DEM Parti Sözcüsü Doğan'dan Tahir Elçi davasında cezasızlığa tepki: 'Karanlığı yarmak için mücadelemizi büyütmeliyiz'

Tahir Elçi davasında üç sanık polisin beraat etmesine DEM Parti'den tepki gecikmedi: "Hukukla, adaletle izah edilemeyecek, siyasete göre şekil alan, bir kararla karşı karşıyayız. Karanlığı birlikte yarmak için siyasetteki mücadelemizi büyütmeliyiz."

Rojhat ABİ


DİYARBAKIR - Baroların ve avukatların ardından DEM Parti Milletvekilleri de Tahir Elçi'nin öldürüldüğü Dört Ayaklı Minare önünde açıklama yaparak cezasızlığa tepki gösterdi.Açıklama DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır katıldı, milletvekilleri Mithat Sancar ve Adalet Kaya katıldı.

'BARIŞ ÇAĞRISI YAPARKEN KATLEDİLDİ'

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan,"Üzerinden 8 yıl geçti ama herkesin tüm dünyanın gözü önünde bir barış sesi, çığlık çığlığa yankılanıyordu. Ne istiyordu Tahir Elçi? Çatışmasız bir hayat, savaşsız bir hayat ve savaşa karşı bir çağrı yapıyordu. Tekrar barış halinden bahsediyordu. Tam bundan bahsederken tam da burada, uğruna hayatını ortaya koyduğu cezasızlığa karşı mücadele edildiği topraklarda maalesef son nefesini verdi" dedi.

'FAİLİ BELLİ'

Soruşturma ve yargılama sürecinde yaşananlara dikkat çeken Doğan, "Zar zor açılan bir soruşturma ve yargı süreci sonunda bugün bir karar verildi. Aslında faili belli bir durumdan bahsediyoruz. En başından beri Türkiye'de işlenen bütün cinayetlerde faili meçhul derkem meçhulu tırnak için alıyoruz bir DEM Parti olarak. Çünkü bunların siyasi kararlarla yapıldığını biliyoruz Keşke bugün Dyarbakır'da görülen duruşmada bunun böyle olmadığı bizlere gösterilseydi. Bütün Türkiye kamuoyuna gösterilseydi. Kürt kamuoyuna gösterilseydi. Kürdün katlinin fermanının yazımının kolay olmadığı gösterilseydi keşke ama böyle olmadı" diye konuştu.

'KARAR HUKUKLA İZAH EDİLEMEZ'

Beraat ve cezasızlık kararını eleştiren Doğan, "Yine hukukla, adaletle izah edilemeyecek yine siyasete göre şekil alan iktidar politikalarını destekleyen bir kararla karşı karşıyayız. Türkiye'de iktidarlar değişiyor ama faili meçhul cinayetlerde kimlerin rol, sorumluluk ve misyon sahibi olduğuna dair hep aynı politika izleniyor. Şimdi bu hukuksuzluğa karşı, Dört Ayaklı Minarenin önünde, Tahir Elçi'nin sesine sahip çıkmak, onun savaşa karşı barış içinde bir arada yaşam çığlığına, sahip çıkmak bir arada, eşit, onurlu bir hayat hakkına sahip çıkmak anlamına geliyor" dedi.

'BU KARANLIĞI YARMAK İÇİN MÜCADELEYİ BÜYÜTMELİYİZ'

Doğan, "Bu saatten sonra bir kez daha biliyoruz ki Tahir Elçi gibi faili belli cinayetlerin, cezasızlık politikalarının karanlığının daha da koyu bir karanlığa teslim olmaması için bu karanlığı birlikte yarmak için siyasetteki mücadelemizi büyütmeliyiz. Bunu büyütmelim ki bu kötülüğe karşı iyilik kazanabilsin. Bunu büyütelim ki karanlığa karşı aydınlık kazanabilsin.Daha fazla kaybetmemek için hep birlikte Tahir Elçi davasının takipçisi olacağız. Adalet sağlanana kadar, failler ortaya çıkana kadar hepimiz bunun takipçisi olacağız" diye konuştu.

SANCAR: 'BARIŞ ÇAĞRISI YAPARKEN KATLEDİLDİ'

Tahir Elçi'nin hedef haline getirildiği süreci hatırlatan DEM Parti Milletvekili Mithat Sancar, "Kendisi de kaygı duyuyordu. Haklı olarak kaygı duyuyordu çünkü bu linç kampanyalarının nasıl sonuçlandığını acı tecrübeler de yaşamış insanlarız. Tahir Elçi o linçten sonra takip edildiği, taciz edildi. Maalesef kurtaramadık yani burada Dört Ayaklı Minare'nin önünde barış çağrısı yaparken katledildi. Bu tür cinayetlerin gün ortasında işlendiğini biliyoruz. Ve maalesef bu tür gün ortasında işlenen cinayetler gün ortasında karanlıkta bırakılmak isteniyor" dedi.

'DUVARIN ÇÖKECEĞİNDEN KORKANLAR KARANLIKTA BIRAKIYOR'

Cezasızlık politikasını eleştiren Sancar, "Tahir Elçi davası da soruşturması da cezasızlık politikalarında izlenen yolların hepsini neredeyse içeriyor. Adım adım bu sonuç örüldü. Soruşturma hiçbir zaman geniş tutulmadı. Asıl failler ile arkasındaki planlayıcılar hep gizlenmek ve gözdem kaçırılmak, karanlıkta bırakılmak istendi. Bu tür siyasi cinayetlerin ki dönemin Başbakanı da böyle söylemişti, siyasi suikast olarak nitelendirmişti, açığa çıkarılması halinde bir tuğlanın yerinden çekilmesi ile duvarın çökeceğinden korkanlar tarafından karanlıkta bırakılıyor" diye konuştu.

'BU DAVANIN BÖYLE KAPATILACAĞINI DÜŞÜNÜYORSA YANILIYORLAR'

Sancar, "Tahir Elçi insan hakları savunucusuydu, faili meçhullere karşıydı. Pekçok faili meçhulun ortaya çıkarılması için mücadele yürüttü. Bir cezasızlık politikasına karşı da yaşamının sonuna kadar çabaladı. Şimdi bu davada karar verildi. Zaten sanıklar asıl failler olarak görülmüyordu. Beraat istenmişti, beraat verildi. Böylece bu davanın kapatılabileceği düşünülüyor ama yanılıyorlar" dedi.

'ORTAK MÜCADELEYLE KARANLIĞI AYDINLATABİLİRİZ'

Dayanışma ve ortak mücadele çağrısı yapan Sancar, "Özellikle bugün, bu son duruşmadan çok geniş bir katılımı hep birlikte sağladık. Farklı çevrelerden ve şehirlerden çok sayıda temsilci katıldı bu duruşmaya. Bu dayanışmayı ve ortak mücadeleyi devam ettirirsek bu karanlığı aydınlatırız. Yani gün ortasında işlenen cinayetlerin gün ortasında karanlıkta bırakılmasını önleyebiliriz. Tam tersine yine ışığınla bütün bu pisliklerin, bu kötülük örgütlenmesini ve geleceğimizi ipotek altına almaya çalışan her türlü savaş, şiddet, baskı politikasını sonlandırabiliriz" diye konuştu.

BAYINDIR: 'ELÇİ'NİN ÖLÜMÜNDE ONU HEDEF GÖSTEREN HERKESİN PARMAĞI VAR'

DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ise "Bugün büyük bir hukuksuzluk yaşandı. Üç polis beraat etti. Baştan sona kadar bu dava hukuksuz bir şekilde saklanarak ilerlendi. Tahir Elçi, Kürt, barış avukatıydı. Ömrünü barış ve çözüm için harcadı. Tahir Elçi’nin katledilmesi ne ilkti ne de son oldu. Tahir Elçi’nin davasını cezasız bitirmek istiyorlar. Ama biz faillerini biliyoruz. Tahir Elçi’nin ölüm nedeni neydi? Televizyonda bir konuşma yaptı. Ülkedeki Kürt sorunun çözümü için konuştu. Devlet tarafından hedef gösterildi. O yüzden Elçi’ni katili sadece bu 3 polis değildi. Tahir Elçi’nin ölümünde onu hedef gösteren herkesin parmağı vardı. Türkiye’de Kürt sorunu var ve bu da muhatapları ile çözülebilinir. Bu sorun hedef göstermelerle çözülmez. Bu hedef göstermelerle düşüncesini ifade eden çok kişi katledildi. Bedeli ne kadar ağır olursa olsun Kürt halkı geri adım atmadı, bundan sonra da geri adım atmaz. O yüzden bu meseleyi kimsenin konuşmasına da izin vermiyorlar. Kimse bu düşüncenin önünü kesemez. Herkes bu sorunun çözülmesini istiyor. Tahir Elçi o yüzden katledildi. Biz Tahir Elçi’nin katillerinin saklanmasına izin vermeyeceğiz. Her alanda bu konuda mücadelemizi yürüteceğiz” dedi. (ARTI GERÇEK)

Öne Çıkanlar