Hatimoğulları: Selahattin Başkan bir açıklama yapsa bile partimiz kararları paralelinde olur
Artı Gerçek - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Demirtaş'ın seçimlere dair açıklama yapacağı iddiasına ilişkin konuştu.
Medyascope Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtlayan Hatimoğlulları, "Selahattin Demirtaş'ın bir açıklama yapması bekleniyor, siz de bekliyor musunuz?" sorusuna "Seçilmişlerimizin çoğu cezaevindedir. Onların ve görüş ve önerileriyle süreci birlikte inşa ettik. O yüzden yapılacak bir açıklama olup olmayacağını bilmiyorum. Yapılacaksa da bu paralellikte olacağı kanaatindeyim" diye yanıt verdi.
'ONLARIN DA GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİYLE SÜRECİ BİRLİKTE İNŞA ETTİK'
Demirtaş sorusuna Hatimoğlulları'nın yanıtı şu oldu:
“Biz Selahattin Bey’in bir açıklaması olup olmayacağını bilmiyoruz. Selahattin Başkan bir açıklama yapacak olsa bile partimizin almış olduğu kararların paralelinde olacağı kanaatindeyim. Biz stratejimizi belirlerken, biliyorsunuz seçilmişlerimizin çoğu cezaevindedir. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Ankara Büyükşehir Eşbaşkan adaylarımızdan Gültan Kışanak, tutukluluk süresi bittiği halde cezaevinde tutuluyor. Biz elbette bu arkadaşlarımızın da görüş ve önerilerini aldık merkez yürütme kurulu ve parti meclisi olarak. Onların ve görüş ve önerileriyle süreci birlikte inşa ettik. O yüzden yapılacak bir açıklama olup olmadığını bilmiyorum, yapılacaksa da bu paralellikte olacağı kanaatindeyim."
'KAMPANYAMIZA DESTEK VERMESİ BİZİ GÜÇLENDİRİR'
Hatimoğulları, Diyarbakır’daki Newroz kutlamalarıyla birlikte sekiz yılın ardından siyaset sahnesine dönen Leyla Zana hakkında Çakır'ın yönelttiği "Leyla Zana'nın durumu nedir? Parti çizgisinden farklı bir duruşumu var, yoksa DEM Parti ile aynı şeyleri mi söylüyor?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Leyla Zana'nın 8 sene sonra siyasete neden döndüğü sorusu bize çok soruluyor. Sizin sorunuzda da böyle bir ima var. Leyla Zana elbette Kürt halkının yetiştirmiş olduğu çok önemli bir Kürt kadın siyasetçi, çok önemli bir aktör. Bizimle birlikte olması, çalışmalarımıza destek vermesi, kampanyamıza destek vermesi bizleri güçlendiren bir şey. Leyla Zana ile bizim seçimlere dair yaklaşımlarımızda çok önemli bir farklılık olmadığı kanaatindeyim.”
DEM PARTİ İSTANBUL DA SEÇİMİN KADERİNİ BELİRLEYECEK Mİ?
Çakır, DEM Parti'ye saldıran iktidar yanlısı bir takım isimlerin şimdi "Oyunuza sahip çıkın" diyerek özellikle İstanbul'da CHP adayı Ekrem İmamoğlu'na kaybettirmek üzerinden bir çalışma yürüttüğünü söyleyerek Hatimoğulları'na "Bunlarla sizin tabii ki ilişkiniz yok ancak şunu sormak istiyorum, DEM Parti İstanbul'da seçimin kaderini belirleyecek mi?" diye sordu.
Tülay Hatimoğulları, DEM Parti elbette batıda da İstanbul'da da seçimin kaderini belirleyecek bir partidir" diyerek şöyle devam etti:
"Realite sizin halk desteğinizdir. DEM Parti sadece bölgede değil Batı'da da güçlü bir parti. Siz de bahsettiniz, Saray'ın yandaşı kalemler bizle ilgili çok şey yazdılar. Yine yandaş medya DEM Parti'yi DEM Parti temsilcileri olmadan tartışıyor.
'ERDOĞAN İSPAT İSTİYORSA NEWROZ ALANLARINA BAKSIN'
Sahada da Erdoğan tüm mitinglerinde DEM Parti'ye atıfta bulunmadan, laf atmadan bir tane bile seçim konuşması yaptığına ben tanık olmadım. En son Tokat mitinginde "Muhatap alınmak istiyorsa DEM Parti kendini ispatlasın" dedi, biz de buradan kendisine yanıt veriyoruz İspat istiyorsa Newroz alanlarına baksın. Kürdistan'da milyonlarca insan Newroz alanlarına aktı. Bizim en büyük ispatımız halkımızın ta kendisidir. Bizim AKP'ye saray rejimine kendimizi ispatlamak gibi bir derdimiz yok."
ERDOĞAN TOKAT'TA DEM PARTİ'Yİ HEDEF ALMIŞTI
Erdoğan, Tokat'taki seçim konuşmasında DEM Parti'yi de hedef almıştı. Çözüm sürecini kast ederek, DEM Parti'yi suçlayan Erdoğan, şu ifadeleri kullanmıştı:
"Sırf 3-5 belediye fazla almak uğruna DEM'le girdikleri ittifaka kimlerin koçluk ettiğini görüyorsunuz, değil mi? Talimat nereden geliyor, Kandil'den. Uygulama Ankara'da, İstanbul'da, Mersin'de ortaya çıkıyor. Zaten DEM dediğiniz yapı geçmişten beri partiymiş gibi davranan bir örgüt aparatı. Sahne önünde olanların bu partide yetkisi ve sözünün ağırlığı yok. Bu parti Ankara'daki genel merkezinden değil, İstanbul'daki sapkın ideolojik yapılar ile Kandil'deki terör baronları tarafından yönetilmektedir. Bu gerçek ortadayken kendilerini meşru muhatap yapma gayretleri beyhudedir. Parti yönetiminin önce hem ülkeye hem millete hatta hem de kendi tabanına siyasi irade sahibi olduğunu ispatlaması gerekiyor.
Bizler terör meselesini bitirmek için her yol ve yöntemi denerken, bunların çapını da gördük. Örgüt militanları tarafından tokatlanan siyasetçilerle particilik, belediyecilik yapılamaz." (HABER MERKEZİ)
Erdoğan, Tokat'ta İstanbul'a oy istedi
Özgür Özel: Demirtaş'ın İstanbul seçimine yönelik hamle yapmasını beklemiyorum