Kılıçdaroğlu'ndan Kavala çıkışı: AİHM'in kararını uygulayacak mahkeme bulamadık

CHP Lideri Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu'ndan Kavala çıkışı: AİHM'in kararını uygulayacak mahkeme bulamadık

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi davasına ilişkin yorumda bulunarak "Bu kadar güzel bir eylemi darbe eylemi olarak tanımlamak doğru değildir. Osman Kavala 840 gündür tutuklu. AİHM'in kararı çıktı yanlış yapıyorsunuz dedi. AİHM'İn kararını uygulayacak mahkeme bulamadık." dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair konuşma gerçekleştirdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, geçen haftaki partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan için 'FETÖ'nün siyasi ayağıdır' suçlaması yapmıştı.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Güzel bir ülkede yaşıyoruz. Beraber kardeşçe yaşamak istiyoruz. Farklı görüşmelerimiz olabilir, siyasi görüşlerimiz olabilir ama huzur içinde yaşamak istiyoruz.

'KİMSE UMUTSUZLUĞA KAPILMASIN'

Bütün vatandaşlarımızdan istirham ediyorum asla ama asla umutsuzluğa kapılmayın.

Demokrasi için de getireceğiz. Halkın oylarıyla getireceğiz. Halkımız, halkın çıkarlarını savunan, kararlı bir kişiyi, onurlu bir partiyi iktidara taşıyacağım diyecektir.

Bugün önemli bir dava görüşülüyor. Gezi davası... Gezi olayları, aslında bu ülkenin genç yetenekli okumuş ve hayatı sorgulayan gençlerin baskı rejimine karşı direnişidir. Bizim gençlerimiz bir araya gelmekten keyif alıyorlar. Gençler bu ülkenin sorunlarıyla ilgileniyor mu diye düşünüyorken baktık daha iyi sorguluyorlar. Gezi eylemini bir baskının ortaya çıkardığı aydınlanma hareketi olarak görmek gerekiyor. Saygıyla sevgiyle karşılamamız gerekiyor. Bir dönemin savcılarının hazırladığı iddianamelerle, gençlerimiz sanatçılarımız akademisyenlerimiz yargılanıyor. Bunlar doğru değil, adalet kavramının içini boşaltmamak gerekiyor. Gezi olaylarının üzeirnden çok zaman geçti, çok sayıda gencimiz canını kaybetti, bu gençlerimiz bu iktidarın baskıları yüzünden hayatını kaybetti.

'GEZİ DAVASI'NIN ADALET İÇERİSİNDE SONUÇLANMASINI BEKLİYORUZ'

Bu kadar güzel bir eylemi darbe eylemi olarak tanımlamak doğru değildir. Osman Kavala 840 gündür tutuklu. AİHM'in kararı çıktı yanlış yapıyorsunuz dedi. AİHM'İn kararını uygulayacak mahkeme bulamadık.

Anayasa Saray iktidarı tarafından geçerli değil. Dolayısıyla hepimiz bu davanın adalet içinde sonuçlanmasını bekliyoruz. Her şeye rağmen adalet olmalı. Her şeye rağmen birlikte yaşamalıyız. Bir hep berabar bu ülkede demokrasiyi suvanacağız. Her düşünceye saygı göstereceğiz. Türkiye böyle güzel olur. Gençlere delikanlı dşyoruz bazen dozu aşabilirler. Yanlışları da olabilir ama bize düşen gençlerin gençliğini anlayışla karşılamaktır. Allah'ın bize verdiği en değerli hazine akıldır. Aklımızı kullandığımız zaman bütün bu sorunları aşabiliri. Aklımızı kullandığımız zaman işsizliği yoksulluğu önleyebiliriz. Sorunları çözmenin yolu akıldır. Aklımızı birilerine kiralamayacağız, herkes hayatı sorgulamalı.

Bizim gibi düşünmeyenlerle konuşabilmeliyiz. Ben her şeyi bilirim demek dünyanın en büyük yalanıdır. Çocuklarımızı okula gönderiyoruz kainatı keşfetsinler diye, meraklarını gidermeleri için düşnsünler diye, daha nitelikli sorular sorsunlar diye. Çocuklarımızı bunun için okula gönderiyoruz.

Hiç kimse unutmasın aklımızı kullanırken de liyakat lazımdır. Aklımızı kullanırken, sıcak gündemi de unutmayacağız. Hepimizin toplu olarak yaşadığımız günlük sıkıntılar vardır. Bunları da sorgulayacağız.

EKONOMİYE VURGU

Bugnkü Türkiye'den söz edelim. Vatandaş neden perişan? Bu soruyu sormak zorundayız. Emekli neden geçnemiyor? Neden işsizlik var? 8 milyona yaklaşan işsizlik neden var? Bunları sormak zorundayız. Neden hapishaneler neden tıka basa dolu? Neden ortdaoğu bataklığından şehitlerimiz geliyor. Neden sırtını Saray'a dayayanlar içeri tıkılmıyor? Neden görüşünü açıkladı diye üniversiteden yüzlerce akademi atılır? Bir alimin bir bilginin dünya için neden değerli olduğunun farkındalar mı?

83 milyon vergi öderken, neden Türkiye Cumhuriyeti'ne vergi vermiyorlar? Vicdan sahibi adalet isteyen her vatandaşın bunu sorması lazım. Milyonlarca insan işsizken, milyonlarca insan asgari ücretle geçinirken, yüz binlerce insan çöp konteynerlerinden beslenirken, neden Saray'a yakın bazıları neden ikişer üçer maaş alıyor? Gözün doymuyor, gidiyorsun dört beş yerden maaş alıyorsun.

'İSVİÇRE'DEN SAMAN İTHAL ETTİK'

Yurt dışından neden saman ithal ederiz. En son İsviçre'den saman ithal ettik. Bizi tv başında izleyen vatandaşlarım. Senin artık bu gidişe dur demen lazım. Yaptığınız yanlış demeniz lazım.

'SARAY'DA YAŞAYANLARIN İŞSİZLİK DİYE BİR DERDİ YOK'

Saray'ın Türkiye'si ayrı halkın Türkiye'si ayrı. Şimdi size Saray'da yaşayanlara göre işsizlik diye bir dert yoktur. Onların yedi göbeğinin işi hazırdır. Gündemlerinde işsizlik de yok. Arada bir işsizliği çözeğiz, paket açıklayacağız diyorlar. Her pakette işsizlik arttı. Halkın gündeminde ise işsizlik var.

Saray'ın gündeminde yoksulluk yok. Saray sosyetesi yoksulluğun ne olduğunu da bilmiyor. Vatandaşın simitle geçinmesi bile lütuftur. Arada bir 5o bin dolarlık çantayla yoksul evlerine ziyarete gidilir. Yoksulluğu çözecekmiş gibi yoksulluk afişe edilir. Sen yoksulla alay ediyorsun. Halkın yaşadığı Türkiye'sinde yoksuluk var. Akşam pazar atıklarından beslenen yüz binler var.

Saray'ın geelcek endişesi yok. Hepsinin geleceği güvence altınd.a Sadece Türkiye'de değil, amerika'da avrupa'da... Yakınları akrabaları, vakıflar ve kamunun kaynakları aktarılarak kendilerine gökdelen dikiyorlar. Ne diye, efendim öğrenci yurdu yapyıoruz... Peki halkın yaşadığı Türkiye? Herkesin geldcek endişesi var. Gençlerimiz umutlarını kestiler. Kendi geleceklerini başka ülkelerde arıyorlar.

Saray'da hayat pahalılığından eser yok. Saray'da yaşayan sosyetenin fatura derdi yoktur, eğitim masrafı yoktur, mutfak masrafı yoktur. Bunların tüm masraflarını 83 milyon olarak bir karşılarız. Halkın yaşadığı Türkiye'de mutfaklarda yangın var. Aile boyu intiharlar var. Bu Türkiye ne zaman düzelecek? Bunu soruyoruz. Hiç endişe etmeyin Türkiye'yi huzura kavuşturmak bizim görevimizdir.

Saray sosyetesi vatandaşa hesap vermeyi doğru bulmaz. Vatandaşı ezilmesi gereken sinek gibi görür. Ne hesabı diyor, 'ben istedğim gibi yerim hesabını vermem' diyor. Ama halkın beklediği temiz siyaset.

Saray sosyetesi TBMM'nin kendi çıkarlarına hizmet eden bir organ olarak görür. Çünkü bilir ki, TBMM'ne hangi talimatı verirsem AKP ve MHP oylarıyla yerine gelir. TBMM'de kendi sorunlarının çözülmesini ister. Varandaş bazen sandığa gider, oy kullanır, milletveiklleri seçtğini sanar. Büyük bir aldatmaca. Vatandaş parti başındakini seçer.

Saray sosyetesinde hak hukuk kavramları yoktur. Hep bana kavramı vardır. Halkın ise hak hukuk kavramı vardır.

Saray sosyetesinin gözünde devlet soyulacak bir organ olarak görülür. Devletten dolarla iş alanlar Saray'ın gözünde makbul vatandaşlardır. Milletin anasına küfür edecek kadar makbuldürler. Ödedeğimiz vergileri sormak bile büyük tehlike.

Saray sosyetesinde, vergi vermek enayiliktir. Saray'da yaşayan sosyete... Kendi yönettiği ülkeye vergi vermemek için Man Adası üzerinden vergi kaçırır. Belegeleri açıkladım, her şey doğru dendi, masa konuyu inceledi her şey doğru dedi. Mahkemeden yasak kararı getirdiler. Kızılay'ın felaketini biliyoruz. Oysa vatandaş tüm vergilerini öder. Herkes doğduğu andan itibaren vergisini öder.

Saray sosyetesi devleti bir çiftlik gibi görür. Ye yiyebildiğin kadar. Vergiler yetmez saray borç alır. O da büyük masraftır onu da vatandaşın sırtına yükler. Vatandaş çoğu zaman bunun farkında değil çünkü vatandaşın derdi ay sonunu nasıl getireceğim...

Saray sosyetesinde icra diye bir kavram yoktur. O kadar ballı bir hayat yaşıyor ki, icra diye bir şey asla düşünemez. Her iki vatandaş biri icralık. Söylense bile inkar ederler. 'Bu Kılıçdaroğlu hep yalan söylüyor' derler.

Saray'da vatan sevgisi yoktur. Bireysel çıkarlar vardır. Tank Palet fabrikasını bedelsiz olarak Katar ordusuna peşkeş çekenler vatansever olamazlar. Saray sosyetesine tank palet için destek verenler de ne milliyetçi ne vatansaever olaamzlar.

15 temmuz şehitleri için toplanan paralar, onu da yiyecekler. Aynı şekilde Beşiktaş'ta hayatını kaybedenler... Onun için de para toplandı. Onu da dile getirmesek onu da yiyecekler. Her şeyi karşılıyor bu vatandaş, hiç değilse bu şehitlerin parasına dokunma..

TC tarihinde ilk kez Saray sosyetesinin emriyle bir bayrak terk edilmiştir. Yedikçe doymuyorlar. Saray sosyetesinde israf esastır. İsrafı itibar olarak görürler.

Saray sosyetesine göre, devlet yönetiminde israf esastır dedik. örnek vereyim, uçan saraylar. 13 tane uçak var, ne yapacaksın o kadar uçağı.

2020 Cumhurbaşkanlığı bütçesi, bütçeye konan 610 milyon para. Bu kadar para harcanacak bu para.

'SURİYE POLİTİKASI YANLIŞ'

Suriye politikası, öteden beri söyledik yanlış diye. Sizin orta doğu bataklığında ne işiniz var diye defalarca söyledik. Her seferinde bizi eleştirdiler. Surye bataklığının bize zararı bir hayli ağır oldu. Orduyu da kullanıyorlar, ölen bizim askerimiz. Sen gidiyordun mitinglere, senin yandaşların karşılıyordu seni kefenle, onları gönder!

24 saatte Emevi Camii'nde namaz kılacaklardı. Biz gitmedik, gidemedik ama Putin gitti. Sen 24 saat değil 24 ay da gitti sen oraya gidemez ama ben oraya giderim ders veriyorum diye. Emevi camine gideceklerdi, Süleyman Şah türbesini kaçırmak zorunda kaldılar.

24 saatte Emevi Camii'ne gidecekleri 3 milyon suriyeli geldi. Bunlar gidecekti oradan 3 milyon 600 kişi geldi.

Gelen suriyelilere 40 milyon dolar para harcadılar. Bu mudur başarı? Bu mudur Türkiye'nin itibarı.

Devleti böyle yönetirsen çıkmaz sokaklarda kaybolursun. Elli sefer söyledim egemen güçler ateşi elleriyle tutmazlar, o maşalardan biri de Erdoğan'ın kendisidir.

Eğer arzu ederlerse 15 temmuz sonrasını açıklarım. 250 şehit adına söylüyorum, 7 sorumun cevabını bekliyorum.

Bana dava açtı, 500 bin liralık. Çok korktum. Avukatım geldi dedi ki dava "Açacak mıyız, ne kadarlık açalım" dedi? "Adamına göre" dedim "5 kuruşluk dava açalım" dedim.

SARAYIN YAŞADIĞI TÜRKİYE

HALKIN YAŞADIĞI TÜRKİYE

1. Sarayda işsizlik yoktur… Saray sosyetesinin gündeminde de işsizlik yoktur…

1. İşsizlik bir facia halini almıştır. Ama 8 milyona yaklaşan işsizler ordusu Sarayın gündeminde yoktur…

2. Sarayda yoksulluk yoktur… Saray sosyetesi yoksulluğun ne olduğunu da bilmemektedir… Saray sosyetesine göre vatandaşın simitle beslenmesi dahi bir lütuftur. Arada bir 50.000 dolarlık çantayla yoksul evlerine gidip, yoksulluk edebiyatı yaparlar…

2. Yoksulluk diz boyudur.

*On binlerce kişi çöp konteynırlarını geçim kapısı olarak görür.

*On binlerce aile akşam pazar atıklarından yiyecek toplayarak geçinmeye çalışır…

3. Saray sosyetesinin gelecek endişesi yoktur. Onlar dünyalıklarını sadece Türkiye’de değil Amerika’da da İngiltere’de de garanti altına almışlardır.

New York - Manhattan

3. Halkın gelecek endişesi vardır. Hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Hiç kimse yarın ne olacağını bile tahmin edememektedir. Umudunu tüketen gençlerimiz geleceklerini yurt dışında aramaktadırlar.

4. Sarayda hayat pahalılığından eser yoktur… Çünkü Saray sosyetesi

- Kira parası ödemez

- Doğalgaz parası yoktur

- Elektrik parası yoktur

- Ulaşım masrafı yoktur

- Eğitim masrafı yoktur

-Mutfak masrafı yoktur

Sarayın ve saray sosyetesinin bütün masraflarını vatandaş vergileriyle öder.

4. Hayat pahalılığı – enflasyon can yakıyor… Aileler dağılıyor… İntiharlar, kendini yakmalar, toplu intiharlar halkın yaşadığı Türkiye’nin bir gerçeği haline dönüştü…

* 3.365.784 hanenin elektriği kesildi

*710.364 hanenin doğalgazı kesildi

5. Saray sosyetesinin gözünde vatandaş hesap verilecek kişi değildir. Vatandaşa hesap verilmez. Sarayın kibir abidesinin gözünde vatandaşın sinek kadar bile değeri yoktur.

5. Vatandaşa hesap vermek demokrasinin bir gereğidir. Kibir şeytana ait bir özelliktir…

6. Saray sosyetesi TBMM’ni, arzularını koşulsuz yerine getiren bir araç olarak görür. Onlar için anayasaya, kanunlara uyulmasa da olur. O kadar ki saray sosyetesinin gözünde "namus ve şeref" kavramlarının dahi bir önemi yoktur.

6. Millet, TBMM daha güçlü hale gelecek diye aldatıldı. Vatandaş milletvekili seçtiğini sanır, oysa oy verdiği milletvekili listesini kendisi değil, parti liderleri belirlemiştir.

7. Hakkı, hukuku ve adaleti arayanlar, saray sosyetesinin gözünde teröristtir.

7. Hakkı, hukuku ve adaleti aramak cesaret isteyen bir olay haline gelmiştir.

8. Saray sosyetesinin gözünde devleti soyanlar, devletten dolarla iş ve garanti alanlar makbul vatandaşlardır. Bunlar saray sosyetesinin denetiminde ve gözetiminde milletin kanını emen sülükler gibidir. Yedikçe doymaz tam tersine acıkırlar. Milletin anasına küfretmek saray sosyetesinin gözünde sıradan ve makul bir olaydır.

8. Halkın yaşadığı Türkiye’de kul hakkı yemek haramdır, günahtır. Böyle bilinir. Ayrıca "ödediğimiz vergiler nereye gitti" sorusunu sormak yasaktır… Bu soruyu soranları saray sosyetesi terörist ilan edebilir.

9. Saray sosyetesinin Türkiye’sinde vergi vermek enayiliktir. Vergiyi halk öder saray sosyetesi de buradan beslenir. Ayrıca saray sosyetesi vergi vermemek için her türlü dümeni çevirmekte beis görmez. Devlete ve vatandaşa atılan kazığı makul sayar…

*MAN Adası

* Kızılay – Başkent Gaz

9. Vatandaş en ağır vergileri öder… Asgari ücretliler, sanayiciler, üreticiler, serbest meslek erbabı herkes vergi verir… Dahası var, saray sosyetesinin dolar bazında verdiği garantiler de vatandaşların sırtına yüklenir.

10. Saray sosyetesi devleti bir çiftlik gibi görür… Ye yiyebildiğin kadar… Vergiler sosyeteye yetmezse yüksek faizlerle borç para alınır, bu borcun faizi ve anaparası da vatandaşın sırtına yüklenir. Saray sosyetesine göre devlet bir arpalıktır.

Ayrıca saray sosyetesinin icra diye bir derdi yoktur… Saray sosyetesi icra ne demektir onu dahi bilmemektedir.

10. Halkın yaşadığı Türkiye’de saray sosyetesinin bütün israfı vatandaşın sırtına yüklenir… Vatandaş, çoğu zaman yapılanların farkına da varamaz. Çünkü vatandaşın bütün derdi, "aybaşını nasıl getiririm" derdidir.

Halkın yaşadığı Türkiye’de ise icra dairelerindeki dosya sayısı 20 milyon 521 bini aşmıştır.

11. Saray sosyetesinde vatan sevgisi yoktur

*Tank palet fabrikasını bedelsiz olarak Katar ordusuna peşkeş çekerler.

*15 Temmuz’da darbecilerin karşısına dikilip şehit düşen vatandaşlarımızın yakınları ile gazilerimiz için oluşturulan fonun parasına el koyarlar.

*Beşiktaş saldırısında hayatını kaybedenlerin yakınları için toplanan yardım paralarına el koyarlar.

*Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırırlar, kendi vatan toprağımızdan geri çekilirler.

11. Halkın Türkiye’sinde ise vatan sevgisi her zaman ilk sıradadır. Terörle mücadelede çoğu fakir ailelerinin çocukları, gencecik evlatlarımız şehit olur. Aileleri "vatan sağ olsun" der.

12. Saray sosyetesine göre, devlet yönetiminde israf esastır. İsraf itibarın bir unsurudur. İsrafta sınır yoktur…

*Uçan saraylar – 13 adet

*Yüzen saray

*Yazlık saraylar: Muğla - Okluk ve Bitlis-Ahlat

*Kışlık Saray

12. Halkın Türkiye’sinde ise israf haram olduğu gerçeği vardır…

13. Saray sosyetesinin devlet anlayışında liyakat yoktur… Devlette yükselmek için bilgiye, birikime, dürüstlüğe değil Saray sosyetesine bağlılık esastır. Mesela, çikolata kutusunda rüşvet almak, saraya bağlıysanız yükselmek için yeterli ve önemli bir kıstastır.

13. Bilgili, birikimli, deneyim sahibi pek çok liyakatli kişi devlet yönetiminden saf dışı edilmiştir… Adaletsizlik, devletin dokularına işlemiştir. Liyakatli kişilerin dışlandığı, yandaşların baş tacı edildiği bir süreç yaşanmaktadır.

chp kemal kılıçdaroğlu