Esenyurt’ta kayyım protestosu: 'Sorunu daha da derinleştiriyor'
Müzeyyen YÜCE
İSTANBUL - İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, Esenyurt Belediyesi’nin ardından Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine de kayyım atanmasını protesto etmek için bugün Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’nda ‘halk buluşması’ düzenledi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in görevden alınması ve yerine kayyım atanması sonrası başlattığı ‘Demokrasi Nöbeti’ 18’inci gününde de sürerken, “Kayyım rejimi halk iradesine darbedir” sloganıyla saat 16:00’da yapılacak ‘halk buluşması’ öncesinde de meydan çevresinde geniş önlemler alındı.
Alanda ilk olarak CHP, devam eden ‘demokrasi nöbeti’ kapsamında açıklama yaptı. Bugünkü nöbete partinin TBMM Grup Sözcüsü, Ankara Milletvekili Murat Emir başta olmak üzere milletvekilleri Elvan Işık Gezmiş ve İsmet Güneşhan katıldı.
‘DEM PARTİLİ SİYASETÇİLER MEYDANA KOL KOLA BİRLİKTE GELDİ’
Buluşmanın yapıldığı meydana DEM Parti Milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Kezban Konukçu ve yerine kayyım atanan Batman Belediye Eşbaşkanı Gülistan Sönük kol kola birlikte geldi. Kayyımlara ilişkin halk buluşmasına DEM Parti ile CHP’lilerin yanı sıra SOL Parti, EMEK Partisi, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve çok sayıda sivil toplum örgütü katıldı.
‘DARBE UYGULAMALARINDAN VAZGEÇİLMELİ’
Halk buluşmasındaki ortak açıklamada, şu çağrı yapıldı:
“Kayyım rejimi demokrasi ve hukukun askıya alınması demektir.
Kayyım rejimi halka değil ihalecilere, rantçılara hizmet demektir.
Kayyım rejimi iktidarın yolsuzluk düzeninin devamı demektir.
Kayyım rejimi kamu hizmeti değil, sadaka düzeni demektir.
Kayyım rejimi kadınların, gençlerin ve toplumun ezilen kesimlerinin haklarına sahip çıkan değil, her adımda onları kısıtlayan yerel yönetimler demektir.
Milletvekilleri türlü hukuksuzluklarla hapse atılırken, belediyelere siyasi operasyonlarla kayyım atanırken seçme seçilme hakkından söz edilemez.”
Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri olarak iktidarın dayattığı kayyım rejimini kabul etmedikleri ifadelerine yer verilen açıklamada şöyle denildi:
“Haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız. Hukuksuz operasyonlara son verilmeli, seçilmiş belediye başkanları derhal görevlerine iade edilmelidir. Kayyım politikaları terk edilmeli, darbe uygulamalarından vazgeçilmeli ve halkın iradesi tanınmalıdır. Bir kez daha ilan ediyoruz. Demokrasiye, emeğe, barışa darbe anlamına gelen kayyımlara karşı hep birlikte verdiğimiz mücadeleden geri adım atmayacağız.”
DEM PARTİLİLERİN YÜRÜYÜŞÜNE MÜDAHALE
Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin düzenlediği halk buluşmasının ardından kitle sloganlarla DEM Parti İlçe binasına yürümek istedi. Aralarında Meral Danış Beştaş, Kezban Konukçu ve Gülistan Sönük’ün de yer aldığı kitlenin yürüyüşünü engelleyen polis, grubu abluka altına aldı, yürüyüşün toplu şekilde ve sloganlar eşliğinde yapılmasına izin vermedi. Kitle, milletvekillerinin araya girmesiyle çevik kuvvet ekipleri eşliğinde parti binasına kadar yürüdü. Bu esnada parti binasına girmek isteyen HDP eski milletvekili Musa Piroğlu polis tarafından engellendi. Kısa süren gerginliğin ardından Piroğlu’nun geçişine izin verildi.
‘KAYYIM DARBEDİR, DARBEYE BOYUN EĞMEYECEĞİZ’
Esenyurt Meydanı’ndan parti binasına polis ablukası altında yürümek zorunda kalmalarına tepki gösteren Meral Danış Beştaş, “Bu kadar polisle Esenyurt’a el koydunuz değil mi? Kayyım böyle bir şey işte. AKP- MHP böyle mi koruyacak burayı. 1 milyon insanı nasıl tutacaksınız. 1 buçuk milyon kişi yaşıyor burada; göndermişler 200 tane polis kayyım protestosunu engelliyor. Her yerde protestolar olacak, engellemeyeceksiniz. Bu darbedir ve darbeye boyun eğleyeceğiz” dedi.
‘KAYYIMLAR KÜRT SORUNUNU DERİNLEŞTİRİYOR’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, TBMM’de DEM Partili yöneticilerle el sıkışmasıyla başlayan, yeni bir çözüm süreci tartışmalarıyla devam eden ve kayyım atamalarına uzanan sürece ilişkin görüşlerini paylaşan Esenyurt halkı, belediyelere kayyım atanmasının Kürt sorununu daha da derinleştirdiği görüşünde. İktidarın kayyımları siyasi bir kültür haline getirdiğini ve seçim sandıklarını etkisizleştirdiğini belirten Esenyurtlular, bu ortamın halk iradesine bir darbe oluşturmasının yanı sıra anti demokratik bir sürece evrildiğini söylüyor.
‘ADIMLAR OLUMLU ANCAK SOMUT ADIMLAR ATILMALI’
Halk buluşmasında çözüme yönelik adımları olumlu değerlendiren, ancak sürecin yönetimine ilişkin bir yol haritasının bulunmadığı değerlendirmesini paylaşanlar da var. İktidarın bu konuya ilişkin hamlelerinin ikircikli olduğunu, sürecin belirsizliğini vurgulayan Esenyurtlular, “Somut adımları merak ediyoruz. Ortak bir aklın hareketiyle atılacak adımlara ihtiyaç var. Şu an tamamen muğlak bir süreç işletiliyor” diyor.
