HDP'li Ertan: Hepimizin canı yanmalı
Çocuk istismarının önlenmesine dönük önergesi görüşülmeyen Ertan, "Vicdanı olan her insan ürpermeli" dedi.
HABER MERKEZİ - HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan’ın hazırladığı çocuk istismarının önlenmesine ilişkin araştırma önergesi, AKP'lilerin TBMM Genel Kurulundan çıkması sonucu toplantı yeter sayısı sağlanamadığı gerekçe gösterilerek görüşülmemiş ve Genel Kurul kapanmıştı.
Genel Kurul kapanmadan önce önerge üzerine söz alan Ertan, önergesinin gerekçesini açıklamış, tepkisini şu sözlerle dile getirmişti:
"Çocuklara yönelik cinsel istismarın önlenmesini istiyoruz, çocukların istismarla anılmamasını istiyoruz. Tecavüzcülerin, istismarcıların değil; çocuklarımızın, geleceğimizin korunmasını istiyoruz. Bu taleplerle tekrar bir önerge verdik. Çünkü bu sefer istismar Adıyaman'dan, Karaman'dan, Batman'dan, Adana'dan, Van'dan sonra, Van'ın Erciş ilçesinde karşımıza çıktı."
Ertan, Genel Kurul'daki konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"VİCDANI OLAN HER İNSAN ÜRPERMELİ"
"Neredeyse her gün istismar vakalarının yaşandığına şahit oluyoruz. Eminim ki vicdanı olan her insan bu haberler karşısında ürperiyordur. Hatta çocuk ve istismar kelimelerinin aynı cümlede yan yana gelmesinden bile çaresiz bir eziklik hissediyoruz hepimiz. Ama biz yasama üyelerinin bu durum karşısında sadece ürpermesi yetmiyor. Bir yerlerde bir çocuğun canı yanıyorsa hepimizin canı yanmalı. Bir yerlerde çığlık atan bir çocuğun çığlığına ses olamıyorsak, susan ya da susturulan çocuğun tüm geleceğinin kararmasına göz yumuyorsak, çaresizlik hisseden ailesinin adalet arayışına yanıt olamıyorsak o zaman neden bu çatı altındayız?"
"AFFEDİN BİZİ ÇOCUKLAR"
"Ben on yıllardır cinsel istismara, ensest suçuna maruz bırakılan, yaşamları karartılan binlerce çocuğumuzdan öncelikle özür dilemek istiyorum. Affedin bizi sevgili çocuklar, bizler sizleri koruyamadık."
"BİR ADIM DAHİ MESAFE ALAMADIK"
"Geçen yıl bir Meclis araştırma komisyonu da kurulmuştu ve o komisyon üç ay çalıştı. 80 civarında somut öneri getirildi ama hâlâ çocuğa yönelik cinsel istismar suçlarında bir adım dahi mesafe alamadık. Üstelik komisyondaki önerilerden tek bir tanesi bile şu an için hayata geçirilmemiş durumda. Eğer her gün ülkenin en ücra kasabasından metropolüne kadar her yerden bir çocuğumuzun tecavüze uğradığını, istismar edildiğini duyuyorsak artık sözün bittiği yerdeyiz."
"EN BÜYÜK NEDEN CEZASIZLIK"
"Çocuğun cinsel istismarı, ensest suçu, tüm bunlar kapı kenarına birikmiş toz değildir kapının altına süpürelim. Yargıçlar "Bir baba bunu yapmaz." ya da "Bir idareci bunu yapmaz." anlayışından alelacele kurtulmak zorundadır. Kanayan bu yaranın en büyük nedeni cezasızlık politikasıdır. Bu bir yönetim anlayışıdır. İktidarda hangi partinin hükümeti olursa olsun erkekliğe bu denli güç verdiği ölçüde bu sorun devam edecektir.
Hangimizin vicdanı bu korkunçluğu kabul eder? Üstelik bu durum sebebiyle aileler şikayetten dahi vazgeçmek durumunda kalıyorlar. Duyulma ihtimali dahi bazen o ailelerin o şehri terk etmesine yetiyor. Milyonlarca acı birikiyor, bunun farkında değil miyiz? Bu ülkenin çocukları hukuk masalı dinlemek zorunda değiller, onlar sadece adalet istiyorlar ve bunu sağlamak da en başta, bu Meclisin görevidir.
Artık istismara "dur" demenin zamanıdır. Biz sustukça her gün her yerde istismar vakalarıyla karşılaşmaya devam edeceğiz. Tekrar ‘susmayın’ diyorum. Susmayalım. En kıymetlilerimizi, geleceğimizi korumak için hep birlikte harekete geçelim."