Bursa'nın ikinci kuşak süpürgecisi yok olmaya yüz tutmuş mesleğini tutkuyla sürdürüyor

Bursa'nın işlek Cumhuriyet Caddesi'ndeki küçük dükkânında yıllara meydan okuyan süpürge ustası Yüksel Başak, el emeği süpürgelerle mesleğini sürdürüyor. Başak, "İkinci kuşak süpürgeciyim, oğullarıma öğrettim ama bu iş ev geçindirmeye yetmez" diyor.

Artı Gerçek - Tramvay sesinin ve hareketli kalabalığın dolup taştığı Cumhuriyet Caddesi’nde zamana meydan okuyan iki metrekarelik bir dükkân; içerden taşan küçük, büyük, uzun, kısa süpürgeler ile dikkati çekiyor. Kimilerinin önünde fotoğraf çektiği, kimilerininse halen alışveriş yaptığı bu mütevazı dükkan, görenleri adeta zaman içinde yolculuğa çıkarıyor.

Bir dönem evlerin demirbaşı olan klasik süpürgeler, teknolojinin gelişimiyle hızlı ve pratik yaşanan hayatlardan birer birer çıkan eşyalar arasında yerini alıyor ne yazık ki. Evlerin içinde, bahçelerde ve hatta parklarda kolayca rasgeldiğimiz süpürgeler, hem eskiye nazaran artık sık üretilmezken, hem de süpürgecilik mesleği yok olmaya yüz tutmuş meslekler arasında görülüyor.

Bursa Tanık'ın haberine göre, bu mesleğin Bursa’da ve belki de Türkiye’deki bir elin parmağını geçmeyecek kadar az kalan ustalarından Yüksel Başak ise iki metrekarelik mekânında geleneksel ailelerin bugün halen evlerinden eksik etmediği süpürgeleri, el emeğiyle üretiyor, yaşattığı aile mesleğini de 67 yıldır Cumhuriyet Caddesi Tuz Pazarı mahallesinde sürdürmeye devam ediyor.

AİLE MİRASI BİR MESLEK

Süpürge ustalığının ‘baba mesleği’ olduğunu ve ailesindeki herkesin süpürge üretimi yaptığını söyleyen Bursalı Yüksel Başak, çırak olarak başladığı aile mirası mesleğini kalfalık ve ustalık seviyelerine taşıyarak bugün 32 senedir aynı adreste süpürge imalatı yapıyor. Ailesi Makedonya göçmeni olan, babası ve amcası Balkan topraklarında henüz çocuk yaşta süpürge üretimine başlayan Yüksel, Bursa’nın merkez ilçeleri Osmangazi’de kendisinin, Yıldırım’da ise amcaoğlunun tek üretici ve satıcı olduğunu vurguluyor.

Babası ve amcası Makedonya’dan Bursa’ya göç ettikten sonra amcasının Yıldırım ilçesinde ilk imalathane ve dükkânı açtığını, babasının ise Cumhuriyet Caddesi’ndeki şimdiki dükkanında süpürgecilik mesleğini yürüttüğünü kaydeden Başak, 32 yıldır da kendi ustalık serüvenini sürdürüyor. 67 yıl önce Cumhuriyet Caddesi üzerinde 6 tane daha süpürge dükkânı olduğunu belirten süpürge ustası, o yıllarda eski ustaların iç içe olduğunu ve tarzlarının üretim şekillerine göre farklılaştığını anlatıyor.

ÜRETİM İNCELİK İSTİYOR

Bursa’nın köylerinde çiftçiler tarafından yılda yalnızca bir kez ekilen süpürgenin hammaddesi olan bitki, yine yılda yalnızca bir kez mahsul veriyor. Tohumlu bir bitki olarak uzun süre toprakta kalan süpürge otu, üzerinin temizlenmesinden sonra süpürge üreticisine ulaşıyor. Süpürge otu, bilmeyen gözlerin kolayca ayıramayacağı bir bitki olarak yeşil renkte yetişiyor.

Bildiğimiz süpürge halini alması için kükürtte bekletilerek sarartılıp sertleştirilen süpürge otu, demet olarak imalatçılar tarafından kullanıma hazır hale geliyor. Süpürge otu, uygulanan bu işlemin ardından süpürge halini alması için depolanıyor ve imalat için bekletilmeye alınıyor. Çevirme, kapak ve süpürme bölümleri için birbirinden ayrılan hazırlanmış süpürge otu, son halini almak üzere el ile imal ediliyor. Tek başına imalatta günde 5 ila 10 adet üretebilen usta Başak; tuvalet, elbise, ev ve bahçe kullanımına göre boyutların değiştiğini belirtiyor.

EKONOMİNİN ETKİSİ HİSSEDİLİYOR

Günün koşulları nedeniyle yeni ustalar yetişmezken Bursa’nın eski bahçeli evlerinin azalmasının süpürge kullanımını olumsuz etkilediği de bir gerçek. Bugünkü ekonomik koşullarda klasik süpürge kullanıcılarına bile pahalı gelen bu nostaljik gereç, geleneksel tüketiciler için bir ihtiyaç olarak nadiren de olsa satın alınmaya devam ediyor.

Teknoloji ile farklı süpürge modelleri evlerde yerini alsa da klasik el süpürgesinin yerinin başka ve doldurulamaz olduğunu, dijitalleşmeye rağmen süpürgelerin evlerin olmazsa olmazı arasında yer aldığını söyleyen Başak, “Ben, ikinci kuşak süpürgeciyim. Oğullarıma bu mesleği öğrettim. Dilerlerse yapabilirler ancak buradan elde edilen gelir, ekonomik açıdan ev geçindirmeye yetmez. Bunu öngörmüştüm. Bu yüzden çocuklarıma mesleği öğretsem de onlardan yalnızca bu işi yapmalarını bekleyemem” diyor.

TARİHİ CUMHURİYET CADDESİ

Bursa’nın tarihi ve en işlek caddelerinden biri olan Cumhuriyet Caddesi, aşağısında Abdal Mahallesi, yukarısında ise Heykel Mahallesi ile her on yılın olduğu gibi bu on yılında gözde adreslerinden biri. 67 yıldır bulunduğu dükkânında üretim yaparak Bursa’nın kent belleğinde yerini alan süpürge ustası Yüksel Başak, kent tarihinin de en büyük tanıklarından biri.

Cumhuriyet Caddesi’nin yıldızının her zaman parlak olduğunu hatırlatan yılların esnafı Başak, “Cumhuriyet Caddesi, geçmişte de güzeldi, bugün de güzel. Esnafların iletişimi çok iyi ve farklı. Esnaf büyüklerimden de böyle gördüm. Yerli yabancı herkes güvenle gezebiliyor” diyor ve sözlerine şunları ekliyor:

“Eskiden araçlar girerdi buraya. Şimdi yalnızca yayalar var. Çok güzel oldu. Gelip bu güzelliği yaşamak, gezmek gerekli. Tarihi dokuyu hissedip esnafla iletişimde olmak güzel olur. Burada herkes birbirine yardımcı ve hoşsohbettir. Turistler geliyor. En çok Arap turistler ve İtalyan turistler geliyor. Dükkân da tabii ki turistlerin ilgisini çekiyor. Öğrendim ki İtalya’da bildiğimiz klasik el süpürgesinin makineli versiyonu var. Makine ile bütünleşmiş bir ürün yani. Bunu gördüm ve kendimi farklı hissettim. Benden daha iyi ustalar varmış dedim. Hoşuma gitti. Yeni nesil de ustalarına, öğretmenlere saygı duysunlar, onlara kulak verip bütünleşirlerse güzel işler olur.” (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar