Kırıkkale izlenimleri: 'HDP ile CHP gizli işbirliği yaptı' söylemi hakim
Yaklaşan 14 Mayıs seçimlerini Kırıkkale'deki yurttaşlarla konuştuk. Kentte ekonomi başta olmak üzere bir sürü sebepten dolayı "değişim şart" diyen de var, "biz başka partiye oy vermeyiz" diyenler de.

Cengiz Anıl Bölükbaş-Oğulcan Özgenç
KIRIKKALE - Kırıkkale, Türkiye'nin AKP ve MHP'nin kaleleri olarak adlandırılan İç Anadolu şehirlerinden biri. 2018 seçimlerinde Erdoğan'ın yüzde 65 oy aldığı kentte ikinci sırada yüzde 21.7 ile Muharrem İnce gelirken üçüncü sırada ise yüzde 11.6 ile Meral Akşener yer alıyordu. Üç milletvekili çıkaran kentte 1 AKP'nin, 1 MHP'nin, 1 CHP'nin milletvekili bulunuyor.
14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala Kırıkkale'deki yurttaşlarla seçimlere ilişkin konuştuk. Kentte "değişim şart" diyenler de var, "ne olursa olsun Cumhur İttifakı'ndan vazgeçmem" diyen de. Cumhur İttifakı'na oy vermekten vazgeçenlerin temel sebepleri arasında ekonomi ve HÜDAPAR ile kurulan ittifak yer alırken, tüm sorunlara rağmen oy vermeye devam edeceklerinin temel argümanı ise "CHP ve HDP arasında kurulan işbirliği".
'BELKİ AT GÖZLÜKLERİMİZ VAR AMA MHP'YE BASAR GEÇERİM'
İlk olarak bizi otogardan Kırıkkale meydanına götüren taksiciyle konuşuyoruz. Seçimler hakkında ne düşündüğünü sorduğumuzda “Memlekete hayırlı olan gelsin” vurgusuyla başlıyor konuşmasına. Genel seçimlerdeki parti tercihini ise MHP olarak açıklıyor. MHP’ye oy vermesinin nedenini ilişkin şunları söylüyor: “Babadan öğrendiğimizi yapıyoruz biz de. Yıllardır MHP’ye oy veririm. Üç hilali gördüğüm an mührü basar geçerim. Belki at gözlüklerimiz var doğrudur ama yine MHP’ye oy verip geçiyoruz.”
Kırıkkale’deki seçim sonuçları tahminini de şehrin muhafazakar yapısından doğru açıklıyor ve Kırıkkale’de Cumhur İttifakı’nın yüksek bir oy oranıyla seçimi tamamlayacağını söylüyor. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ilişkinse şu cümleleri kuruyor: “Daha önce Erdoğan’a oy vermedim. Ama bu seçimlerde sırf Kılıçdaroğlu’nun HDP ile ilişkileri sebebiyle Erdoğan’a oy vereceğim.” Daha önce oy verdiği ismin kim olduğu sorusunu “Muhsin Yazıcıoğlu” diyerek yanıtlıyor. Mesele ekonomik krize geldiğinde ilk olarak ekonomik koşulları düşünerek hareket etmediğini ifade ediyor. Çok geçmeden “Ekonomik koşulları da düşünüyorum da gidip oyumuzu veriyoruz işte” diye tamamlıyor cümlelerini.
EKONOMİK KRİZ TARTIŞILIYOR AMA HEDEF MÜLTECİLER OLUYOR
Meydana indikten sonra şehri geziniyoruz. Çay evlerinin yan yana dizildiği ve meydana açılan bir sokakta sohbet eden iki erkeğin yanına yaklaşıyoruz. Beş çocuk babası, inşaat işçisi Trabzonlu Mehmet Şimşek ilk başta seçimlerle ilgili konuşmak istemediğini söylüyor. Nedenini ise şöyle ifade ediyor: “Peynirin 200 lira olduğu memlekette ben size daha ne anlatayım?” Erdoğan’a oy vermeyeceğini şiddetli bir biçimde belirten Şimşek, ekonomik krizden dert yanmaya devam ediyor: “Benim babam bir inşaat yevmiyesiyle neler yapardı geçmiş zamanda. Her ay eve kilolarca yağ, pirinç alınırdı. Şimdi bu mümkün mü? Kırıkkale gibi bir yerde bile kiralar olmuş 4 bin, 5 bin lira.”
HÜDAPAR RAHATSIZLIĞI
Söz konusu ekonomik koşullarda gençlerin, yaşadığı zorluklara dikkat çeken Şimşek, ayağındaki ayakkabıları göstererek ne kendi ihtiyaçlarına ne de ailesinin ihtiyaçlarına yetişebildiğini vurguluyor. Şimşek, ekonomik krizin boyutlarına değinirken cümlelerinin merkezine mültecileri yerleştiriyor: “Suriyeliler geldi, kiralar arttı. Çünkü piyasada ev kalmadı.” Şimşek’in arkadaşı ise CHP’ye oy vereceğini belirterek, Cumhur İttifakı'nın HÜDA-PAR ile yaptığı ittifakı eleştiriyor: “Türk bayrağına ve Türkçeye kafayı takan insanlarla bir araya geldiler.”
'OĞLUM BAŞKA PARTİDEN ADAY OLSUN HAKKINDA KARA PROPAGANDA YAPARIM'
Kırıkkale'de tüm her şeye rağmen Cumhur İttifakı'na oy vermeye devam edeceğini söyleyenler de var değişimin şart olduğunu vurgulayan da. Seçimlere ilişkin konuşmak üzere bu sefer altı kişilik bir grubun yanına gidiyoruz. Grubun içerisindeki birisi "eski komünist" olduğunu vurgulayıp uzunca yıllardır ise MHP'ye oy verdiğini söylüyor. Bu seçimlere ilişkin tercihinin ne olduğu sorusuna ise "Ben asla fikrimi değiştirmem. Gider üç hilali gördüğüm yere mührü basarım" diyor. Yanındaki arkadaşının Bahçeli'nin Sinan Ateş olayındaki tutumunu hatırlattığında ise şunları söylüyor: "Benim için Bahçeli değil MHP önemli. Oğlum başka bir partiden aday olsun, hakkında kara propaganda yaparım."
Gruptaki bir başka kişi de konuşmalar üzerine sohbete dahil oluyor. CHP'nin HDP ile işbirliği yaptığını ve bundan dolayı rahatsızlık duyduğunu söyleyen yurttaş, "Öcalan'ı, Demirtaş'ı serbest bırakacağını söylüyorlar. Gidip işbirliği yapıp bunları serbest bırakacaklar. Bu insanlara mı oy verelim?" diyor. Düşüncelerinin gerekçesini ise "HDP'nin böyle bir işbirliği yapmadan destek vermeyeceği" olarak açıklıyor.
'ARTIK DEĞİŞİM ŞART'
Aynı grup içerisinde eskiden Cumhur İttifakı'na oy verip bu seçimde Millet İttifakı'na oy verecek kişiler de var. Bunlardan biri de uzunca yıllardır çiftçilik yapan Mehmet. Yaşanan ekonomik durum, maliyetlerin artması sebebiyle tarlasını dahi ekemeyecek durumda olduğunu belirten Mehmet, "Bir önceki seçimde AKP'ye verdim. Ancak bu sefer vermeyeceğim. Tarlamızı dahi ekemeyecek durumdayız. Tarımı bitirdiler. Bu sefer de bir başkasına oy verelim" diyor.
Grubun içerisindeki bir başka yurttaş ise, seçimi normal bir seçimden ziyade "referandum seçimi" olarak tanımlıyor. Başkanlık sisteminin bırakılıp yeniden parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğine vurgu yapan yurttaş, "Artık bir değişim şart. Kırıkkale'deki insanlar da bunu istiyor. Cumhuriyetin tüm kazanımları teker teker yok edilmiş durumda. Tam da cumhuriyetin 100. yılında bu partinin gitmesi lazım" ifadelerini kullanıyor.
Antep’te seçim manzarası: ‘Memur şartı’ bile döndü ama AKP henüz ANAP’lılaşmadı