HSK'den Abdullah Zeydan'ın memnu haklarının iadesi kararını veren mahkeme hakkında inceleme
Artı Gerçek - Van'da halkın iradesinin gasp edilmesi sonrası yaşanan mazbata krizinin ardından Hakimler ve Savcılar Kurulu da (HSK) devreye girdi. DEM Partili Abdullah Zeydan'ın memnu haklarının iadesi kararını veren Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi hakkında inceleme başlattı.
Seçimlerde AKP’nin büyükşehirle birlikte bir ilçe dahi kazanamadığı Van’da eş başkan adayları Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal yüzde 55,48’le belediye başkanı olarak seçilmişti.
Ancak seçimden iki gün önce Zeydan’ın memnu hakkı Adalet Bakanlığı’nın itirazı üzerine geri alınmıştı. Van İl Seçim Kurulu da mazbatayı Zeydan yerine yüzde 27 oy alan AKP’nin adayına vermeye karar vermişti.
Bunun üzerine kentte protestolar düzenlenmiş ve en sonunda Yüksek Seçim Kurulu (YSK), mazbatayı Zeydan’a vermişti.
HAKİMLER VE SAVCILAR KURULU DA DEVREYE GİRDİ
DW Türkçe'nin aktardığına göre, şimdi de HSK Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının iadesi kararını veren Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi hakkında inceleme başlattı.
Diyarbakır 5’nci Ağır Ceza Mahkemesi, Zeydan’ın memnu haklarının iadesine 4 Nisan 2023’te karar vermişti. Daha sonra bakanlığın itirazı üzerine bu hakkı seçimden iki gün önce geri almıştı.
NE OLMUŞTU?
Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanlığını kazanan DEM Parti adayı Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının, Adalet Bakanlığı tarafından seçimden önceki cuma günü mesai bitimine 5 dakika kala geri alındığı ortaya çıktı. Van İl Seçim Kurulu da, Zeydan'ın seçimleri açık farkla kazanmasına rağmen mazbatanın AKP'li aday Abdulahat Arvas'a verilmesi kararı aldı.
Zeydan'ın seçilme hakkının cuma günü sessiz sedasız gasp edildiğinin ortaya çıkması ve Arvas'a mazbata verme kararı, başta Van olmak üzere Türkiye'nin çok sayıda noktasında protesto edildi.
DEM Parti Van'da, büyükşehir belediyesinin yanı sıra 13 ilçenin tamamını kazanarak bir ilke imza attı. Zeydan da, 245 bin 573 oy alarak yüzde 55.48 oranıyla Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı seçildi. AKP'li aday Abdülahat Arvas ise 120 bin 147 adet oyla, yüzde 40.51 oranında kaldı.
Bu sonuçlara rağmen mazbatayı Arvas'a verme kararının ardından DEM Parti, Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) 30 sayfalık ayrıntılı bir dilekçe ile itiraz ederek kararın iptalini istedi. Gün içinde Zeydan'ın haklarının tanınması için Van'da CHP, TİP ve EMEP'in de destek verdiği bir yürüyüş düzenlenirken, YSK de oy çokluğu mazbatanın iade edilmesi kararı aldı. Karar Kurul'da 4'e karşı 7 oyla alındı.
Abdullah Zeydan, Hakkari milletvekili olduğu 4 Kasım 2016’da, HDP eş genel başkanları ve milletvekillerine karşı yürütülen gözaltı operasyonlarında tutuklanmış, 6 Ocak 2022’de serbest bırakılmıştı. 31 Mart yerel seçimleri öncesinde ise memnu haklarının iadesi için yaptığı başvuru kabul etmiş ve bu karar kesinleşmiş, seçimde yarışmasını önünde engel kalmamıştı.
Memnu haklar, kişinin mahkumiyeti nedeniyle mahrum edildiği haklara deniyor. Memnu hakların iadesi ise, bu hakları geri almak için düzenlenen bir ceza hukuku kurumudur.
MAHKEME KARARININ TAM METNİ
Zeydan'ın memnu haklarının iadesine hükmeden karar, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 4 Nisan 2023'te alınmıştı. Kararın tam metni şöyle:
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan mahkememizde yargılanıp müsnet suçtan mahkumiyetine karar verilen hükümlü Abdullah ZEYDAN müdafii Av. Mahsuni KARAMAN'ın 21.03.2023 tarihli dilekçesi ile memnu haklarının iadesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmakla,
Konu hakkında Cumhuriyet Savcısının yazılı görüşü alındıktan sonra dava dosyası ve dilekçe heyetçe tetkik edildi..
C. Savcısı yazılı mütalaasında: Infaz tarihinden itibaren 3 yıllık süre dolmadığından talebin reddine karar verilmesi Kamu adına talep ve mütalaa olunur, demiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Hükümlü Abdullah ZEYDAN hakkında Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkememizin 06.01.2022 tarih, 2021/194 esas, 2022/1 karar sayılı ilamı ile 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılması ile Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK'nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına karar verildiği, verilen kararın Yargıtay 3. C.D. nin 2022/24410 E. 2022/9769 K. 20/12/2022 tarihli ilamı onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
Hükümlünün infaz bilgilerinin yapılan incelenmesinde, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Ağır Ceza İlamat Masası'nın 27/03/2023 tarihli yazasında "Hükümlüye ait infaz dosyasında yapılan incelemede hükümlünün mahkemenizin 2021/194 esas sayılı ilamına ait 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasının kesinleşerek infaza verildiği, hükümlünün bahsi geçen dava dosyasından dolayı 05/11/2016 ile 06/01/2022 tarihleri arasında tutuklu olarak kaldığı, tutuklu kaldığı sürelerin kesinleşen 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasından mahsuba kararı verildiği anlaşılmıştır.
İlamın kesinleşme tarihi 20/12/2022 olduğu dikkate alınarak yapılan farazi müddetnamede hükümlünün tutuklulukta kaldığı sürelerden 05/11/2016 ile 20/1/2019 tarihleri arasındaki sürelerin cezasını bihakkın karşılaması nedeniyle hükümlüye ait ilama mevkufen infaz işlemleri yapılarak yerine getirme işlemleri yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle hükümlünün cezası bihakkın karşılandığından bihakkın tahliye tarihi hükmün kesinleştiği tarih olan 20/12/2022 olarak tespit edilmiştir" şeklinde bilgi verildiği ve hakkında verilen ilamdan dolayı hakederek tahliye tarihinin 20.12.2022 olduğu anlaşılmıştır.
5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde "İşlediği suç dolaysıyla gerekli belli hakların kullanmaktan yoksun bırakılması düzenlenmiştir. Madde metninde, işlediği suç dolaysıyla kişinin hangi hakları kullanmaktan yoksun bırakılacağı belirlenmiştir.
Ancak, bu hak yoksunluğu süresiz değildir. Cezalandırılmakla güdülen asıl amaç,işlediği suçtan dolayı kişinin etkin pişmanlık duymasını sağlayıp tekrar topluma kazandırılması olduğuna göre, suça bağlı hak yoksunluklarının da belli bir süreyle sınırlandırılması gerekmiştir.
Bu nedenle, madde metninde söz konusu hak yoksunluklarının mahkum olunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar devam etmesi öngörülmüştür. Mahkum olunan cezanın infazının tamamlanacağı tarih ise şartlı tahliye değil hakederek tahliye tarihidir. Diğer yandan 5237 sayılı TCK'da hak yoksunlukları süresiz olarak öngörülmediğinden Memnu hakların iadesi benzeri bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu şekilde bir talep geldiğinde Mahkemece yapılan işlem şartları oluştuğu taktirde yasaklanmış hakların bulunmadığının tespitinden ibarettir.
Somut olayda; hükümlü Abdullah ZEYDAN müdafii Av. Mahsuni KARAMAN'ın sunmuş olduğu dilekçesinde; cezasını infaz ettiğini belirterek memnu haklarının iade edilmesini talep ettiği, Mahkememizin 2021/194 esas, 2022/1 karar 21.09.2021 tarihli mahkumiyet kararının Yargıtay 3. C.D. nin 2022/24410 E. 2022/9769 K. 20/12/2022 tarihli ilam ile onandığı, hükümlünün yukarıda açıklanan ilamdan dolayı bihakkın tahliye tarihinin alınan mahsup kararı sonrası müddetname düzenlenmesinde 20/12/2022 olarak tespit edildiği, hükümlünün 20.12.2022 tarihinde cezasını infaz etmiş sayılacağı gözetilerek TCK 53.maddedeki koşullar gerçekleştiğinden yasaklanmış haklarının geri verilmesi talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
KARAR Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Hükümlü Abdullah ZEYDAN hakkında mahkememizin 21.09.2021 tarih, 2021/194 esas, 2022/1 karar sayılı ilamında "terör örgütü propagandasına yapma" suçundan kaynaklanan MEMNU (YASAKLANMIŞ) HAKLARININ GERİ VERİLMESİNE,
2-Karardan bir suretin talep edene TEBLİĞİNE,
Verilen kararın tebliğinden itibaren on beş gün içinde mahkememize veya başka bir yer Ağır Ceza Mahkemesi'ne verilecek dilekçe veya Hakim tarafından onaylanmak ve tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt katibine (tutuklu ise bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak veya dilekçe vermek suretiyle) yapılacak beyan ile Yargıtay ilgili ceza dairesine 5352 sayılı yasanın 13/A maddesinin 5.fikrası gereğince temyiz yoluna başvurma olanağının bulunduğuna, süresinde temyiz yoluna başvurulmadığı takdirde kararın kesinleşeceğine,
Dair oybirliği ile mütalaaya aykırı dosya üzerinden karar verildi." (HABER MERKEZİ)
Abdullah Zeydan: Halkımızın iradesini sahiplenmesini selamlıyoruz
Abdullah Zeydan: Dayanışma gösteren herkese şükranlarımızı sunarız