Erdoğan'dan CHP'ye 1950 hatırlatması: Hazımsızlıkları oraya uzanıyor
Grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, süreç ile ilgili 'olumlu haberler alacağız' ifadesini kullandı. Konuşmasında CHP'yi ve Özgür Özel'i hedef alan Erdoğan, 'CHP’nin hazımsızlığının kökleri 14 Mayıs 1950'ye kadar uzanıyor' vurgusu yaptı.

Artı Gerçek - Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'te partisinin grup toplantısında konuştu.
Pazartesi günü İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile yaptığı görüşmeye değinen Erdoğan, "DEM Parti Meclis Başkanvekili Sayın Pervin Buldan ile Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mithat Sancar'ı Külliyemizde kabul ettik. Kendileriyle oldukça verimli, yapıcı, samimi bir görüşme gerçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde olumlu haberlerin alınacağı bir evreye giriyoruz" dedi.
Konuşmasında CHP'yi ve Özgür Özel'i hedef alan Erdoğan, "CHP’nin hazımsızlığının kökleri 14 Mayıs 1950'ye kadar uzanıyor. CHP ve devamındaki zihniyet milletin iradesine sahip çıkıp Demokrat Parti ve Menderes’i iktidara getirmesini asla kabullenemedi" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Grup toplantımızı Pençe-Kilit Harekat bölgesinde şehit olan 12 kahraman askerimizin derin üzüntüsü içinde gerçekleştiriyoruz.
Daha önce de pek çok kez ifade ettik, terörsüz Türkiye çalışmalarının hiçbir yerinde şehitlerimizin hatırasına gölge düşürecek, onların ruhunu incitecek bir adım yoktur ve olamaz.
'OLUMLU HABERLER ALACAĞIZ'
Pazartesi günü DEM Parti Meclis Başkanvekili Sayın Pervin Buldan ile Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mithat Sancar’ı Külliyemizde kabul ettik. Kendileriyle oldukça verimli, yapıcı, samimi bir görüşme gerçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde olumlu haberlerin alınacağı bir evreye giriyoruz. Bu hayırlı sürecin herhangi bir yol kazası yaşanmadan, karanlık ve kirli mahfiller tarafından sabote edilmesine fırsat vermeden mümkün olan en kısa sürede başarıyla neticelenmesini temenni ediyoruz. Cumhur İttifakı ortağımız MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin dünkü grup toplantısında verdiği güçlü mesajlardan ötürü kendisine bir kez daha kalpten teşekkür ediyorum.
ORMAN YANGINLARI
Son haftalarda hepimizi yaralayan çok sayıda orman yangını meydana geldi. Bin 387’si ormanlık alanda, bin 895’i orman dışı alanlarda olmak üzere bu yıl toplam 3 bin 282 yangın farklı şehirlerimizi etkisi altına aldı. Yangınlara ilk andan itibaren 27 uçak, 105 helikopter, 6 bin kara aracı, 25 bin personel ile müdahale ettik. Hava araçlarımız yaz başından bu yana 19 bin 880 sorti yaptı. 65 bin 300 ton su attı. Bu yangınların 864’ü ise 26 Haziran’dan sonra yaşandı. Yani yıl başından itibaren çıkan yangınların dörtte biri sadece son 13 günde vuku buldu. Yangınların tamamını hamdolsun kontrol altına aldık.
'CHP'NİN HAZIMSIZLIĞI 14 MAYIS 1950’YE KADAR UZANIYOR'
Türk siyaseti tarihinin en tuhaf, en hayret verici, en ibretlik dönemlerinden biri yaşanıyor. Çok partili hayata geçtiğimiz yıldan itibaren siyasette renkli simalar, akıl sınırlarını zorlayan hadiseler hep olagelmiştir. Ama hiçbiri bu dönemdeki zırvalıklarla mukayese edilemez. Bu üzüntü verici tablonun başını da her zaman olduğu gibi CHP çekiyor. Peki mesele ne? Aslında CHP’nin hazımsızlığının kökleri 14 Mayıs 1950'ye kadar uzanıyor. CHP ve devamındaki zihniyet milletin iradesine sahip çıkıp Demokrat Parti ve Menderes’i iktidara getirmesini asla kabullenemedi. Siz bakmayın demokrasi, özgürlük, hak, hukuk laflarını ağızlarından düşürmediklerine. Bunların demokrasiden anladıkları darbeyle, kargaşayla, iç ve dış güçlerin kumpaslarıyla millet iradesini tepeleyip iktidarı gasp etmektir.
'HEPSİNİ SANDIĞA GÖMDÜK'
Biz AK Parti olarak CHP ile 2002 Kasım ayından beri geneliyle yereliyle, halk oylamasıyla tam 18 defa sandıkta kozlarımızı paylaştık. Son yıllarda bu yarışı ittifak çatıları altında da yürüttük. Peki, sonuç ne oldu? Bilaistisna seçimlerin tamamında kendi arkadaşlarının ifadesiyle AK Parti ve Cumhur İttifakı CHP’yi yendi de yendi, yendi de yendi. Hatta geçen Cumhurbaşkanlığı seçiminde altılı masa diyerek güya tüm muhalefeti bir araya getirdiler. Ne oldu? Yine yenildiler. Sadece yüzde 60'la ‘Kesin geliyor’ dedikleri bay Kemal'i değil, yanında, yöresinde kim varsa hepsini birden sandığa gömdük. Güya anketlere göre tarih yazacaklardı. Ama tarih olup gittiler.
'100 YILLIK HALK PARTİSİ OLMUŞ HARAÇ PARTİSİ'
Şimdi bu partinin başında şaibeyle anılan Kasım 2023 kurultayının ardından getirilen bir şahıs var. Oturduğu koltuğu bir türlü dolduramayan bu zat, her fırsatta kürsüye çıkıyor, affedersiniz, meyhane ağzıyla bağırıyor, çağırıyor, höykürüyor, tuhaf el kol hareketleri yapıyor, sonra da dönüp arkasını gidiyor. Milletimiz, CHP Genel Başkanı sıfatıyla mecburen maruz kaldığı bu şahsın sahnedeki garip hallerini çekirdek çitleyip, çay içerek seyrediyor. Gülüyor, eğleniyor, sonra da işine gücüne bakıyor. Bir nevi bedava komedi.
Yargı, Cumhuriyet tarihinin en büyük hırsızlık çetesine gelmiş geçmiş en pervasız, organize suç örgütüne yönelik bir soruşturma açtı. Şikayet edenlerin, şikayet edilenlerin, rüşvet alanların, şehirleri adeta haraca bağlayanların, insanları zor duruma düşürüp soyanların hepsi CHP'li. İstanbul'dan başlayan bu hırsızlık, haraç, rüşvet düzeni dalga dalga pek çok ile, ilçeye uzandı. Yani ahtapotun farklı il ve ilçelerdeki kolları birer birer deşifre olmaya başladı. Diğer şehirlerde de manzara aynı.
'ŞİKAYET EDENLERİN CÜMLESİ CHP'Lİ'
Orada da şikayet edenlerin ve edilenlerin cemi cümlesi CHP'li. Gazetelere ve televizyonlara yansıyanları sizler de görmüşsünüzdür. Bakın burada sadece bir örneği sizlerle paylaşacağım. TOKİ ile yarışacak vizyon projemiz dedikleri İzmir'deki kooperatif skandalında failler de mağdurlar da feryatlarını CHP Genel Merkezi'ne duyuramadıkları için gidip haklarını mahkemelerde arayanlar da CHP'lilerden oluşuyor. İşin daha vahim tarafı skandal, henüz inşaat aşamasındayken dikkatinizi çekerim, demirden çaldıkları için patlak veriyor. Şurası da son derece önemli. Söz konusu kooperatif CHP yönetiminin bu modeli Türkiye'nin her iline yayacağız diyerek örnek gösterdikleri bir proje. Hani derler ya 'Güler misin, ağlar mısın?' Bunlarınki tam o hesap. 100 yıllık Halk Partisi olmuş haraç partisi.
'ÖZGÜR EFENDİ, DAHA ÇOK ŞOK OLURSUN, MAHCUP OLURSUN'
Neticede yüzlerce mağdur son çare olarak gidiyor, yargıya başvuruyor. Yargının tek yaptığı önüne gelen bu şikayetlerin gereğini yerine getirmekten ibaret. Yani ortada siyasi değil, tamamen hukuki bir süreç var. Bu sürecin hiçbir tarafında hamdolsun biz yokuz. Gözaltılar olunca hemen 'Siyasi operasyon' dediler. Rüşvet görüntüleri ortaya çıkınca yerlerine kös kös oturdular. Şimdi CHP Genel Başkanı çıkmış, 'Şok oldum' diyor. İyi ki şok oldun. Sen bu kafayla gidersen Özgür efendi, daha çok şok olursun, mahcup olursun, en sonunda rezil rüsva olursun.
'CHP ZİHNİYETİNİN EN SON KURBANI BAKLAVA OLMUŞTUR'
Manavgat rezaletinin bir başka yanı şudur. Bunlar ellerini attıkları her şey gibi ülkemizin en meşhur markalarından olan baklavayı da kirletmişlerdir. CHP zihniyetinin en son kurbanı baklava olmuştur. Şu gerçeği CHP’nin kabullenmesinde fayda olduğuna inanıyorum. CHP yönetimi hırsıza, yolsuza, sahtekara sırf kendi partilerinden diye hoşgörülü davranabilir, fakat devletin hiçbir kurumu böyle yapmaz, yapamaz." (HABER MERKEZİ)