‘Erdoğan’ı tamirciye göndermeli’
Artı TV’de Ahmet Nesin'in sunduğu 'Ustura'ya konuk olan Alman gazeteci Günther Walraff: Politikacılarımızı faşizmle suçlayan Erdoğan’ı Hitler’le karşılaştıramıyorum.
ARTI GERÇEK – Ahmet Nesin’in sunduğu Artı TV’de her hafta sonu yayınlanan "Ustura" programının bu haftaki konuğu Alman gazeteci Günther Walraff’dı. Alman gazetecinin adını taşıyan "Günther Walraff Eleştirel Gazetecilik ve Gazeteciliğin Eleştirisi" ödülü bu yıl Ahmet Şık’a verilmişti.
Ahmet Nesin’in sorularını yanıtlayan Walraff Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın politikası ve cezaevindeki gazetecilerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Alman gazeteci Erdoğan’ın ilk yıllarında arkadaşlarının Erdoğan’ı reformcu olarak gördüklerini hatırlattı. Arkadaşlarının "Kürt sorununu çözüyor, ekonomik ilerlemeler var, sosyal programlar var" savıyla hareket ettiklerini dile getiren Walraff, "Bu gün artık çok eleştirel olan arkadaşlarımla tartışmalarımız, münakaşalarımız oldu. Erdoğan’ın bugün yapmaya çalıştığı tüm ülkeye zarar veriyor ve Avrupa açısından da bir facia. Ülke kendini izole ediyor, yeni bir Osmanlı İmparatorluğu kurulması hedefleniyor. Ancak zamanın ruhuna uygun değil" diyor.
Günther Walraff’a, Almanya-Türkiye krizi yaşanırken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Alman politikacılarını faşizmle suçlaması hatırlatıldı. Alman gazeteci şöyle dedi:
"İnsan, bizim politikacılarımızı faşizmle suçlayan Erdoğan’ı Hitler’le karşılaştıramıyor. Bu olabilecek, yaşanabilecek en kötü haksızlıkların sıradanlaştırılması anlamına geliyor. Demokrat bir ülkeyi faşizmle suçlayan birinin aklı yerinde değildir çünkü. Bir tamirciye göndermek gerekir! Ama bu noktada şu benzetmeyi yapabiliriz: Nazi Almanyası’nın başlangıcı da böyle yavaş yavaş fark ettirmeden olmuştu. Olimpiyatlarda bile dışarıdan gelenler ‘ah, Almanlar çok barışçıl’ diyorlardı. Türkiyeli ortalama bir insanın öç alma ihtiyacı yok. Sokaktaki insan hapse atılan meslektaşlarımızın yaşadıklarından haberi yok. Bu kitlesel bir hareket değil çünkü."
"AHMET ŞIK’I TUZAĞA DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Alman gazeteci Türkiye’de tutuklu gazetecilerin durumuna da değindi.
Walraff "Ahmet Şık hakkında iddianame hazırlayan savcının şu anda kendi kellesi gidiyor ve Gülen Hareketi üyesi olma suçlamasıyla müebbet hapis almak üzere. Ve şimdi kendi kellesini kurtarmak için Ahmet Şık’ı tuzağa düşürmeye çalışıyorlar. Tüm bunlar büyük bir paradoks" dedi.
"Günther Walraff Eleştirel Gazetecilik ve Gazeteciliğin Eleştirisi’’ adıyla verilen gazetecilik ödülü bu yıl tutuklu gazeteci Ahmet Şık’a verildi.
Programda bunu hatırlatan Alman gazeteci Walraff, "Jüriye bu ruhu taşıyan ve araştırmacı çalışmalar yapan mükemmel meslektaşımız Ahmet Şık’ı önerdim. İlk kez Erdoğan ve Gülen Hareketi yan yana hareket ederken cezaevine girmişti ve uzun süre kalmıştı. Şimdi yine hapiste. Bu yüzden jürinin ödülü kendisine vermesini sağladım ve Türkiye’ye gittim. Cezaevine ziyaretine gitmeme izin verilmediği için ödülü eşine teslim ettim. Türkiye’de olmayı Cumhuriyet gazetesindeki arkadaşları ziyaret ve tanışma fırsatı olarak değerlendirdim. Yine hakkında davalar sürmekte olan insan hakları savunucusu avukat Eren Keskin’le görüştüm. Her an, herhangi bir iddiayla uzun süre hapse atılabileceğini bilmesine rağmen korkusuzca mücadelesine devam eden harika insanlarla tanıştığımı ifade etmeliyim. Bunun büyük hayranlık uyandırdığını da söylemeliyim. Onlardan çok şeyler öğrenebiliriz. Biz burada her türlü olanakla donatılmış şımartıcı bir ortamda yaşamamıza rağmen bedavadan korkulara kapılıyoruz.
ERDOĞAN DENİZ YÜCEL’İ ÜNLÜ YAPTI
Türkiye’de tutuklu bulunan bir diğer gazeteci Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel. Günther Walraff, Yücel ile ilgili, şunları söyledi: "Ben de onu (Deniz Yücel) sadece bir kaç köşe yazısından biliyordum. Ama sonra birden Yücel’in ne kadar güzel yazılar yazdığını, ne kadar parlak bir zekası olduğunu kitabının satırlarında okuyorum. Erdoğan sağ olsun, onu ünlü yaptı. Tabi ki bu kadar kötü cezaevi şartları meşhur olmak için hayli sert bir başlangıç. Erdoğan biraz akıllı olsaydı Yücel’i hemen serbest bırakır ve ‘bu benim aptal savcılarım ve diğer yetkililerin bir hatasıydı’’ der, özür dilerdi."
AKHANLI MEŞHUR EDİLİYOR
"Ustura" programında Türkiye’nin isteğiyle hakkında İnterpol aracılığıyla yakalama kararı çıkarılan ve İspanya’da gözaltına alınan Alman vatandaşı yazar Doğan Akhanlı’nın durumu da konuşuldu. Akhanlı, Almanya’nın devreye girmesiyle cezaevine girmesi engellenmiş ancak 30 gün boyunca Madrid dışına çıkmasına izin verilmemişti.
Alman gazeteci Walraff, "Akhanlı’nın daha önce hiç tanınmayan kitapları cidden meşhur ediliyor. Yani, Erdoğan başka şair ve şimdiye kadar kıymeti bilinmemiş başka gazetecileri de fazla uzun sürmemesi şartıyla hapse at ki onları da meşhur edesin. Bu sayede onlar da hakkettikleri değeri kazansınlar. Ama herif bunu anlayamayacak kadar aptal" ifadelerini kullandı.