DEM Parti'nin Van aday adayları canlı yayında çözüm önerilerini anlattı
Şenol BALI
VAN - DEM Parti, 13-14 Ocak'ta birçok merkezde yapılacak ön seçimle belediye başkan adaylarını belirleyecek.100 bin parti delegesinin oy kullanacağı ön seçimler öncesi Van, Mardin ve Diyarbakır'da Büyükşehir Belediyeleri Eşbaşkanlığı için başvuruda bulunan aday adaylarını halka ve delegelere tanıtmak isteyen DEM Parti, 'Aday adaylarımız konuşuyor' programıyla dün akşam Van adaylarını tanıttı.
12 ADAY TANITILDI
Van'da bir otelde gazeteci Serdar Altan’ın moderatörlüğünde yapılan canlı yayın DEM Partisi’nin sosyal medya hesapları ve YouTube kanalı üzerinden canlı yayınlandı. Üçü kadın toplam 12 aday adayı alfabetik sırayla kürsüye çıktı. Aday adayları, hem ülke gündemine ilişkin konuştu hem de kentin sorunlarını ilişkin çözüm önerilerini anlattı. Kadın aday adaylara 7 dakika, erkek aday adaylara 5 dakika ayrıldı.
KAYYIMLAR, AÇLIK GREVLERİ, TECRİT
Ayrılan süre, konuşmacıların çoğuna yetmedi. Aday adaylarından İsmail Kaya programa yarım saat kala haberdar edildiğini ve hazırlık yapamadığını belirterek konuşmasını erken bitirdi. Aday adaylarından çoğu konuşmasının tamamını veya belli bir kısmını Kürtçe yaptı. Kayyum atamaları, cezaevlerinde süren açlık grevleri ve tecrit gibi konular tüm aday adayların üzerinde durduğu konular oldu.
İŞSİZLİK, GÖÇ, ULAŞIM SORUNU
Trafik, ulaşım, işsizlik, göç, çevre yolu, sınır kapıları, belediyelerde yaşanan ihraçlar, belediye borçları, tarım ve hayvancılıktaki sorunlar da üzerinde durulan konular oldu. Bazı adaylar projelerinden söz ederken bazıları sadece siyasi gündeme ilişkin konuşma yapmayı tercih etti.
ABDULLAH KILIÇ: TALANIN HESABINI SORACAĞIZ
2019'da görevden alınan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları Mustafa Avcı ve Bedia Özgökçe'nin danışmanı Abdullah Kılıç ilk konuşmayı yaptı. Konuşmasına Kürtçe başlayan Kılıç,kendini tanıttıktan sonra ön seçime değindi ve demokrasinin yerelden gelişmesi noktasında anlamlı bulduğunu söyledi. Kayyım politikalarına dikkat çeken Kılıç, kolektif bir yaklaşımla kentleri yöneteceklerini ve talanın hesabını soracaklarını söyledi.
ZEYDAN: BELEDİYELERİ KAYYIMLARDAN KURTARMAK İSTİYORUZ
Eski HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, Kürtçe yaptığı konuşmasında siyasi geçmişinden söz etti. Zeydan, “Ağır bir süreçten geçiyoruz. Sayın Öcalan üzerinde ağır bir tecrit var. Bunu kınıyoruz. Toplumumuzun ihtiyacı toplumsal barışın sağlanması. Bu da sayın Öcalan’ın çağrısına bağlı. Cezaevlerindeki açlık grevi 45'inci günüde. Umarım iktidar bu çağrıyı duyar ve bu arkadaşların talepleri görmezden gelmez. Halkımızın desteğiyle bütün belediyeleri kayyımdan kurtarmak istiyoruz. Van’ın sorunları çözülmedi. Halkın taşınmazları dahi yandaşlara peşkeş çekildi. Kentin sorunlarına hakimiz. Çözümüne yönelik katılımcı bir anlayışla çalışarak halkımıza hak ettiği hizmeti halkımızla beraber sunacağız" dedi.
MİNAZ: HESABINI SORMAYA GELİYORUZ
Mazbatası verilmeyen Tuşba Belediyesi Eşbaşkanı Ayşe Minaz, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ve cezaevlerindeki açlık grevlerine dikkat çekti. Paris Katliamı'nda öldürülen kadın siyasetçileri anan Minaz, kentin sorunlarına ilişkin şunları söyledi:
"Eril sistemler biz Kürt kadını hedef aldılar hep. Van, 90’lı yıllardan beri göç alan bir kent. Direnen ve politik bir kent. Sistemin dayatmasıyla kentsel bir hizmet yok. Kanalizasyon, imar, su ve ulaşım gibi hizmetler tamamlanmamış. Temel yerel hizmetlere erişmiş değiliz. Çok ince bir asimilasyon uygulanıyor. Derin bir yoksulluk var. İşsizlik ve kentleşme sorunu var. İçe doğru büyüyen bir kent. Dışa açılmadı. Emekçilerin iş hakkı feshedildi. Bunun hesabını sormaya geliyoruz. Kent kimliğinin oluşması lazım."
DOĞAR: KENTİN KAYNAKLARI PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR
Eski Van Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Abdurrahman Doğar, kendini tanıttıktan sonra konuşmasının büyük bölümünü siyasi gündeme ayırdı. Doğar, "Biz zaten kazanacağız. Kentin iradesine kayyım atamak isteyenlerin hevesini kursağında bırakmak için daha güçlü kazanmamız lazım. Kentin kaynakları peşkeş çekiliyor. Kentin emekçileri işinden ediliyor yerine Kayseri’den personel getiriliyor. Bu, kentin kaderi değil. Yüz yıldır büyüyen bu kent son iki yıldır göç veriyor. Her gün inşaattan düşen işçilerin cenazelerle karşı karşıya geliyoruz. Buna son vermenin yolu seçimi zaferle taçlandırmamız. Doğru kullanılırsa belediye kaynakları herkese yeter" dedi.
ACAR: BELEDİYEMİZ ADALETSİZLİKLERİ ÖNLEYECEK
Eski belediye bürokratı ve iş insanı Hamit Acar ise "11 yıldır çevre yolu bitmedi. Halkın mülkünü aldılar. İmar felaket bir durumda. Partimiz öncülüğündeki belediyemiz adaletsizlikleri önleyecek. Trafik yine öyle. Alternatif yolların düşünülmesi lazım. Bir denizimiz var maalesef elden gitti, kirleniyor. Gölün civarındaki ilçelere seferler yaparak trafik rahatlatılabilir. Yine üniversiteden Edremit ilçesine kadar raylı sistem projesi mevcut" diye konuştu.
SÖNMEZ: CİDDİ BİR İMAR VE ULAŞIM PROBLEMİ VAR
Avukat Hülya Çelik Sönmez de hem siyasi gündeme hem kentin sorunlarına değindi. Sönmez, "İmralı’da yıllardır devam eden bir tecrit uygulaması var. Açlık grevleri başlatıldı. Öte yandan belediyenin içi boşaltılmış. Belediyelerin 2035 yılına kadar borçlandırıldığını duyuyoruz. Tespitlerle başlayacağız. Ciddi bir imar ve ulaşım problemi var. Yoksulluk sorunu da var. Kayyım sürecinde bunlara ilişkin bir çözüm gayesi geliştirilmedi. Köylerden sonra işsizlikle şimdi kentlerimiz boşaltılıyor" dedi.
KAYA HAZIRLIKSIZ OLDUĞU İÇİN KONUŞMA YAPMADI
Adaylardan İsmail Kaya ise kendini tanıttıktan sonra programdan yarım saat önce haberdar edildiğini söyledi ve hazırlıksız olduğu için konuşma yapamayacağını dile getirdi.
AVCI: HALKIN HİZMETİNDE OLACAĞIZ
2019'da görevden alınan ve yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Mustafa Avcı konuşmasını Kürtçe yaptı. 4 ay 10 günlük belediyecilik deneyimini anlatan Avcı, "Telaşları neydi? Daha sandıklar bırakılmadan 'başarırsanız da kayyım atayacağız' denildi. Belediyeler elimizden alınsa da belediyesiz hizmet yapmamız lazım. Halkımızı muhtaç olma durumundan kurtarmamız lazım. Halk topraktan kopmuş. Projelerimiz var. Belediyesiz ne yapılır diye beş yıldır çalıştık. Sokak sokak nerde ne var, temel sorunlar ne ve nasıl çözülür bunları biliyoruz. Bir daha görev verilirse halkın hizmetinde olacağız" diye konuştu.
ŞEDAL: KAYYIMLAR KÜRT HALKININ DÜŞMANIDIR
Sosyolog Neslihan Şedal da konuşmasını Kürtçe yaptı. Cezaevlerindeki açlık grevine ve adalet nöbetine değinen Şedal, "Kayyımlar önce dilimizi hedef aldı. Ekonomik olarak nerde ilerleme kat ettiysek önce o alana kayyım atandı. Kültürel olarak nerde gelişmişlik varsa oraya da kayyım atandı. Kürt halkının tüm kazanımlarına ve değerlerine el uzatıldı. Kayyım sadece vali veya kaymakam değil. Sadece bir memur değil. Kadınların, gençlerin ve Kürt halkının düşmanıdır" dedi.
EBİRİ: İŞİZLİK VE GÖÇ SORUNUNA ÖNLEM ALINMALI
Vergi müfettişi Reşat Ebiri, işsizlik ve göç sorununa vurgu yaptı. Ebiri, "Milli gelirde sonuncuyuz. Göç veriyoruz. 29 bin kişi göç etmiş. Bu demografik bir sorun. Acilen önlem alınması lazım. İşsizlik kolay birkaç yöntemle kısmen aşılabilir. Sınır kapıları transit geçişlere açılabilir. Havaalanının uluslararası bir hal alması, çevre yolu gibi küçük dokunuşlar etkili olabilir. Trafik konusu da ciddi bir keşmekeş. Şehir iki caddeye sıkışmış durumda. Master planları yapılabilir" diye konuştu.
BOZKURT: EŞİT TEMSİL İÇİN EŞ BAŞKANLIK ÖNEMLİ
İş insanı Şemsettin Bozkurt, Kürtçe başladığı konuşmasında hayat hikayesini özetledi. Bozkurt, "Cumhurbaşkanıyla, milletvekilleri ile bürokrasiyle nasıl iletişim kuracağımı, kent için nasıl projeler geliştireceğimi çok iyi biliyorum. HDP seçmeninin taleplerini çok iyi formüle ettiğimi, 30 yıl önceki talepleri ile şimdiki talepleri arasında büyük fark olduğunu düşünüyorum. Eş başkanlık sistemini çok önemsiyorum. Ataerkil bir toplumdan geldim ve annem büyüttü beni. Anne sevgisi bende çok büyüktür. Eşit temsiliyet için eş başkanlık sistemi çok önemli" dedi.
ATAŞ: SORUNLARI PARTİ PARADİGMASIYLA ÇÖZECEĞİZ
Son konuşmayı Eski BDP Van İl Başkanı Yakup Ataş yaptı. Ataş, Kürtçe yaptığı konuşmada tecrit ve açlık grevlerine değindi. Ataş, "Biz Kürtlerin sorunu sadece ekonomi, ekoloji veya toplumsal değil. Tali sorunlar da karşımıza çıkarılıyor, kayyım atamaları gibi. İki dönemdir adaletsiz bir şekilde halkın iradesine kayyım atanıyor. Ben kent bireyi olarak nasıl çözüleceğini biliyorum. Parti paradigmasına göre bu sorunları çözeceğiz. 31 Mart’ta arkadaşlarımız yeniden başaracak ve bu kayyım politikalarını bir kez daha ortadan kaldıracağız" diye konuştu.
