Türkiye AGİT gözlemcisini ülkeye sokmadı

Türkiye, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) seçim gözlemcisi Sol Parti milletvekili Andrej Hunko’nun ülkeye girişine izin vermedi.

DW Türkçe’ye açıklama yapan Hunko, AGİT gözlemcisi olarak 24 Haziran seçimlerini izlemek için Ankara'ya gitmek üzere Viyana'da uçağa bindiğini, kendisine giriş izni verilmediği bilgisini alınca uçaktan indiğini söyledi. Türkiye'nin Viyana'daki AGİT Daimi Temsilcisi'nin AGİT'i konuyla ilgili bilgilendirdiğini belirten Hunko gerekçe olarak "terör destekçiliği suçlamasının" sunulduğunu ifade etti.

Hunko, Türkiye'nin attığı bu adımın hukuka aykırı olduğunu söyledi. "Seçim gözlemlerinin temel prensiplerinden biri şudur: Heyeti davet eden ülke delegasyonları belirleyemez" diyen Hunko, "AGİT bunu kabul edemez. Bu çok eleştirel, bunu istemiyoruz denemez. Bu hukuki değil. Tabii AGİT'in de bu konuda icrai araçları yok. Bu da her zaman bir sorun" şeklinde konuştu.

Andrej Hunko konuyla ilgili Alman Dışişleri Bakanlığı ve Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'ne önceden haber verilmediğini ifade etti. Hunko konunun öğrenilmesi üzerine AGİT'in ve Alman Dışişleri Bakanlığı'nın kendisine destek verdiğini ve durumu protesto ettiklerini kaydetti.

ÇAVUŞOĞLU PKK'Lİ OLMAKLA SUÇLAMIŞTI

Nisan 2017’de yapılan anayasa değişiklik referandumu sırasında Türkiye'de Avrupa Konseyi’nin seçim gözlemcisi olan Andrej Hunko, Diyarbakır’daki oy verme ve sayılma işlemleri sırasında polisin engellemeleriyle karşılaştıklarını söylemişti.

Açıklama üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Twitter hesabından Andrej Hunko’nun PKK bayrağıyla görüldüğü bir fotoğrafı kamuoyuyla paylaşmıştı.

Hunko söz konusu fotoğrafla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Bu 2014 yılında Şengal'de Ezidilerin kurtarılması sonrasında Almanya'da yaşanan bir iç tartışmayla ilgiliydi. Hatta o zaman Hrıstiyan Birlik Partilerinden milletvekili Volker Kauder PKK'ya silah sevkiyatlarını günlük oturumda gündeme getirmişti. Biz de Sol Parti olarak o zaman PKK yasağının kaldırılmasını savunduk. Bunun üzerine de Federal Meclis'te bununla ilgili bir tartışma oturumu yapıldı. Söz konusu fotoğraf bu bağlam içerisinde ortaya çıktı. Bunun Türkiye'de seçim gözlemiyle bir ilgisi yok. Ama şimdi beni PKK sempatizanı olarak göstermek için kullanılıyor. Bu doğru değil." (Deutsche Welle Türkçe)