Google'deki işini Akşener için bırakan adam konuştu

'Ben bir politikacı değilim. Arkamda getireceğim milyonlarca oy yok. Para da yok.'

Google'deki işini Akşener için bırakan adam konuştu

HABER MERKEZİ- Meral Akşener liderliğinde kurulacak yeni parti için Google'daki işini bırakarak Türkiye'ye dönen Taylan Yıldız, "Meral Abla’nın liyakata önem verdiğini gördüm, geldim" dedi.

Hürriyet'ten İpek Özbey'e konuşan Taylan Yıldız, "Neden Meral Akşener’i tercih ettiniz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Ben bir politikacı değilim. Arkamda getireceğim milyonlarca oy yok. Para da yok. Bugüne kadar siyasette gördüğüm, liderlere biat edildiği ve karşılığında ödüllendirildikleri. Meral Abla bende başka bir şey gördü. Elimi taşın altına koyacağımı, azimli olduğumu... Liyakate kıymet verdiğini gördüm. Ve inanın, bu parti böyle kuruluyor. "

Yıldız, partiye katılması için kimsenin teklifte bulunmadığını 'abla' dediği Meral Akşener'i de kendisinin aradığını belirtti:

"Ben aradım. Meral Abla’nın Türkiye’deki parlamenter demokrasiyi güçlendirmek adına verdiği çabayı izliyordum. Benim de kafamda insanlara nasıl ulaşabiliriz, parlamenter demokrasiyi nasıl anlatabiliriz gibi bir dolu proje vardı. Mesleğimden dolayı insan hedefleme konusunda uzmanım. Bir şekilde Meral Abla’ya ulaştım."

İşte, o söyleşinin bir bölümü:

"- Sizin hikâyeniz nerede başladı?

1980’de, Ankara’da. Annem röntgen teknisyeni, babam doktor. Orta sınıf bir aileden geliyorum. Beni çok özgür büyüttüler. En önemlisi özgüven verdiler.

- Sahiden söylenildiği gibi dâhi misiniz?

Kendimle ilgili böyle konuşamam.

- Erken konuşup, erken okuma-yazma öğrenmişsiniz.

Evet, üç yaşımdayken kendi kendime okuma-yazma öğrendim. İlkokula İzmir’de başladım. Birinci sınıf maceram, öğretmenlerimin "Bizim öğretebileceğimiz bir şey yok" demesiyle sadece bir ay sürdü. Direkt ikinci sınıfa geçtim.

- Sonra?

Lise ikinci sınıftayken master tezi düzeyinde gösterilen Soma Termik Santralı’nda atık küllerin içindeki yanmamış kömürlerin geri kazanımı ve kül dağlarının çevresel etkileri konulu bir proje geliştirdim. Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’ne girdim. Sonra Amerika’ya gittim ve Massachusetts Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde yüksek lisans yaptım. 2003'te tüm dünyadan yılda en fazla iki kişinin kabul edildiği Stanford Üniversitesi'ndeki işletme doktorası pazarlama programına tam burslu olarak girdim.

- O kadar insan arasından neden seçildiğinizi biliyor musunuz?

O zaman ‘yanlışlıkla seçtiler’ diye düşünmüştüm. Çünkü piyango gibi bir şey. (Gülüyor) Ama Stanford’a gittiğimde anladım ki, hem akademik anlamda çok başarılı bir kurum hem de neredeyse profesyonel anlamda sanatçı ya da sporcu çıkarma yönü var. Örneğin ben Stanford’a başvurduğum sırada okul başarılarımın yanı sıra el çeperinden insan tanıyan biyometrik sistem geliştirdim. Neredeyse profesyonel düzeyde müzik yaptım.

- Google’dan ne zaman teklif aldınız?

2007’de, henüz doktora programını bitirmemiştim.

- Şimdi tası tarağı toplayıp Türkiye’ye döndünüz, öyle mi?

Aynen, eşimle beraber geldik. Google’daki görevimi dondurdum. Birkaç aya kadar o da bitecek. Tamamen ayrılmış olacağım. Ve burada Türkiye için çalışacağım.

- Tam göreviniz neydi Google’da? Neyi bırakıp geldiniz?

Google reklam satarak yılda yaklaşık 90 milyar dolar kazanıyor. En büyük reklam veren müşterilerimizin harcamalarının analizi üzerine çalışıyordum. Bu şirketlerin CEO ve CMO mertebesinde yılda 10-15 milyar dolarlık reklam bütçesi yöneten yöneticilerine danışmanlık yaptım.

meral akşener google yeni parti