Bir dinozor türünün çömelerek yürüdüğü keşfedildi
Queensland Üniversitesi’nin yeni çalışması, Morgan Dağı'ndaki Dino Mağarası’nda çekilen eski fotoğrafları kullanarak Avustralya dinozorlarının yeni keşfedilen ve sıradışı davranışlarına ışık tuttu. Fotoğraflarda yer alan izlerin incelenmesi, mağarada dolaşan bir dinozorun çömelerek yürüdüğünü gösterdi.
Üniversitenin paleontoloğu Dr. Anthony Romilio, izlerin görüntülerine ulaşmada bugüne kadar çeşitli başarılar elde etse de Morgan Dağı Tarih Müzesi’ndeki farklı dinozorların ayak izlerinin yer aldığı görüntülere kısa süre önce ulaştı.
"Bu fosilleşmiş ayak izlerinin fotoğrafları, yıllardır müze sergisinde" diyen Romilio, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu izleri ne tür dinozorların oluşturduğu ya da izlerin ne anlama geldiği bugüne dek bilinmiyordu. Bu tür bir tipik dinozor izi, kuşların izlerine benzer. Ancak bunlar, geniş saplı bir çatala benziyor.
Phys.org’un aktardığına göre daha fazla inceleme yapan Dr. Romilio, bu izlerin dinozor çömelmişken ortaya çıktığını keşfetti.
"Bu çok garip bir davranış, bunu neden yaptığını henüz bilmiyoruz" diyen Romilio, söz konusu izlerin Ornithopod adı verilen iki ayaklı bir otçul dinozora ait olduğunu ifade etti. Bilim insanı, bu yüzden yırtıcılarda görülen ava sinsice yaklaşma davranışının bu örnekte söz konusu olmadığını aktardı.
Ve ilginç şekilde, bu çömelmiş dinozor, diğer ‘normal’ yürüyen dinozorlardan daha büyük atımlar atıyordu. Bu olağan dışı duruş, tarih öncesi hayvanın daha sabit durmasını ve böylece eski bir gölün çamur kıyılarını daha hızlı geçmesini sağlamış olabilir.
Dr. Romilio ayrıca, tüm bilinmezliğe rağmen bu gizemli dinozoru araştırmaya hevesli olduğunu ifade etti.
Dinozor mağaralarında fosilleşmiş ayak izlerinin bulunduğu 9 alan olduğunu söyleyen Dr. Romilio, "Bu fotoğrafların tam olarak nerede ve ne zaman çekildiğini bilmiyoruz" dedi.
Morgan Dağı’ndaki izlerin bulunduğu alanların bir çoğununn 2000’lerin başında haritalandığını söyleyen paleontolog bu ayak izlerininse haritalarda görünmediğini ifade etti.
Bu, fosillerin aşınmasıyla ilgili olabilir. Bu da söz konusu fotoğrafları ve onun gibileri son derecede önemli kılıyor. Çünkü bu yaratıkların varlığına dair tek kaydımız.
