Kılıçdaroğlu Hatay'da: 85 milyon insanı hiçbir ayrım yapmadan kucaklamak benim boynumun borcu
Artı Gerçek - CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay'da olduklarını duyurdu. Depremzedelere evlerini 5 kuruş almadan teslim edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, "'Devlet bunu yapar mı?' Bunu da düşünen var; niye yapmasın kardeşim? 418 milyar doları hortumlayanlardan alacaksın parayı, vereceksin vatandaşa!" dedi.
Kılıçdaroğlu'na ziyaretinde aynı zamanda Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu da eşlik ediyor.
Kılıçdaroğlu, "85 milyon insanı hiçbir ayrım yapmadan kucaklamak benim boynumun borcudur" dedi.
Kılıçdaroğlu, depremin büyük yıkıma yol açtığı Hatay’da Narlıca Mezarlığını, geçici yaşam alanını, Defne’deki çadır kenti, Kuşaklı köyünü ve Kırıkhan’ı ziyaret etti.
Depremin ardından halen enkaz çalışmalarının sürmesine tepki gösteren CHP lideri, "Para yok mu var, 418 milyar doları hortumlayanlardan alacaksın parayı vereceksin vatandaşa. Hem helalleşeceğiz hem de vatandaşın evinin anahtarını beş kuruş almadan teslim edeceğiz" dedi.
Kılıçdaroğlu, bir mezarlıkta asılı olan Hatay Büyükşehir Belediyesi'ne ait bayrağın indirilmesi için Ankara'dan talimat verildiğini söyledi.
'BÜYÜK ACI SADECE KENDİ ÜLKEMİZDE DEĞİL, BÜTÜN DÜNYADA YANKILANDI'
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Türkiye coğrafyasında hepimiz huzurla yaşamak istiyoruz. Hiç kimseyi ötekileştirmeden 85 milyon insanı kucaklamak benim boynumun borcudur. Zor günlerden geçiyoruz biliyorum, acılarımızı hafifletmek için her birimiz elimizden geleni yapıyoruz, bunu da biliyorum. Ama bazı acılar var ki yüreğimizin bir kenarında durur. Depremin yarattığı acı tüm dünyada yankılandı. Birlikte olmak, beraber olmak gibi hasleti asla unutmayacağız.
Depremin yarattığı büyük acı sadece kendi ülkemizde değil, bütün dünyada yankılandı. Hatay'da ilk toplantıyı yapıyorum. Bayrağımızın ne kadar değerli olduğunu biliriz, vatanımız da bizim için değerlidir. Bundan sonra millete sesleneceğim.
Bayrağımızın ne kadar değerli olduğunu biliriz. Vatanımız da bizim için değerlidir. Buraya gelirken mezarlıkları ziyaret ettik. Büyükşehir Belediyesi, Türk bayrağı ve Hatay Büyükşehir Belediyesi bayraklarını asmış. Ankara'dan talimat, 'Bayrakları indirin' diye. Bunun olur olduğunu görmek benim vicdanımda derin yaralar açtı. Asla kabul etmiyoruz. Bayrağımıza sahip çıkmak namusumuzdur, vatanımıza sahip çıkmak da namusumuzdur. Depremde hayatını kaybettiği vatandaşların mezarlığı Büyükşehir Belediyesi'ne aittir. Bir toplumu ayrıştırmak kadar tehlikeli bir şey yoktur.
EKREM İMAMOĞLU'NA TEŞEKKÜR
Depremin olduğu andan itibaren hepimiz hareket halindeydik. Depremin olduğu yerde büyük bir travma vardı, o şoku atlatmamışlardı. Ama Anadolu'dan binlerce insan geldi. Arama kurtarma ekipleri, yiyecekler... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu koordinatör olarak görev yapıyor. Kendisine teşekkür ederim. Kendisini hepinizin huzurunda yürekten teşekkür ederim. 6693 kişi İBB koordinatörlüğünde görev yaptı. Görev yapanlara da teşekkür ederim.
'YENİ BİR ANLAYIŞ GÖRÜLECEK'
14 Mayıs'tan sonra yeni bir güne başlayacağız. Hatay, Kahramanmaraş yeni bir anlayışı görecek. Hiç kimsenin ötekileşmediği bir ufku görecek. Şimdi 'Çiftçinin, esnafın kredisi var ödesin', nasıl ödeyecek? Herkes kenti terk etmeye başlamış.
Olağanüstü hallerde olağanüstü kararlar alınır. Esnafın, çiftçinin kendisine dönmesi için ona destek vereceksiniz. Bir olayla karşılaştığınızda derhal planlarsınız. Kısa, orta, uzun dönemde ne yapacağım... Aksi halde devleti yönetemezsiniz. Beşeri sermayeden büyük kayıp var. Adıyaman, Kahramanmaraş, Malatya'ya gittim. Hatay'a 4'üncü gelişim. Nitelikli eleman kenti terk etmiş vaziyette. Fabrikaların çalışması, esnafın dükkan açması lazım. Okulların açılması lazım. Yapamıyorsanız bize söyleyin yaparız hepsini. Bir kenti kent yapan unsurlardan birisi de o kentteki entelektüel birikimdir. Kenti kent yapan ruhtur, bu ruhun korunması lazım.
'HATAY'IN DEMOGRAFİK YAPISI ÇOK DEĞERLİ'
Samandağ'da yazı göndermişler, 'Az su tüketen ürünler ekin' diye. Bir devlet bunu yapar mı? Deyin ki 'Devlet Su İşleri bunu yapamıyor', bizim belediye başkanlarımız yaparlar ve suyu da verirler. Siz bunu yapmadığınız takdirde daha pahalı bedel ödüyorsunuz. Bizim insanımız bunu yapar.
Hatay'ın demografik yapısı çok değerlidir. Dışarıya aşırı göçün ve geri gelmemesinin demografik açıdan sorun yaratacağını biliyoruz. Bunu düşünüyorlar mı, gereğini yapıyorlar mı? Devleti yöneten kişi ülkenin 20-25-30-100 yılını düşünmek zorundadır.
180 milyon ton enkaz bir yerlere taşınacak. Asbesti düşünüyorlar mı? Bir çevre mühendisi ile görüştüler mi acaba? Devleti yöneten kişi bütün ayrıntıları düşünmek zorundadır. Hep afetten sonrasını düşünüyoruz. Biz afetten sakınmayı adeta defterden silmişiz. Devletin liyakatli kadroları depremi biliyor ama devleti yönetenler sakınmıyor.
'DEPREM BÖLGESİ İÇİN ÖZEL YASA GETİRİN'
Erzurum'u 'özel üretim merkezi yapacağız' dedim. Bu bölgenin de özelliklerini düşünülerek bu ürünleri üretmek zorundasınız. Yapın bunları, niye yapmıyorsunuz. Bu bölge için özel yasa getirin. Herkes burada üretsin, istihdam yaratsın. Ortadoğu'nun ve Akdeniz havzasının en güçlü ekonomik yapılanmasını bu bölgede yapabiliriz. Eksik olan geleceği iyi görmeyen siyaset...
'KONUTLARIN HEPSİNİ TAMAMLAYACAĞIZ'
Deprem sonrası temeller atıldı. Eyvallah. İnşallah biz o konutların hepsini tamamlayacağız. Hiç kimse endişe etmesin. Bu olayda kimin kabahati var? Anayasa'nın 57'nci maddesinde ne diyor. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 25'inci maddesi... Bir binanın yapımı için 23 imza gerekiyor. 23 imzanın hiçbirisinde konut ve dükkan sahibinin imzası yok, tamamı kamu. Bu güveni kamu veriyor. Şimdi diyorlar ki 'Size yer vereceğiz ama sizi borçlandıracağız, 20 yıl ödeyeceksiniz.' Benim ne günahım var, o imzaları ben atmadım. Şimdi depremzedeyi borçlu çıkarıyorlar.
Hatay'da bütün depremzede kardeşlerime sözüm sözdür; Allah nasip eder iktidar olursak herkesin anahtarını teslim edeceğiz, 5 kuruş almayacağız. Zaten almak suç.
Bütün vatandaşlarıma sözüm sözdür, herkesin anahtarını teslim edeceğiz, 5 kuruş almayacağız. Eğer bir helalleşme olacaksa, anahtarı teslim edeceksiniz, özür dileyeceksiniz. Eve ruhsat veriyorsun, herkes geliyor, bakıyor. 'Sana ev yapacağım, bana parasını ver.' Kimin kusuru varsa, kusuru giderecek olan odur. Vatandaşın devlete değil, devletin vatandaşa borcu var.
'ANAHTARLARI TESLİM EDECEĞİZ, 5 KURUŞ ALMAYACAĞIZ'
Hatay'da bütün depremzede kardeşlerime sözüm sözdür; Allah nasip eder iktidar olursak herkesin anahtarını teslim edeceğiz, 5 kuruş almayacağız. Zaten almak suç. Hem helalleşeceğiz hem de evi 5 kuruş almadan anahtarını teslim edeceğiz. Vatandaşın sorununu çözerken hukuk, vicdan, ahlakın gereğini yapacaksınız. Başını sokacak bir ev bulmuş, sen de rapor vermişsin. Hem helalleşeceğiz, hem evi 5 kuruş almadan teslim edeceğiz.
'DEVLETİN VATANDAŞA BORCU VAR'
Vatandaşın devlete borcu yok ama devletin vatandaşa borcu var. 'Devlet bunu yapar mı?' Bunu da düşünen var; niye yapmasın kardeşim? 418 milyar doları hortumlayanlardan alacaksın parayı, vereceksin vatandaşa! Hem helalleşeceğiz hem de evi 5 kuruş almadan anahtarını teslim edeceğiz." (HABER MERKEZİ)
Kılıçdaroğlu Hatay'da: 85 milyon insanı hiçbir ayrım yapmadan kucaklamak benim boynumun borcu
Murat Yetkin: Kılıçdaroğlu hakkında vurucu bir dosya aranıyor
Kılıçdaroğlu: Göreceksiniz bu yeni dönemin öncü ülkesi olacağız