başka Diyarbakır'a başka kriter olmaz
Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, kayyım konusunda, "İstanbul’a bir kriter Diyarbakır’a başka kriter uygularsanız Diyarbakır halkının iradesine saygı göstermiyorsunuz demektir" dedi. Davutoğlu, Özdağ ile bakanlık pazarlığı olmadığını vurguladı.

Mühdan SAĞLAM


ANKARA - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin genel merkezinde medya kuruluşlarının Ankara Temsilcileriyle bir araya geldi. Davutoğlu, 28 Mayıs’a üç gün kala seçmenlere sandığa gitme çağrısı yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Davutoğlu, 24 Mayıs’ta Zafer Partisi ile yapılan protokol metnine dönük değerlendirmede bulundu. İki lider arasındaki protokol metninde en çok tartışılan konu, protokolün dördüncü maddesi, kayyım atanmasına ilişkindi. Açıklanan protokolde ilgili madde şöyleydi:

“Devletin varlığı ve bütünlüğünü hedef alan başta FETÖ, PKK, IŞİD olmak üzere bütün terör örgütleri ile etkin ve kararlı mücadele edilecektir. Terörle mücadele çerçevesinde, terörle bağlantısı hukuki kanıtlarla sabit olan mahalli idare yöneticileri yerine devlet görevlileri ataması uygulamasına yargı kararı çerçevesinde devam edilecektir. Terörle müzakere değil, mücadele edilecektir. Türkiye’nin milli ve üniter devlet yapısını hedef alan hiçbir siyasi ve hukuki düzenlemeye izin verilmeyecektir.”

'KAYYIM KONUSUNDA TAVRIMIZ NET VE AÇIKTIR'

Maddeye ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu şunları söyledi:

“Açık ifade edeyim, Gelecek Partisi olarak kayyım konusunda bizim tavrımız net ve açıktır. Seçilmiş, seçilme makamı olan yerlere atanmanın kabul edilmesi mümkün değil. Ben bunu demokratik bulmuyorum. Terörle mücadele ettim, ederim ama görevde olduğum dönemde hiçbir kayyum atanmasına izin vermedim, çünkü kayyum atanması o belediye başkanını cezalandırmak değil, onlara oy veren halkı cezalandırmak. Ben bunu kabul etmem ha suç mu işledi? Hukuki süreç tamamlanır. O suçun cezasını çekmesi gerekiyorsa çeker. Belediye başkanından boşalan makama belediye meclisinde seçim yapılır. Yine seçilmişler içinden seçilir.

Davutoğlu, söz konusu duruma 2017’de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa eden Kadir Topbaş’ı örnek gösterdi. Topbaş’ın istifasının ardından yerine Belediye Meclisi üyesi olan Mevlüt Uysal gelmişti.

“İstanbul’da olduğu gibi belediye başkanı görevden ayrıldığında, yargı kararı nedeniyle ayrılması gerektiğinde yerine belediye meclisinden birisi seçimle gelir, dedi. Davutoğlu, İstanbul’a bir kriter Diyarbakır’a başka kriter uygularsanız Diyarbakır halkının iradesine saygı göstermiyorsunuz demektir, ben bunu kabul edemem. İşte o zaman terörle mücadelenin en önemli unsuru eksik kalır, verdiği oya saygı duyulmadığını hisseden birinin toplumsal aidiyeti eksik kalır” değerlendirmesinden bulundu.

ÖZDAĞ İLE BAKANLIK KONUŞULMADI: GÖNLÜNDEN GEÇENİ SÖYLEMİŞ

Gazetecilerin Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağı’n protokol metni açıklanmadan önce attığı bir twitte içişleri bakanı olacağını ifade etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna Davutoğlu, şöyle yanıt verdi:

Sayın Kılıçdaroğlu’na altı masa liderleri olarak görüşme konusunda tam yetki verdik. Ümit Özdağ ile görüşe sürecinde altılı masa liderleri olarak Sayın Kılıçdaroğlu ile sık sık telefonda görüştük. Protokol metninin üstünden madde madde tüm masa bileşenleri olarak geçtik. Özdağ ile bakanlık konuşulmadı. Attığı twit kendisinin gönlünden geçen olabilir, onu paylaşmıştır, ancak net olarak söyleyebilirim ki bu konu konuşulmadı. Bakanlıklar konusu altı parti arasında konuşulmamışken böyle bir pazarlığa sayın Kılıçdaroğlu Özdağ ile girmez."

‘ÖZDAĞ DA GÖÇMENLER KONUSUNDA ESNEDİ’

Son dönemde artan göçmen karşıtlığı karşısında Ankara’da yer alan “Suriyeliler Gi-de-cek” afişlerin ve Özdağ ile yapılan protokolün göçmenleri insani olarak nasıl etkileyeceği sorusuna Davutoğlu, hukuki işaret ederek yanıt verdi:

"Millet ittifakı olarak Suriyeli sığınmacıların iki yıl içinde insanca ülkelerine gönderileceklerini söyledik. Bu konuda tutarlıyız, göçmenlerin insan olduğu ve insani kaygılarını önce insan diyerek önceliyoruz. Ancak Özdağ ile protokol imzalandığında Özdağ’ın yaptığı açıklamada esnediğini gördük. Daha önce otobüslere koyup yollayacağız demişti, dünse uluslararası hukuka bağlı kalacak şekilde, insanca muamele ile yollanacaklar dedi. Bunun önemli bir esneme olduğunu düşünüyorum. Protokol’de bir yıl bizim metnimizde iki yıl denilmişti gönderilmesi süreci için. Bunun da kendi aramızdaki istişare ve planlamayla en uygun takvime oturtulacağını düşünüyorum."

‘1946’DAN BU YANAKİ EN EŞİTSİZ SEÇİM SÜRECİNDEN GEÇİYORUZ’

Seçim sürecine ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu, "1983 hariç, 1946’dan bu yana en eşitsiz seçimi görüyoruz. Bir yanda sınırsız bir biçimde devlet imkanlarını kullanıldı. İktidar, demokratik teamüllere aykırı olarak hareket etti. Bir tarafta Erzurum’da saldırıya uğrayan Sayın İmamoğlu’nun karşılaştığı gibi provokasyonlarla karşılaştık" dedi.

İçişleri Bakanı, Ulaştırma Bakanlığı, Adalet Bakanı gibi daha önceki seçim ödemlerine tarafsızlık için istifa edilen bakanlıklarda istifaların olmamasına değinen Davutoğlu, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen anti demokratik sistemden önce ilgili bakanlar seçimde tarafsızlığın ön şartı olarak istifa ederdi, ancak bugün bırakın istifa etmeyi en radikal ve siyasi tavırlar İçişleri ile Adalet Bakanlığı’ndan geldi" yorumunda bulundu.

‘İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU OYAKLAYICISI’

Seçim sürecinde bakanların görevde kalmasının ötesinde propagandalar da “Diyanet kapatılacak” gibi yalan ifadelerinin kullanıldığını ifade eden Davutoğlu, montaj videolarla, ki Cumhurbaşkanı bile montaj olduğunu kabul etti, siyasiler yalan söyledi diyerek iktidara yüklendi.

Davutoğlu, İçişleri Bakanı’nın nerede kara para aklayıcısı varsa onunla fotoğrafı var. En dogmatik en fanatik tavrı o takındı, yalan söyledi. Kendisi adeta oy aklayıcısı ifadeleriyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun seçim sürecindeki tavrını eleştirdi.

Davutoğlu, yeniden sandıklara gitme çağrısı yaparak," 28 Mayıs’ta yolsuzluk, mafya, hortumlaya bulaşmış eski düzenle yeni bir başlangıç arasında bir seçim yapılacak" diyerek sözlerini tamamladı.

Öne Çıkanlar