Erdoğan: Bizim polisimiz insaflı be

'Umarım yakında Paris sokaklarında zulüm 1789'da başladı yazısını görmeyiz.'

Erdoğan: Bizim polisimiz insaflı be

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Üsküdar'da toplu açılış töreninde açıklamalarda bulundu. Danıştay'a başörtüsü başvurusuyla ilgili sert ifadeler kullanan Erdoğan, "Bir savcı çıkmış. Ya sen kimsin ya? Sen savcı olabilirsin ama her şey yasalarla bir yere oturmuşken, sana ne oluyor da aykırı bir şekilde bu uygulamanın iptalini isteyebiliyorsun? Neyse ki Danıştay'ın ilgili dairesi bu girişimi boşa çıkardı. Bu tartışmayı yeniden açmanın kime ne faydası var?" dedi.

Fransa'daki 'Sarı Yelekliler' eylemiyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Fransa'daki olayları endişeyle takip ediyoruz. Göstericilere uygulanan orantısız şiddete karşıyız. Bizim polisimizle alay edenler, bizim polisimizin zulm ettiğini söyleyenler bakın şimdi polisleri ne yapıyorlar? Bizim polislerimiz insaflı be. Umarım yakında Paris sokaklarında zulüm 1789'da başladı yazısını görmeyiz" diye konuştu.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

"Adını tam kesinleştirmedik ama Çamlıca Cami, yine tamamlanmakta olan meydan ve sahil düzenlemeleri bunlardan sadece bir kaçı. Üsküdar Metro hattının açılışını gerçekleştirmiştik. Daha devamı var. Çünkü bizde laf yok, icraat var. İnsansız hava araçları yaptığımız gibi insansız metroyu da gerçekleştirdik. Çeyrek asırdan fazladır, Üsküdar'da oturan kardeşiniz olarak bu ilçenin gönlümdeki yerinin ayrı olması da tabidir. Bu sebeple Üsküdar’da her gelişmeyi çok daha yakından takip ediyorum. Resmi olarak 15 milyonu aşkın, muhtemelen çok daha fazla nufusüyla en büyük ilimiz olan İstanbul, diğer tanımıyla Türkiye’nin bir özetidir. İstanbul’da demografik olarak Türkiye’nin her şehrinin temsilcisini bulabilirsiniz.

Belediye hizmet binamız 800 araçlık otoparkı ve pek çok özelliği ile İstanbul’a yakışan bir eser oldu. 15-20 yıl önce neydi buraların hali, şimdi nerelerden nerelere geldi, bunun adı AK Parti belediyeciliğidir. Bu CHP belediyeciliğine benzemez. AK Parti belediyeciliğinde hizmet var, temizlik, sanat var. Temizlik dedim de işte Ümraniye, hatırlıyorsunuz dimi o çöplüğün patlamasını, 39 vatandaşımız orada öldü. Şimdi İstanbul bu CHP’ye bunun hesabını bugüne kadar nasıl sorduysa, 31 Mart’ta da sormayacak mı? Bu CHP’nin bizim insanımıza, milletimize yaptığı zulmü babalarımızdan çok dinledik. Gaz yağından tut, sana yağına kadar hepsi nüfus cüzdanında mühürlü.

"NE DEDİLER? KUMARHANE AÇACAKLAR..."

Diyorlar ki bu seçimin acaba dev projeleri ne olacak? Açıkladık; ne dedik? Millet Kıraathaneleri dedik. Ne dediler? Kumarhane açacak dediler; çünkü bunların meşrebi bu. Çünkü bunlar ne yazık ki onlar o kumar kağıtlarıyla, okey masalarındaki tuğlalarla yatıp kalkarlar. Kütüphane nedir? Kıraathane nedir anlamaz. Ey CHP, kıraathane okuma yeridir, okuma evidir. Gelsinler bu kıraathanelerde çayını, kekini ücretsiz yiyerek kitaplarını okuyup derslerini çalışsınlar. Bu milletin bize verdiği görev bir lütuf değil, bu bizim görevimiz, onu yerine getiriyoruz.

Atatürk Havalimanı’nın millet bahçesine çeviriyoruz, kapalı alanları fuar merkezine çeviriyoruz. Biz belediyeciliğin evet okulunu kurduk, bu bizim işimiz. CHP anlamaz bu işten. Onların olduğu yerde bakıyorsunuz kanallar, kanalizasyonlar berbat, bunlar anlamaz. İstanbul’a belediye başkanı olduğumda İstanbul’da otobüsleri hatırlayın. Bindiğin zaman mazot kokardı, neden temizlik yok. O koltuklar hep pislik içinde. Biz geldiğimiz zaman bizim insanımıza bu yakışmaz dedik ve Mercedes otobüsler aldık. Almaya da devam ediyoruz. Ülkemizin en kapsamlı yolculuk merkezlerini İstanbul’a yaptık.

SERT TEPKİ: BİR SAVCI ÇIKMIŞ, SEN KİMSİN YA?

Türkiye'de ordumuz ve emniyetimiz dahil olmak üzere; kamuda ve özel sektörde hanımefendilerin istihdamında başı açık, başı örtülü ayrımını kaldırdık. Öyle mi? Bugün artık ülkemizde tüm kurumlarda hanım kardeşlerimiz kendi tercihlerine göre nasıl istiyorlarsa öyle giyinirler. Senin başın niye açık? Niye kapalı? Böyle bir şeyi sormaya kimsenin hakkı yok.

Ama bir anda bakıyorsunuz, bir savcı çıkmış. Ya sen kimsin ya? Sen savcı olabilirsin ama her şey yasalarla bir yere oturmuşken, anayasada kanunlarda her şey bir yere oturmuşken, sana ne oluyor da aykırı bir şekilde bu uygulamanın iptalini isteyebiliyorsun? Çünkü bunlar eski Türkiye'den kalma ürünler.

Neyse ki Danıştay'ın ilgili dairesi bu girişimi boşa çıkardı. Bu tartışmayı yeniden açmanın kime ne faydası var?

"BELLİ SAATLER DIŞINDA SOKAKTA DOLAŞMAYACAK"

Bizimle derdi olanlara sesleniyorum. Ülke ile ve milletle uğraşmayı bırakın. İşte önümüzde seçimler var, çıkın meydana derdiniz neyse anlatın millete. Bundan böyle seçim kampanyasında artık gürültü ve görüntü kirliliğini de biz kaldırıyoruz. Parti olarak biz bunu uygulamayacağız. Ve belli saatler dışında otobüsler sokakta dolaşmayacak. Otobüsler bağırıp çağırmayacaklar. Bizimkileri söylüyorum tabi. Artık bu işin nasıl yapacağını herkesin görmesi lazım. Televizyonlara çık anlat ne anlatacaksan.

Biz gönüller yapmaya geldik. İnşallah 31 Mart gününe kadar gece gündüz gönüller yapmaya var mıyız. Bu eski Türkiye artıklarına ve atıklarına hadlerini bildirmeye hazır mıyız? 31 Mart’ta herkesi sandık başına bekliyoruz.

SARI YELEKLİLER YORUMU...

Fransa'daki olayları endişeyle takip ediyoruz. Göstericilere uygulanan orantısız şiddete karşıyız. Ülkemizin sokaklarını ve caddelerini ateşe boğmaya kalkanlara sessiz olanlar işte görüyorsunuz şimdi ne durumda. Avrupa'da yaşananları görüyorsunuz değil mi? Bunlar, 15 Temmuz'da bize yapılanlara sessiz kalanlar, şimdi görüyorsunuz ne durumdalar. Birçok Avrupa ülkesinin sokakları karışmış durumda. Bizim polisimizle alay edenler, bizim polisimizin zulm ettiğini söyleyenler bakın şimdi polisleri ne yapıyorlar? Bizim polislerimiz insaflı be. Umarım yakında Paris sokaklarında 'zulüm 1789'da başladı' yazısını görmeyiz. Bağdat Caddesi'ne ne yazmışlardı; zulüm 1453'te başladı. Biz hem göstericilerin yarattığı kaosa hem de onlara uygulanan orantısız şiddete karşıyız. Ama görüyoruz ki Avrupa demokrasi dersinden sınıfta kalmıştır.

İstanbul cumhurbaşkanı üsküdar Tayyip Erdoğan