Erdoğan: Pek çok batılı komşumuz yüksek duvarlar arkasına saklanmayı tercih etti
Erdoğan Japonya'da seçimi değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Japonya'daki konuşmasında göçmen sorununa ve ülkelerin yaptığı sınır güvenliğine dikkat çekerek "Ne yazık ki pek çok batılı komşumuz yüksek duvarlar arkasına saklanmayı dikenli tel örgülerin arasında kusur aramayı tercih etti." dedi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan G-20 Zirvesi için gittiği Japonya'da Fahri Doktora Unvanı tevdi edildi. Erdoğan, Japonya'da Mukogawa Üniversitesi'nde gündeme dair konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
Üniversite yönetimini ayrı ayrı kutluyorum. G-20 zirvesi vesilesiyle gerçekleştirdiğim Japonya ziyaretine böylesine anlamlı bir programla başlamak benim içim bir mutluluk kaynağıdır. Ziyaret sırasında yapacağımız temasların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bizler Asya'nın doğu ve barı ucunda yer alan iki ülkeyiz. Aramızdaki kilometrelerce mesafeye rağmen Türkler ile Japonlar arasındaki iletişim takdirle karşılanıyor. Bizler iyi ve kötü günlerimizde hep birbirimizin yanında durmaya hep özen gösterdik.
Ülkemiz 8 yıldır Suriye'de süren iç savaşla mücadele ediyor. Hem coğrafi konumumuz hem de tarihi, kültürel ve beşeri bağlarımız sebebiyle kriz kuşağında yaşanan her hadise ile ilgilenmek mecburiyetinde kalıyoruz. Bölgemizdeki tüm krizlerde özgürlüğün, adaletin ve hakkın yanında yer aldık. 3,6 milyonu aşkın sınırlarımıza dayanan Suriyeli göçmen, Irak ve Afganlarla beraber 4 milyona dayanıyorlar. Birilerine rağmen kapılarımızı ve gönlümüzü mültecilere açtık.
Ne yazık ki pek çok batılı komşumuz yüksek duvarlar arkasına saklanmayı dikenli tel örgülerin arasında kusur aramayı tercih etti. Masum çocukların gözyaşları maalesef birilerini harekete geçirmeye yetmedi.
Birçoğu yavrularıyla beraber günlerce o bombaların altından kaçmak zorunda kaldılar.
Çoğu zaman ucuz iş gücü olarak görülen kadınların emeği sömürülüyor. Kadınlara hak ettikleri imkânlar ne yazık ki verilmiyor. Ayrımcılığın artığı, kadınlara yönelik dışlayıcı politikaların yaygınlık kazandığı, aile kavramının erozyona uğradığı bir dönemde Türkiye olarak son 17 yılda kadın hakları konusunda birçok tarihi reforma imza attık. Siyasi sorumluluk üstlendiğim her yerde kadınlarımızla birlikte yol yürümeye her zaman özen gösterdim. 40 yıllık siyasi hayatımda elde ettiğim tüm başarının gerisinde mutlaka kadınların gayreti, emeği, fedakârlığı bulunuyor. 4,5 yıllık İBB başkanlığı görevimizde sadece siyasi değil tüm sosyal faaliyetlerde de kadınlarımız en başta yer alıyordu. 12 yıllık başbakanlığım döneminde kadınlara ilişkin sorunların çözümü daime önceliklerimin ilk sıralarında yer aldı. Ülkemizin kadınların çalışması, üretmesi, yönetmesi en önemli hedefimiz oldu.
Partimizin kadın kolları 4,5 milyon üyesiyle çok güçlü, organize bir tabana hitap ediyor. Üniversite hocalarımızdan yargı kadrolarına, mimarlıktan bankacılığa kadar kadınlarımız önceye oranla çok yüksek rakamlarla yer alıyor. Kadın istihdam oranı bizim dönemimizde yüzde 30'a yükseldi.
Biz Türkiye olarak etnik kimliğine, inancına bakmadan mazlum ve mağdurlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Vicdanların çölleştiği günümüz dünyasında insanlığın vicdanı olacak, hak, adalet ve özgürlük mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceğiz. Mukogawa Kadın Üniversitesi'nin şahsıma verdiği doktora unvanı bu zorlu mücadelemizde bize güç ve cesaret verecektir. Bu üniversiteyi inceleyeceğim. Bunun yanında toplam 80 kadın üniversitesini şu anda büyükelçime de görevi veriyorum, incelemek suretiyle ülkemde de bunun adımını atacağız.