'Sadece yargının değil demokrasinin de işi bitirildi'

ARTI GERÇEK - Tutuklu Milletvekili Leyla Güven’in, PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla başlattığı açlık grevi 28. gününde. Güven’e destek için HDP milletvekillerinin TBMM'de başlattığı açlık grevi eyleminde konuşan Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, AİHM kararına karşı Selahattin Demirtaş'a verilen cezanın onanmasına ilişkin, Erdoğan'ın 'karşı hamle yaparız işi bitiririz' sözlerini hatırlattı. Buldan, "Bu açıklama cezanın onaylanacağı anlamına geliyordu. Sadece yargının işi bitirilmedi, aynı zamanda adaletin, hukukun ve demokrasinin işi de bitirildi" dedi.

HDP'li vekiller Diyarbakır, Van, Şırnak, Mardin, Mersin, Batman, Urfa, İstanbul ve Muş'ta pazartesi günü 3 günlük açlık grevine başlamıştı. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın da içinde olduğu 10 milletvekili de dün Meclis'te iki günlük açlık grevine başlamıştı.

Geceyi Meclis'te geçiren Buldan ve milletvekilleri, bugün basın mensuplarına bir açıklama yaptı.

Buldan, açlık grevini bu akşam sonlandıracaklarını söyledi. Yarın MYK'da bu eylemlere ilişkin özel bir tartışma yürüteceklerini belirten Buldan, "Leyla Güven arkadaşımızın 28. gününde olan açlık grevini, bugün Türkiye kamuoyunun barışa, demokrasiye ve özgürlüklere sahip çıkmak adına mutlak surette sahiplenmesi gerekiyor. Sayın Öcalan 3 yıldan fazladır kimse ile görüştürülmemektedir. AKP iktidarının bu kadar duyarsız ve sessiz kalmasını eleştiriyoruz" dedi.

'HUKUKUN DA İŞİ BİTİRİLDİ'

Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken’e verilen cezaların onanmasını da değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı, şunları ifade etti:

"AİHM'in Demirtaş ile ilgili aldığı kararın hukuki bir karar olduğunu ve buna Türkiye’nin mutlaka uyması gerektiğini başından beri söyledik. Ancak Cumhurbaşkanının 'karşı hamle yaparız işi bitiririz, önlemini alırız' açıklaması bu cezanın onaylanacağı ve yargıya müdahale anlamına geliyordu. Sadece yargının işi bitirilmedi, aynı zamanda adaletin, hukukun ve demokrasinin işi de bitirildi. Vicdanlı olan yargıç ve savcıların bir an önce bu duruma müdahale etmesi gerekiyor."

Demirtaş ve Önder'in barış sürecine yaptıkları katkıların, verilen cezalarla ödüllendirilmiş olduğunu söyleyen Buldan, kararları tanımadıklarını ifade etti. Buldan, "Bir an önce bu yanlıştan geri dönülmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Bu cezalar mutlaka bir yasa ve düzenleme ile bozulabilir" dedi.

SANCAR: TECRİT DÜZENİ BELİRLİYOR

HDP Mardin Milletvekili ve Meclis Başkanvekili Mithat Sancar ise Leyla Güven'e destek için yaptıkları bu sembolik eylemin Meclis yönetimini ve Meclis'teki tüm partileri duyarlılığa çağırma amacı taşıdığını söyledi.

Tecridin sadece hapishane koşullarıyla ilgili bir mesele olmadığının altını çizen Sancar, "Tecrit, Kürt sorununa çözüm ve müzakerelerin bittiği anda başladı. Tecrit aynı zamanda diyalogla sonuç alma girişimlerinin bitirilmesi, Kürt sorunun barışçıl yollarla çözülmesinin bitirildiği anlamını ifade ediyor. Tecridin İmralı'da başlaması ile birlikte dalga dalga Türkiye'nin her yerine yayılan savaşın büyüdüğünü görüyoruz. Dün değerli arkadaşlarımız Demirtaş, Önder ve Baluken'e verilen cezaların onaylanması, bununla ilgilidir. Tecrit aynı zamanda Türkiye'ye hakim olacak düzeni de belirliyor" dedi.

KURGU ÖNCEDEN YAPILMIŞ

Demirtaş ve Önder'e verilen cezalar için ise "Türkiye tarihinin bu kadar bariz kurgulanmış başka bir davası var mıdır diye soruyorum ama galiba yok" diyen Sancar, sözlerine şöyle devam etti:

"Önce Yargıtay'a gitmeyecek şekilde 5 yılın altında ceza verildi. Ana dava ile birleştirilmedi. Demek ki hazırlık ve kurgu önceden yapılmış. Bu kadar açık ihlal ile karşı karşıya iken Türkiye’de hiç kimsenin kendisini güvende hissetmeyeceğini belirtmek isterim."

Sancar, tecridi kırma çağrısının aynı zamanda barış ve demokrasiyi inşa etme çağrısı olduğunu dile getirdi.