Djokovic, Avustralya'da vizesinin iptaline yaptığı itirazı kazandı

Tenis sporunda sezonun ilk grand slam turnuvası olan Avustralya Açık’a katılmak için gittiği Melbourne'de giriş vizesi iptal edilen ve sığınmacıların tutulduğu otele yerleştirilen tek erkekler dünya bir numarası Novak Djokovic'in, vize iptaline karşı yaptığı itirazın davası görüldü. Mahkeme, Sırp tenisçi Novak Djokovic'in 30 dakika içinde serbest bırakılmasına, pasaportunun ve diğer seyahat belgelerinin kendisine geri verilmesine karar vererek, dünyaca ünlü tenis yıldızının yaklaşmakta olan Avustralya Açık'a katılmasına olanak tanıdı.

Davada yargıç Anthony Kelly, Djokovic'in serbest bırakılmasına karar vererek, hükümetin tenis yıldızının ülkeye giriş vizesini iptal etme kararını 'mantıksız' olduğunu ifade etti.

Avustralya tıp yetkilileri, altı ay içinde Covid-19 ile enfekte olan kişilere aşı kuralı için geçici bir muafiyet sağlanabileceğine karar verirken, mahkeme, Djokovic'in, geçen ay koronavirüs ile enfekte olduğuna dair kanıtları olduğu için aşı olduğunu kanıtlamaya ihtiyacı olmadığını kaydetti.

Kararın, Djokovic'in Avustralya Açık 21. Grand Slam turnuvasına katılabilmesine olanak sağladığı belirtiliyor.

Yargıç Kelly, Djokovic'in Melbourne Havaalanı'ndaki yetkililere, 17 Ocak'ta başlayacak turnuvayı organize eden Tennis Australia ve iki tıbbi panel tarafından kendisine verilen tıbbi muafiyeti sağladığını kaydetti.

Ancak federal hükümetin avukatları, mahkemeye, ülkenin göçmenlik bakanının Djokovic'in vizesini tekrar iptal etmek için kişisel yetkisini kullanma hakkını saklı tuttuğunu belirtti. Bu, Djokovic hakkında verilen kararın, bakanlığın devreye girmesiyle yeniden bozulması ihtimalini doğuruyor.

ONLİNE GÖRÜLEN DAVADA CİDDİ AKSAKLIKLAR: PORNO YAYINI YAPILDI, LİNK ÇÖKTÜ

Öte yandan Covid-19 tedbirleri nedeniyle online yapılan duruşmayı gazetecilerin de izleyebilmesi için verilen ilk linkin hacklendiği aktarıldı. Söz konusu linkten yüksek sesli müzik ve porno yayını yapıldığı, ikinci linkin ise çöktüğü, duruşmanın da dışarıdan katılanlar nedeniyle sekteye uğradığı belirtildi.

Duvar’ın Reuters'tan aktardığı habere göre aktardığı bilgiye göre Avustralya hükümeti, Microsoft Teams üzerinden yapılan duruşmanın linkini günler önce gazetecilerle de paylaştı. Sosyal medyada da paylaşılan linke duruşmaya katılmak için tıklayan gazeteciler, yüksek sesli müzik ve porno yayınıyla karşılaştı.

20 bin kişinin çevrimiçi toplantıya katıldığı sırada yaşanan olay dalga konusu olurken, Avustralya merkezli medya kuruluşu News Corporation'ın dijital spor editörü  Emily Benammar "Porno: Tüm bu Djokovic olayında eksik olan tek şey" mesajını paylaştı.

Avustralyalı gazeteci Sarah Dankert de yayın sırasında tekno müzik çaldığını, katılımcılar arasından kıkırdamalar ve bağrışmalar duyulduğunu, bir kişinin Djokovic'in takma adı olan 'Nole' sözcüğünü 'acılı' bir sesle telaffuz ederek dalga geçtiğini yazdı.

Mahkeme yetkilisinin katılımcıların sesini kapatamayınca online toplantıyı terk ettiği belirtilirken, gazetecilerle yeni bir link paylaşıldı. Ancak bu kez de, duruşmanın başlayacağı saat yaklaşırken aşırı yüklenme nedeniyle bu link de çöktü.

Duruşmanın internet yayını başladığında ise bilgisayarının sesini kısmayı unutan bir kişinin "Biz girdik" dediği duyuldu. Bu noktada öfkelenen yargıç Anthony Kelly’nin katılımcıyı azarlayarak, "Konuşan kişi her kimse sesi kısmasını rica ediyorum. Mikrofonu açık olması gereken tek kişiler, mahkemeyle işi olanlar" dedi.

Gazetecilerin büyük çoğunluğu yaşanan bu sorunlar nedeniyle davayı izleyemediği, gelişmeleri avukatların açıklamaları üzerine eş zamanlı olarak yayın yapan bir tenis podcastinden takip ettiği kaydedildi.

MAHKEME SÖZCÜSÜ BASINDAN ÖZÜR DİLEDİ

Duruşmanın dördüncü saatinde, mahkeme gazetecilere kendi YouTube kanalı üzerinden üçüncü bir link gönderdiği ancak bu kez de gecikmiş bir yemek molası verildiği ifade edildi. Linkin, mahkemenin Djokovic'i haklı bulduğu kararı sırasında çalıştığı aktarıldı.

Yaşananlara ilişkin bir mahkeme sözcüsünün, duruşmanın ardından gazetecilerden e-posta göndererek özür dilediği belirtildi.

MAHKEME KARARI UYGULANMAYINCA GERGİNLİK ÇIKTI, POLİS MÜDAHALE ETTİ

Ancak mahkemenin kararına rağmen ünlü tenisçi hâlâ serbest bırakılmazken, ailesi Djokovic'in tekrar gözaltına alınabileceğini öne sürdü. Djokovic'in mahkeme salonunun dışında toplanan destekçileriyle polis arasında ise gerilim yaşandı. Alandan çıkmaya çalışan bir arabanın içinde Djokovic'in bulunduğunu düşünen destekçiler yolu kapatınca polis gazla müdahale etti.

Absolutely hectic scenes down here in Melbourne CBD where the crowd thinks #Djokovic is in this car. Pepper spray has just come out. pic.twitter.com/Hort3GcFhI

— Cait Kelly (@cait__kelly) January 10, 2022

Video: Cait Kelly / Twitter

Djokovic, mahkeme kararının üzerinden saatler geçmesine rağmen bırakılmazken, gözler Göçmen Bakanı Alex Hawke'ye çevrildi. Hükümetin avukatı Chris Tran, Göçmen Bakanı Alex Hawke'ın vizeyi yeniden iptal etmeyi gözden geçirebileceğini söyledi. Bakanlıktan yapılan açıklamada da, Hawke'ın bakan olarak kişisel yetkileri dahilinde vizeyi bir kez daha iptal edip etmemeyi gözden geçirdiği belirtildi.

Avustralya'nın göçmen yasalarına göre, bakanın bu gibi durumlarda özel yetkisini kullanma hakkı bulunuyor. Eğer bakanlık bu yönde bir karar alırsa, Djokovic'in Avustralya'ya girmesi üç yıl yasaklanabilir.

DJOKOVİC AİLESİ: ONU YENİDEN KİLİTLEMEK İSTİYORLAR

Ünlü tenisçinin serbest bırakılmamasına ilişkin ailesinden de yeni iddialar geldi. Djokovic'in erkek kardeşi Saša Ozmo, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Novak'ı yeniden yakalayıp kilitlemek istiyorlar" dedi. Ozmo, Djokovic'in avukatlarıyla görüştüğünü belirtti.

Djokovic'in destekçilerinin eylemlerinin ise "Novak'ı serbest bırakın" sloganlarıyla sürdüğü aktarıldı.

NE OLMUŞTU?

Melbourne'e ulaştıktan sonra muafiyet kararı kabul edilmeyen ve ülkeye giriş vizesi iptal edilen 34 yaşındaki Djokoviç, ülkeye giriş yaptığı perşembe gününden bu yana sığınmacıların yerleştirildiği otelinde tutuluyordu.

Avustralya Açık'ta 9, kariyerinde 20 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Djokovic, vize iptaline itiraz ederek kararı federal mahkemeye taşımıştı.

Sporcuların, 17-30 Ocak'ta düzenlenecek turnuvaya katılabilmeleri için Covid-19 aşısı olmaları zorunlu kılınmıştı.

Aşı olmayı reddeden tenisçilerden, bağımsız uzmanlardan oluşan kuruldan tıbbi muafiyet kararı almaları istenmişti.

Avustralya Tenis Birliği'nin, aşı muafiyeti konusunda oyuncuları yanlış yönlendirdiği öne sürülmüştü.