İmamoğlu: CHP'den tek bir aday seçime katılacak

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP'nin tek bir adayla seçime katılacağını ifade etti. İmamoğlu, "Mansur Bey’le yan yana durmak benim için de büyük bir onur" diye konuştu.

İmamoğlu: CHP'den tek bir aday seçime katılacak

Artı Gerçek - CHP'de cumhurbaşkanı adayını belirlemek için 23 Mart'ta ön seçim yapacak.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş 9 Şubat'ta bir araya gelmiş ve görüşmede ön mutabakat sağlanmıştı.

Görüşmede Yavaş'ın CHP'nin cumhurbaşkanı adayının belirleneceği ön seçime katılmayacağı ve üç ismin bundan sonraki süreçte birlikte hareket edeceği konusunda fikir birliğine varılmıştı.

Halk Tv'den İsmail Saymaz'a konuşan İmamoğlu CHP'den tek bir adayın seçime katılacağını ifade etti.

İmamoğlu'nun açıklamalarının bir kısmı şu şekilde:

Üçlü toplantı yaptınız. Mansur Yavaş’ın tavrı tam olarak nedir?

Önseçime dair tereddüt ve kaygılarını dile getirmek kaydıyla partinin alacağı karara ve oluşacak olan iradeye saygı duyacağına, memleket adına, millet adına süreci destekleyeceğine dair cümleler kurdu. Çok olumlu, çok verimli bir gün yaşadık hep beraber. Hem önseçime dair kaygılarını hem de erken belirlenmesine dair tereddütlerini dile getirdiğinin altını çizeyim tekrar.

“Her halükarda adayım” gibi bir cümle sarf etti mi?

Hayır, hiç öyle bir şey telaffuz edilmedi.

CHP'den tek bir aday göreceğiz değil mi?

Tabii tabii. Her koşulda CHP’nin adayı kimliği nettir.

Muhalif kamuoyunda şöyle beklentiler var: Mansur Yavaş’la aranızda daha ileri bir ilişkinin kurulması, bu ilişkinin yönetim biçimine yansıması, CHP dışındaki muhalefetin içerilmesi gibi.

Mansur Bey’le yan yana durmak benim için de büyük bir onur. Sadece Yavaş’la değil, partinin bütün güçleriyle bu sürecin mücadelesini vermek hepimizin başucu emri.

CHP’nin adayı önce kendi birlikteliğini sağlamalı, ardından bütün muhalefetin birlikteliğini sağlamak konusunda üstün bir gayreti, o ruh halini, o duyguyu taşımalı. İçimizdeki birliktelik, tartışılmayacak bir mesele.

Şu da tartışılıyor: Cumhurbaşkanı kim, yardımcısı kim…

Zaman içinde her doğru iş konuşulur ama şu anda öyle bir şey yok.

CHP dışı muhalefet için çalışma olacak mı?

Olmaz mı? Olmak zorunda. Bunu mutlak sağlayacak bir süreci, adaylık manifestosunun kimliğini oluşturmak zorundayız. Bugün gelinen noktada, her konuda altüst olmuş durumun tekrar düzlüğe çıkması gerekiyor. Bir nevi ikinci yüzyılın, bütün tahribatları giderilmiş, umut verici, ama adalette, ama demokraside, ama teknolojide, ama ekonomide, ama eğitimde, bütün hususları en üst seviyeye taşıyacak bir karaktere sahip olması gerekiyor.

Böylesi bir ortamda tek başına CHP'nin değil, bütün muhalefetin bakış açısını içine alan ve oradan sağlam bir sentez çıkartan bir pozisyonu oluşturmalı. Baktığımız pencere böyle.

Yol haritanız nasıl olacak?

Meseleye şöyle bakarım: Bir hafta içinde ve 23 Mart'a kadar yapılması gerekenler, parti programı sürecinin içinde olduğu Nisan-Mayıs gibi bir yakın planı içine alan bir çalışma düzeni. Sonrasında muhalefeti, ama siyasi partiler, ama sivil toplum kuruluşları ekseninde, içine alan müzakerelerin, tabiri caizse hükümet programı oluşturmaya dönük bir zaman planının tasarlanması çerçevesinde, önümüzdeki sonbaharı bulabilir. Bunlar kademeli ve aşamalı bir biçimde toplumla paylaşılır. Böyle hareket edildiğinde Türkiye'nin hiç görmediği hassasiyet içerisinde halkımızın önüne sunacağına kanaatim nettir. Bu sürecin en öndeki destekçisiyim. Umarım yakın zamanda aday da belli olur. (KAYNAK)