Kılıçdaroğlu: Cumhur ittifakının üçüncü ortağı mafyadır

Meclis'te düzenlenen basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bir kez daha erken seçim çağrısında bulundu.

Kılıçdaroğlu: Cumhur ittifakının üçüncü ortağı mafyadır

Suç örgütü lideri Sedat Peker'in ifşaatları karşısında 'Saray'ın sessizliğine' yönelik eleştirilerde bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Neden savcılar harekete geçmiyor? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir kabile devleti mi oldu?" diye sordu. "Cumhur ittifakının üçüncü ortağı mafyadır" diyen Kılıçdaroğlu, iktidarı sert sözlerle eleştirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis'te düzenlenen Grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu'nun gündeminde öne çıkan iki başlık; Sedat Peker'in iddiaları ve HDP'nin kapatılması istemiyle hazırlanan yeni iddianame oldu.

Kılıçdaroğlu, sözlerine Kastamonu'nun ilçesi İnebolu'da 9 Haziran'da yapılacak törenlerin, 8 Haziran'a alınmasını eleştirerek başladı. "TBMM kararıyla 9 Nisan 1924'te İstiklal Madalyası verilmiştir" hatırlatmasında bulunan Kılıçdaroğlu, "Ancak bu yıl 9 Haziran'ı 8 Haziran'a aldılar. Gençlik ve Spor Bakanı Muharrem Kasapoğlu'nun programı müsait değil diye... Ben bunu Kastamonuluların vicdanına havale ediyorum" diye konuştu.

Boğaziçi Üniversitesi'nin kayyım rektörü Melih Bulu'ya 'isitfa' çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, "Sen, o üniversiteye bırak rektör olmayı, orada hoca bile olamazsın. Kardeşim sende onur varsa istifa et" dedi.

HDP İDDİANAMESİ: VATANDAŞ EN BÜYÜK HAKEMDİR

HDP'nin istemiyle düzenlenen yeni iddianameye tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "Siyasi partiler, demokrasinin vazgeçilmez unusurudur. Dolayısyla siyasi partiler, sahneye çıkarlar, programlarını açıklarlar, vatandaştan oy isterler. Vatandaş, en büyük hakemdir" dedi.

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Demokrasinin var olduğu, savunulması gerektiği bir ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız. Parti kapatmaya yönelik her eylemi doğru bulmuyoruz. Bir siyasi partiyi beğenmesek bile onun düşüncelerine ortam yaratmalıyız. Demokrasinin var olduğu bir ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız. Şiddet, baskı uyguluyorlarsa kapatın. Zaten savcı harekete geçer. Partinin yöneticileri eline silah alıyorsa eyvallah. Ama savcı siyasi otoritenin talimatıyla harekete geçiyorsa orada demokrasi yok demektir, demokrasiyi yok ediyorsunuz demektir. Düşünceyi ifadeden korkmayacaksınız. Bunu yaptığınız zaman demokrasiyi getirmiş olursunuz. Siz siyasi partileri düşman olarak görüp, küçük ortağın büyük ortağı esir aldığı bir ortamda bunu yapacaksın diye savcılar harekete geçiyorsa orada demokrasi yoktur. Parti kapatmaya yönelik her hareketi doğru bulmuyoruz."

SAVCILARA SORDU: NEDEN KİMSE HAREKETE GEÇMİYOR?

İktidarın 'gündem değiştirme' çabasında olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gırtlağına kadar lağım çukurunda olan bir siyasi partinin Türkiye'ye yararı olamaz. Koku, bütün Türkiye'yi sardı ama Saray hissetmiyor. Çünkü lağım orada. Türkiye'yi sarsan açıklamalar var, Saray'dan tek bir açıklama yok. Neden kimse konuşmuyor? Neden savcılar harekete geçmiyor? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir kabile devleti mi oldu? Savcılar, ben konuşunca 24 saat bile geçmeden harekete geçiyorlar, lağım basmış bir Allah'ın kulu kalem bile oynatamıyor. Sonra da dönüp 'Demokrasi var' diyorlar. Sen onu benim külahıma anlat.

Türkiye'de kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Her sabah, sabahın köründe kapınız kırılabilir ve içeri polis girebilir. Çocuğunuza, eşinize silah dayatılabilir, yeri geldiğinde öldürülebilir, bununla da karşılaştık çünkü.

Yeraltı dünyasının önemli bir aktörü açıklamalarda bulunuyor. Gazeteler, televizyonlar tartışıyor. Tık yok iktidar sahibinden. Niye yok? Sen her konuda konuşuyordun. 'Dış güçlerin oyunu bu' diye millete satıyorlar. 19 yıldır sen iktidarda değil miydin? 19 yılın sonunda Türkiye'yi dış güçlerin oyuncağı eline sen getirmedin mi? Gerekçe bile bulamıyorlar. İstifa diye bir müessese var. Onurlu insanlar için...

'CUMHUR İTTİFAKININ ÜÇÜNCÜ ORTAĞI MAFYADIR'

Devletin hazinesini mafya ile el ele olacaksın, tezgahı kuracaksın, belli yerlere çökeceksin, rantını alacaksın. 21. yüzyılın Türkiye'sinin geldiği nokta bu. İktidar sahipleri ile mafya ortak devleti yönetiyorlar. Cumhur İttifakı'nın üçüncü ortağı mafyadır. Mafya bozuntuları için özel kanun çıkartmadılar mı? Gidip mafya bozuntusunun önünde el pençe durmadılar mı? İçişleri Bakanı açıkça Saray'ı tehdit ediyor, 17-25'den söz ediyor, para kasalarından söz ediyor. Bir siyasi ayda 10 bin dolar para alıyor diyor. Tık yok. Kim bu?Nasıl bir devlet yönetimidir bu? Yakalanan uyuşturucu dolayıyla hiçbir savcı korkudan soruşturma başlatamıyor. Kara para aklayanları bizzat talimatla önce serbest bırakıyorlar, mal varlıklarının üzerindeki tedbiri kaldırıyolar sonra yurt dışına çıkabilirsin diyorlar. Sonra ivedilikle 'tedbirleri kaldırın' diyen savcı yardımcısını da Adalet Bakanlığı'na bakan yardımcısı yapıyorlar. Şu Allah'ın işine bak..."

ŞENTOP'A: 'BİZ DÜNYAYA REZİL OLDUK' DE

"Sedat Peker’in 10 bin dolar verdiği siyasetçi" tartışmasında Meclis Başkanı Mustafa Şentop’a sert sözlerle yüklenen Kılıçdaroğlu, bugün de şunları söyledi:

"TBMM Başkanı Şentop, 'Mektup gönderdim, siyasetçinin ismini istiyorum' dedi. Gönderecek mi İçişleri Bakanı? Asla göndermez. Atanmış bir bakan, seçilmiş bir meclis başkanını cevap vermeyerek aşağılamasını nasıl karşılayacak? Tayin ettiğin adamı bir çağır, bir sor. ‘Biz dünyaya rezil olduk’ de. Rezaleti ortadan kaldır bari. Biz biliyoruz aslında herkes biliyor. O kişide acaba yüz var mı, ahlak var mı? Kirliliğe bulaşmış insanlar, kirli gezmekten hoşlanırlar. O kişi Almanya'ya bile gidemiyor, öyle diyorlar."

Kılıçdaroğlu, iktidarın 'milli dayanışma' söylemlerine de tepki göstererek, "Milli Kurtuluş Savaşına ihanet edenler baş tacı edildi. Saygı duy kardeşim. 'Keşke Yunan galip gelseydi' diye bir meczup diye bir şeyler dedi devlet gitti ziyaret etti. Milli dayanışma diyor, hangi milli dayanışma? Milli ordumuzun Tank-Palet fabrikasını Katar Ordusu'na peşkeş çekmediler mi hangi milli dayanışmadan söz ediyorlar bunlar? 15 Temmuz Şehit ve Gazileri'nin paralarına çökmedi mi bunlar? Beşiktaş'ta şehit olan polislerimizin paralarına çökmedi mi bunlar? Hangi milli dayanışma?" diye sordu.

Türkiye'deki adaletsizliklerden örnekler veren Kılıçdaroğlu, "Mafya bozuntuları için özel kanun çıkarırsın; Harp Okulu öğrencileri, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, avukatlar içeride" hatırlatmasında da bulundu.

'TEMİZLİĞİN ANAHTARI ERKEN SEÇİM'

Kılıçdaroğlu, "AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, 'Hatalarımız varsa temizleriz' diyor. Temizle, en baştakini temizleyeceksin. Aklını, ona kiraya vermişsin. Temizliğin anahtarı; erken seçim, hemen seçim" çağrısıyla konuşmasını sonlandırdı.

chp meclis grup toplantısı kemal kılıçdaroğlu