Meclis'te Gare toplantısı: İktidar tehdit etti, HDP çözüm istedi

Gare’de, PKK’nin alıkoyduğu 13 asker, polis ve MİT mensubunun yaşamını yitirdiği TSK'nin yürüttüğü harekâta dair TBMM Genel Kurulu’nda bilgilendirme yapıldı.

Meclis'te Gare toplantısı: İktidar tehdit etti, HDP çözüm istedi

ARTI GERÇEK- TBMM Genel Kurulu, Gare harekâtı gündemiyle toplandı. Genel Kurul'da ilk olarak Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, milletvekillerini bilgilendirdi.

Akar’ın Meclis’teki konuşması şöyle:

ÖNCE SADECE GÖZ YAŞARTICI BOMBA KULLANDIK: Operasyonun ilk gününde, şehitlerimizin tutulduğu mağara girişinde sadece göz yaşartıcı gazlar kullanıldı. Başka bir silah mühimmat kullanılması söz konusu değildir. ‘Teslim olun, yaptığınız yanlış’ denildi. Teslim olmaları gerektiği hususu hatırlatıldı. Mağara içinde ilerleme sırasında çok dar geçitlerin ve ilave demir kapıların olduğu görüldü. İlerleme zor oldu. Uzun süren çatışmalar sonunda akşam saatlerine doğru ‘Ateş etmeyin teslim olmak istiyoruz’ diye bir terörist dışarı çıktı.

İNFAZ EDİLDİ BİLGİSİ: Teslim alınan birinci terörist, içeride 7 kişinin olduğunu, alıkonulan 12’si Türk 1’i yabancı 13 kişi olduğunu söyledi. 13 kişinin Şorej kod adlı terörist tarafından 5:45 civarında hava harekâtı başlarken şehit edildikleri belirtildi.

Birinci teröristin ‘bana iyi davranıyorlar’ demesine rağmen diğerlerinden gelen olmadı.

OPERASYON ÖNCEDEN TAHMİN EDİLDİ: Ertesi gün sabah ikinci terörist mağaradan kaçmaya çalışırken yakalandı. İkinci terörist de ifadesinde alıkonulan kişilerin Şorej kod adlı terörist tarafından başlarından vurularak öldürüldüğünü söyledi. Cuma günü Erbil ziyaretinin ardından operasyon yapılacağını beklediklerini söylediği ifade edildi.

MAĞARA SORUMLUSU KİM?: Mağara sorumlusu Şorej kod adlı kişi YPG-PKK ilişkisini gösterilmesi bakımından en somut ispatıdır. Bu terörist Şırnak’ta kırmızı listede aranıyor. Beytüşşebap’da katliamlara karıştı, kaçtı. Derikli’de sözde cephe sorumlusu olarak görev yaptı. Daha sonra yaralanma ve hastalanma sonucunda tedavi gördü, Gare’ye gönderildi. 2019 sonbaharında cezaevi sorumlusu oldu.

OPERASYONDA NELER YAŞANDI: Mağara içinden gelen ateşe karşılık verilerek, ilerlendi. Mağara içinde 7 kapı bulundu. Her biri tahrip edilmesi gerekiyordu, bu şekliyle dikkatli bir şekilde olabildiğince güvenli şekilde, teslim alma esası üzerine ilerlendi. Ve nihayet 13 vatandaşımızın şehit edildiği yere girildi. Naaşları yerde görüldü. Gerekli tedbirler alındıktan sonra naaşlar tahliye edildi.

Sonunda görüldü ki; iki kişinin de verdiği ifadeye benzer şekilde 7 kapı, 9 oda olduğu fiilen görülmüş oldu. Oradaki unsurlarımız tarafından video ve fotoğraflarla tespit edildi. Adli tıp işlemleri için Adalet ve İçişleri bakanlıklarıyla görüştük. Bunun sonunda en yakın yer Şırnak belirlendi. Şırnak’a girildikten sonra Şırnak adli tıp kabiliyeti sınırlı olduğu için şehitler, biri Iraklı Malatya adli tıpa teslim edildi.

SÜLEYMAN SOYLU İHD'Yİ HEDEF GÖSTERDİ

Bakan Akar’ın konuşmasının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu kürsüye çıktı.

Soylu, ailelerin seslerinin duyulmadığı eleştirilerine yanıt verdi.

Soylu, "Biz, bu ailelere sadece bir vatandaş muamelesi yapmadık, Allah şahittir, evlat olduk. Her üç ayda bir görüştük. Ama kimlerin nasıl görüştüğünü, bu ailelerimizi nasıl istismar etmeye çalıştıklarını, nasıl PKK'ya yönelik yeni bir alan açmak için çaba sarf ettiklerini söyleyeceğim" dedi.

Soylu, şu ifadeleri kullandı: "Üç boyutlu fotoğraflarını görseniz, kara harekâtının çok zor yapıldığı yerlerden birisi. Bir milletvekili gitti boy gösterdi yakın zamanda oraya, ismini sorarsanız söyleriz. Bu çocuklar ayın 10'unda şehit oldu. Belçika numaralı bir telefondan dediler ki, 'bombalıyorlar, çıkın deyin ki TSK burayı bombalıyor, bombalamasınlar.' Terör örgütünden merhamet, vicdan bekleyen vicdansızdır. Terör örgütünden, 'acaba bir şey olur mu' diye ona yaslanan hain oğlu haindir. Çocuklarımız şehadete kavuştuktan sonra, onları katlettikten sonra aileleri nasıl 5 yıl istismar etmişlerse, ölümlerinde de istismar etmeye çalıştılar.

"Bu çocuklar kaçırıldıklarında Pervin Buldan dedi ki, 'biraz misafir edecekler sonra bırakacaklar.' 10 tane çocuğa acımayan, askerime, polisime ve oradaki kahraman jandarmama acımayan sivil vatandaşıma acır mı? Vücut bütünlüklerinin fotoğrafların hepsi burada. İçimiz kan ağlıyor; ama bu fotoğraflara baktığınız zaman Allah şahittir o Murat Karayılan'ı bin parçaya bölmezsek rahat etmeyiz."

İHD’yi, PKK’ye karşı çıkmamakla suçlayıp hedef gösteren Soylu, "İHD denilen canı çıkasıcası dernek, bir tanesi için bir laf söyledi mi?" ifadesini kullandı.

Soylu'nun konuşması sırasında muhalefet sıralarından yoğun tepki geldi.

CHP’Lİ ÖZEL: ZİYARET GENEL BAŞKANIN GRUP TOPLANTISININ SINIRLARINI ÇİZEMEZ

Süleyman Soylu’nun isim vermeden CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu hedef alan sözleri üzerine CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Böyle bir günde polemik doğru değil, bunlar incitir. Şehit ailelerini incitir. Burada dilimize dikkat etmeliyiz" dedi.

Soylu’nun, "Karşılıklı görüşmeler yapıldı, o görüşmeler hepimize ışık tutacak. Sayın genel başkan muhatabına soracağı soruları, muhatabın atadığı bakanlara sormamakla suçlanamaz" sözleri üzerine ise CHP’li Özel, Milli Savunma Bakanı Akar ile İçişleri Bakanı Soylu’nun Kılıçdaroğlu ziyaretine dair şunları söyledi: "Sayın genel başkana yapılan ziyaret, Sayın genel başkanın grup toplantısının sınırlarını çizemez. Oradaki soru, sorunun meşruiyetini ortadan kaldıramaz. Genel başkan Trump’ı da sormamıştır. Yerel seçimlerde destek istenenlerden, burada neden istenmediğini de sormuştur. 5 tane soru vardır, cevapları AKP’nin Genel Başkanından beklemektedir."

Bakanların konuşmalarının ardından grup başkanvekilleri kürsüye çıktı.

MHP’Lİ BÜLBÜL: EŞİNE ZOR RASTLANIR BAŞARILI BİR OPERASYON GERÇEKLEŞTİRMİŞLERDİR

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, şunları söyledi:

"Eşine zor rastlanır başarılı bir operasyon gerçekleştirmişlerdir. Kandil ve Sincar gibi derin bölgelere harekât yapılması ortaya koyulmuştur. Meşru müdafaa kapsamında gerçekleşen harekât inşallah Kandil ve Sincar’a yapılacak operasyonların sinyali olacaktır. Bu saatten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmamalıdır. Sosyal medyada sahte hesaplarla PKK, FETÖ yönlendirmesiyle hareket eden terör propagandası yapanları hep beraber görmekteyiz. Devletimizin bu terör propagandasına karşı önlem almasını buradan bir kez daha dile getiriyoruz."

İYİ PARTİLİ DERVİŞOĞLU: HATALARINIZI GÖZDEN GEÇİRMEK MECBURİYETİNDESİNİZ

İYİ Parti Grubu adına Dursun Müsavat Dervişoğlu söz aldı. Dervişoğlu şöyle konuştu:

"Bugün siyaset konuşacak değiliz, dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisinin kürsüsünü polemikler için işgal etmek niyetinde değilim. Büyük devletler, mücadele ederken kayıplar verebilir, harekâtta da verir, tatbikatta da verir ama büyük devletler stratejide, istihbaratta ve yığınakta hata yapma lüksüne sahip değildir. Terörle mücadele sınama, yanılma yöntemleriyle sürdürülemez. 2009'da başlattığınız süreçten, bu evlatlarımız alıkonuluncaya kadarki süreç içerisinde yaşanmış hatalarınızı da gözden geçirmek gibi bir mecburiyetle karşı karşıyasınız. PKK bizim de düşmanımızdır. PKK'yla dost olan da bizim düşmanımızdır. Herkes iyi bilsin ki PKK'ya düşman olamayanlar da asla ve kata bizim dostumuz olamaz."

SARUHAN OLUÇ: 350 KİŞİ BURNU KANAMADAN GERİ ALINDI

Yaşanan ölümlerin uluslararası insancıl hukukun ağır ihlal edilmesi olduğunu belirten HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, bu olayı geçmişten kopuk ele alınamayacağını belirtti. Oluç, "22 yıl boyunca alıkonulmuş olan kişi sayısı 350 civarında. Bu süre boyunca alıkonulan asker, polis hiçi bir kişi ölmeden burnu kanamadan geri alınmışlar. Bütün kayıtlarda vardır" dedi. Oluç şöyle devam etti:

'NEDEN BÖYLE OLMUŞTUR?' SORUSUNUN CEVABI: "Siyaset devreye girmiştir o yıllarda. Heyetler oluşturulmuştur. Sivil toplum örgütlerden, aydınlardan, farklı siyasi partilerden oluşan heyetlerdi. İkna ederek, konuşarak onların hepsinin alıp geriye gelmişlerdir. Sizin öncülüğünüz olan siyasi partilerden insanlar da vardır bu heyetlerin içinde. Bu sefer bu olmadı, neden? Çünkü siz iktidar olarak siyasetin devreye girmesini engellediniz. Bu yaşanan ölümlerin siyasi sorumluluğu iktidardır. Güvenlikçi politikalara o kadar kendinizi kaptırdınız ki siyaseti devre dışı bıraktınız. Siyaseti eksik hale getirdiniz bu bir çözümsüzlüktür dedik.

‘GENEL KURUL GÜNDEMİNE TAŞIDIK’

Garê’deki askeri harekâtta alıkonulan asker ve polis ailelerinin HDP grubu tarafından 5 kez ziyaret edildiğini söyleyen Oluç, "Kameraların önünde görüşme yaptık. Partimiz 4 kez genel kurul konuşması yapmış, 3 basın toplantısı yapılmış, aileler grup toplantımıza katılmışlar, araştırma ve soru önergeleri verilmiş. İdris Baluken ailelerle görüşmüş. Açıklama yapmış. Alilerin yanında bu sorun acilen çözülsün diye açıklama yapmış. Önergelerimiz sizin oylarınızla reddedilmiş. Fatma Kurtulan ve ben ailelerle görüştük, konuştuk. 29 Mayıs 2019’da Fatma Kurtulan, bunu genel kurul gündemine taşımış. 6 Eylül’de ben basın toplantısı yaptım bu konuda.

‘HDP’Yİ KRİMİNALİZE EDEBİLİR MİYİZ?’

Ailelere ‘Alıkonulan çocuklarınız için biz üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Bu konuda gereken adımları birlikte atalım partiler olarak hem de insan hakları kuruluşları olarak atalım’ demişiz. İktidarın bu konuda bir güvence vermesi gerekiyor demişim. Siz bunlarını hiç birini duymamışsınız, cevap vermemişsiniz. Siyasi sorumlusu sizsiniz bu işin. Burada bir iş çıkarmaya çalışıyorsunuz; acaba HDP’yi kriminalize edebilir miyiz? HDP’nin üzerine bazı şeyleri yıkabilir miyiz? Kapatma meselelerini gündeme getirebilir miyiz? Yapamazsınız bunları. Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder, Selahattin Demirtaş Lice’ye dağlara çıktılar ve 3 uzman çavuşu sağlam getirdiler. Bunları unuttunuz mu? Bu tutumu değiştirmenin ve açık tartışmanın gereği vardır. Biz barış olsun bir tek ocağa ateş düşmesin, kim olursa olsun bir gencimiz daha yaşamını yitirmesine, ister Türk ister Kürt olsun hiçbir gencimizi ölmesin diye mücadele ediyoruz."

‘HEP BİRLİKTE BU SORUNU ÇÖZEBİLİRİZ’

Kürt sorununda demokratik ve barışçıl çözümü gerçekleşmesi için adım atmaya hazır olduklarını belirten Oluç, "Her türlü fedakarlıkları yapmaya hazırız. Şiddet yoluyla çözemeyiz. Gerçekleşebilmesi için üzerimize düşenleri yapmakla sizin saldırılarınıza rağmen vazgeçmiyoruz. İnatla barış elini uzatmaya devam ediyoruz. Bütün partilere sesleniyoruz, muhalefet partilerine de sesleniyoruz. Hep birlikte ancak bu sorunu çözebiliriz. Sorumluluk üstlenirsek Türkiye’ye barış huzur gelir diyoruz. Ama bunu anlatamıyoruz neden sizin içinizdeki birileri güvenlikçi politikalarla bir sonuç alınacağını düşünerek bu politikaları sürdürüyorlar. Yanlış yapıyorlar" diye konuştu.

‘MECLİS'E FAYDA SAĞLAYAMAZSINIZ’

Daha sonra konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, 13 asker ve polisin yaşamını yitirmesini kınadı. Beştaş, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve İHD’yi hedef almasına tepki göstererek, "İHD’nin bu şekilde hedef gösterilmesini asla kabul etmiyoruz. Türkiye'deki kurumları, partileri, insanları hedef göstererek, ne Türkiye toplumuna ne geleceği ne de Meclise fayda sağlayamazsınız" dedi. Beştaş şöyle devam etti:

‘MECLİS BU MESELEYİ ARAŞTIRSIN İSTİYORUZ’

"Ölümlerin siyasete malzeme yapılmaması gerekiyor. Yaşamını kaybeden insanlar aramızda değil. Aileleri yastalar. İlk günden itibaren partimize Garê üzerinden yapılan saldırılar korkunç verici. Daha olay tartışılmaya başlanmamışken, hedef gösterilmemiz, ‘muhalefet tercihini yapsın’ ve partimizin kapatılması yönündeki söylemler iktidarın bu olaya nasıl yaklaştığını gösterdi. Biz bunları cevap vermedik çünkü biz ölümler üzerinden bunlara yanıt vermeyi HDP olarak kendi ilkelerimize uygun görmüyoruz.

‘BİZ YAŞATMAK İÇİN BURADAYIZ’

Garê ile ilgili HDP önümüzdeki günlerde önergesi verecek. Bu meselenin Meclis çatısı altında çözülmesini istiyoruz. Meclisin görev almasını istiyoruz. Hiçbir olaydan kaçmadık, hepsini araştıralım dedik. Biz verdik burası reddetti. Biz HDP olarak bütün saldırılara bütün suçlamalara bütün hakaretlere rağmen ödediğimiz bedellere rağmen burada hep ne dedik demokrasi, eşitlik özgürlük Kürt sorunun demokratik çözümü dedik. Bunu söyleyerek suçlamalarınıza maruz kaldık. Ama biz yaşam siyasetini iliklerimize kadar hissediyoruz. Biz yaşatmak için buradayız."

operasyon PKK ölüm asker rehin Gare