Aydın’da köyün dibine dinamit
İZMİR – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Dinçler Madencilik tarafından Aydın’ın Karpuz ilçesinde açmak istediği taş ocağı ile ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verdi. 25,2 hektar büyüklüğündeki taş ocağındı yılda 210 bin ton feldspat çıkarılması planlanıyor. Proje sahası Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planına göre “Mera Alanı” ve “Sulama Alanı” olarak işaretlenmiş alanda kalıyor.
ARKEOLOJİK SİT ALANINA DA KOMŞU
ÇED sahasının yanı başında tarım arazileri, zeytinlikler kalırken ocak alanı Ömerler köyüne de 300 metre uzaklıkta olacak. Yine ocak sahasının yakınlarında tescilli arkeolojik SİT sahaları da yer alıyor. Hammadde ise patlatma yöntemiyle çıkarılacak. Ocak sahasında 10 günde bir patlatma yapılacak.
LATMOS PLATFORMU’NDAN HUKUKİ DESTEK
Ömerler köyü halkı geçtiğimiz günlerde Latmos Platformu ile birlikte toplantı yaparak madene karşı mücadele etme kararı aldı. Karar sonrası köylüler Latmos Platformu’nun hukuki desteği ile Çine Adliyesi’nde iptal davası açtı. Hukukçu Mehmet Çilsal tarafından hazırlanan dava dilekçesinde beş köylü davacı olarak yer aldı.
Açılan davanın ana itirazlarından bir tanesi ise ÇED sahasının 25,2 hektar olmasına rağmen ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verilmesi. ÇED Yönetmeliği’ne göre 25 hektardan büyük projelerde ÇED sürecinin işletilmesi gerekiyor.
AKP’YE YAKINLIĞI İLE TANINIYOR
Şirketin sahibi Batmanlı Dinç Ailesi AKP’ye yakınlığı ile tanınıyor. Dinçler Grup bünyesindeki şirketin sahibi ise Mehmet Emin Dinç. Şirketin Latmos’ta (Beşparmak Dağları) hayata geçirmeyi planladığı bir taş ocağı da yer alıyor. O proje de yargıya taşınmıştı.
OCAK SAHASI KÖY MERASI
Artı Gerçek’e konuşan köylülerden Ömerli Köyü sakinlerinden ve davacılardan Mehmet Şahin planlanan ocak sahasının tarımsal alanlarına sıfır olduğunu belirterek “Bizim tarımsal alanlarımızda su boldur. 10-11 metreden su çıkar. Taş ocağının yanındaki alanda sebze, mısır, fıstık, karpuz ve kavun yetiştiriliyor. Her türlü tarım mevcut. Ocak sahası aynı zamanda bizim mera olarak kullandığımız bir bölge. Köyümüzde 3 bin büyükbaş hayvancılık bulunuyor. Yine bu bölgede bir tür lavanta türü olan karabaş otu bolca yetişiyor. Bu ottan dolayı bölge arıcıların da uğrak noktalarından biridir, her yıl 25-30 sürü sahibi gelir.” dedi.
KÖY KANSER RİSKİ İLE KARŞI KARŞIYA
Mahkemenin lehlerine sonuçlanacağına inandıklarını kaydeden Şahin “Feldspat kanserojen bir madde, akciğerlere zarar veriyor. Benim eniştem de bu ocak sahalarının birinde çalışırken genç yaşta akciğer kanserine yakalandı ve 41 yaşında kaybettik. Poyrazlı bir havada toz tanecikleri bizim köyümüzün üzerine yağacak. Köylü etkilenecek. Köylülerden kimse kabul etmiyor. Çevre, tarım arazilerine, yeraltı sularına ve insanlara vereceği zarardan korkuyoruz. Bu yüzden karşı çıkıyoruz. Feldspat madenciliğinin de çevreye ve insana verdiği zararı bildiğimiz ayaklandık ve dava açma kararı verdik. Başarılı olacağımızı düşünüyoruz. Mahkemenin lehimize sonuçlanacağını düşünüyoruz Biz umutluyuz” ifadelerini kullandı.