Diyarbakır'daki STK temsilcileri Öcalan'ın mesajını değerlendirdi: Çözüm kapısı aralanabilir

Ensar ÖZDEMİR

DİYARBAKIR - Çözüm süreci yeniden başlayacak mı tartışmaları sürerken DEM Parti Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, amcası PKK Lideri Abdullah Öcalan ile dün (23 Ekim) İmralı'da görüştüğünü açıkladı. 43 ay sonra PKK Lideri Öcalan ile yapılan görüşme, 'tecrid kaldırılacak mı?, 'Kürt sorunun çözümü için adım atılacak mı sorularını beraberinde getirdi. Ömer Öcalan, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın "Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim" mesajını kamuoyuna iletti.

Diyarbakır'daki sivil toplum kuruluşu temsilcileri 43 ay sonra yapılan görüşmeyi ve PKK Lideri Öcalan'ın mesajını Artı Gerçek'e değerlendirdi.

'KÜRT SORUNUNUN DEMOKRATİK BARIŞÇIL YÖNTEMLERLE ÇÖZÜMÜ TEKRAR GÜNDEME GELEBİLİR'

Diyarbakır Barosu Başkanı Abdulkadir Güleç, "İmkan verilmesi halinde Kürt meselesini şiddet sarmalından çıkarıp, hukuksal ve siyasal zemine oturtabileceğini ve buna gücünün yeteceğini belirtiyor. Tabii bu açıklama oldukça önemli. Yani aslında şunu söylemek istiyor: Daha önce de görüşmeler oldu ve sekteye uğradı 2015 yılında. Yeniden böyle bir geç başlayabilir mi, neden olmasın. İlk girişim olumlu sonuçlanmadı ama Sayın Öcalan’ın bu çağrısından sonra bence koşullar da uluslararası dinamikler de bölge dinamikleri de müsait. Bir çözüm kapısı aralanabilir. Kürt sorununun demokratik, barışçıl yöntemlerle çözümü tekrar gündeme gelebilir. Ben bu açıklamayı olumlu buluyorum. Bir tek damla kanın dökülmemesi için yürütülen her çaba çok anlamlıdır, değerlidir. Bu açıklama da böyle bir yola gidilmesi için bir çağrı olarak görüyorum. Bu açıdan açıklamayı desteklenmesi gereken bir açıklama olarak görüyorum.Bu sorun çok can yaktı, kangren haline geldi. Binlerce, onbinlerce insan zarar gördü. Bizler avukatız ve bizler için en önemli şey insanların yaşam hakkıdır. Bu nedenle de yaşam hakkına yönelik tüm saldırıları da kınıyoruz. Kınamaya da devam edeceğiz" dedi.

'KÜRT MESELESİNDE ÇÖZÜMSÜZLÜK HERKESE KAYBETTİRİR'

Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkanı Mesut Azizoğlu da "Bu başlayan süreçte doğru adımlar atılırsa, olumludur. Kürt meselesindeki çözümsüzlük herkes için kaybediş demek. Sürecin çözüme evrilmesi açısından olumlu bir şeydir bu. Bu kadar süreden sonra böyle bir adımın neden atıldığı ile ilgili insan biraz düşündüğü zaman bu çözümsüzlüğün Türkiye tarafına getirdiği kayıpların daha görünür hale gelmesi böyle bir süreci başlattı. Bu başlayan süreçte doğru adımlar atılırsa, olumludur" diye konuştu.

'ŞEFFAF VE TOPLUMU İKNA EDECEK BİR ŞEKİLDE YOL ALINMALI'

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya ise "Kürt sorununda şiddet sonuçtur, bunu görmek lazım. Bunu bitirecek hemen hemen tek güç de Abdullah Öcalan’dır ve kendisi de bunu ifade ediyor. Artık bu topraklarda şiddetin demokratik taleplerin aracı olmasından çıkması gerekiyor. Bunun için de en önemli aktör Öcalan’dır. Şeffaf, toplumu ikna edecek şekilde yol alınması gerekiyor. Evet şiddet sonlanmalı ama şiddet sonlanırken ‘Kürt sorunu bitti’ anlamı taşımaz. Kürt sorununu yaratan nedenlerin de doğru bir yol haritasıyla çözülmesi gerekiyor. Bahçeli, Özel ve Öcalan'ın açıklamalarının ardından bugün bu sürecin yeniden doğru bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Bu sadece Türkiye’nin kendi iç sorunu değil, artık Orta Doğu sorununa dönüştü. Bu dediğimiz açılımlar Türkiye’yi Orta Doğu'da da güvenli ve güçlü ülke konumuna getirir" dedi.