Kimya Mühendisleri Odası'ndan İliç uyarısı: Ağır metallerden kaynaklanan siyanürden daha büyük risk var

Kimya Mühendisleri Odası'ndan İliç uyarısı: Ağır metallerden kaynaklanan siyanürden daha büyük risk var
İliç'teki maden faciasının ardından Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, tespit ve önerilerin yer aldığı rapor yayınladı. Raporda, sadece siyanürün değil, ağır metallerinde ciddi bir risk oluşturduğuna dikkat çekildi.

Artı Gerçek - Erzincan'ın İliç ilçesinde Çöpler Altın Madeni'nin bulunduğu alanda, 13 Şubat saat 14.28'te toprak kayması meydana geldi. Yaklaşık 10 milyon metreküp toprak, 200 metrelik yamaçtan aşağı doğru aktı. En az dokuz işçi bu kayan toprağın altında kaldı. Fırat Nehri’ne doğru kayan devasa toprak yığınının, siyanür ve sülfürik asit ile yıkanmış malzemelerden oluştuğu belirtildi.

Uzmanlar, altın madeninde kullanılan siyanürün Fırat Nehri'ne karışması halinde ağır bir tahribatın meydana geleceği yönünde uyarılarını sürdürürken Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, faciayla ilgili tespit ve önerilerinin yer aldığı raporunu paylaştı. Raporda, bölgenin sadece siyanürün değil, diğer ağır metallarin de ciddi bir risk taşıdığına dikkat çekildi.

'İliç maden faciası hakkında halkımızı bilgilendiriyor, yetkilileri uyarıyoruz' başlığıyla yayınlanan raporun detayları şöyle:

1. YIĞIN LİÇİ YÖNTEMİ NEDİR?

Yığın liçi yöntemiyle çalışan açık altın madeni işletmelerinin genel üretim akışı aşağıdaki gibidir.

(1) Altın içeren cevher kazılarak çıkartılır.
(2) Cevher inceltilerek, tabanında sızdırmaz membran bulunan alana serilir. Öğütülmüş
cevherin içindeki katı altın bileşiği Sodyum Siyanür çözeltisiyle sıvı faza alınır.
(3) Altın iyonları içeren çözelti sıvı sızdırmaz yataktan toplama kanalları ile derişik çözelti göletine gönderilir.
(4) Derişik çözeltideki altın, geri kazanım tesisinde çözeltiden kazanılır.
(5) Geri kazanım tesisinden çıkan siyanürce seyreltik çözelti, ikinci bir gölette toplanır.
(6) Liç yığını ikinci göletten gelen çözeltiyle tekrar yıkanır.

2. İLİÇ’TE NE OLDU?

Yukardaki şekilde 2 Numara ile gösterilen liç yığını göçerek, maden sahasından geçen ve Karasu’ya dökülen Sabırlı Deresi’nin yatağını doldurdu.

Bu dere mevsimsel olarak aktif bir deredir ve önüne yerleştirilen bir bariyerle kontrol edilmektedir.
Bu derenin altında Çöpler köyünün yeni yerleşim alanı bulunmaktadır. Biraz ilerisinde Bağıştaş HES ve Bağıştaş köyüne bağlı Bahçecik mezrasına kaynak suyu basan bir istasyon bulunmaktadır.

3. HALK SAĞLIĞI VE KİMYASAL KİRLİLİĞİ AÇISINDAN RİSK NEDİR?

Siyanür bileşikleriyle yıkanmış cevher atığında, kamuoyuna yansıtıldığı gibi sadece siyanürden kaynaklanan bir risk söz konusu değildir. Sodyum siyanür ile yıkama sırasında altın ile birlikte çözünmüş ağır metallerden kaynaklanan daha büyük bir risk mevcuttur.

Bu kirleticilerin toprağa, suya ve havaya karışması sonucu; soluma ve cilt maruziyeti yüksek dozdaysa teorik olarak olumsuz etkilenme potansiyeli vardır.

Bu kirleticilerin derelere, nehirlere ve yer altı su kaynaklarına karıştığı miktar ve süreye bağlı olarak tüm eko sisteminin ciddi tahribatına yol açacak bir risk söz konusudur.

Bütün bu riskler, toprak ve su numunelerinin sağlıklı ve şeffaf bir şekilde analizi ile belirlenebilir. Kimya Mühendisleri Odası olarak bu analizlerin gerçekleştirilmesine talip olduğumuzu ilgili kurumlara ve halkımıza bildiririz.

4. KISA VADELİ ÖNERİ VE YORUMLARIMIZ

a) Aynı madende 21 Haziran 2022'de yaşanan kaza sonrası heyetlerimizin bölgede yaptığı inceleme ve analizlere dayanarak; İliç ilçesinin içme suyunda, su kaynağının coğrafi konumu nedeniyle, bu kazadan dolayı bir kirlenmenin olmayacağını düşünüyoruz.
Buna mukabil Bağıştaş mevkiindeki su kaynağından beslenen Bahçecik mezrasının içme sularının derhal ve sürekli olarak analiz edilmesinin gerekli olduğunun altını ısrarla çiziyoruz. Bu yapılana dek mezranın içme suyunu başka bir kaynaktan karşılanmasını öneriyoruz.

b) Yağmur yağdıkça dere yatağındaki liçten akan sızıntıların Karasu’ya karışma potansiyeli vardır. Kapatıldığı söylenen bariyerlerde birikecek sızıntının sürekli izlenmesi, uygun araçlarla çekilmesi ve tesisin atık havuzlarına basılması gerektiğini yetkililere duyuruyoruz.

c) Sızıntının yer altı sularına karışma olasılığı olup olmadığının kamuoyuyla, net bilgiye dayanarak paylaşılmasını ve TMMOB’ye bağlı ilgili diğer odaların görüşlerine başvurulmasını talep ediyoruz.

d) Sızıntı ve liç kaldırma çalışmalarında bulunacakların tam korumalı yüz ve soluk maskesi, kimyasala dayanıklı eldiven, tabanı kaymaz, kimyasala dirençli emniyet ayakkabısı ve kimyasala dayanıklı tüm vücut korumalı iş tulumu ile çalışmalarının zorunlu olduğunu
hatırlatıyoruz.

e) Bölgede bulunan ve yönlendirebileceğimiz uzman ekiplerimize numune alma konusunda güçlük çıkarılmaması gerektiğinin altını çiziyoruz.

f) KMO’ya izin verilmediği durumda; yapılan analizlere yönelik numunelerin nasıl ve nereden alındığı, hangi yöntemle analiz edildiği konusunda ilgili devlet kurumlarının bilgi paylaşımlarını bekliyoruz. Bu bilgiyi anlaşılır şekilde kamuoyuyla paylaşacağımızı belirtiyoruz.

5. ORTA VE UZUN VADELİ ÖNERİ VE YORUMLARIMIZ

a) Vakit geçirilmeden liç kaldırma çalışmaları başlatılmalıdır.

b) İlk analiz sonuçlarına göre hazırlanacak eylem planı kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

c) Hava, su, toprak analizleri kısa periyodlarda tekrarlanmalı ve sonuçlar izlenmelidir.

d) TMMOB, TBB, TTB gibi ilgili meslek örgütleri ile çevre ve yaşam hakkı savunucusu yapılanmalar sürecin dışında tutulmamalıdır.

e) Büyük endüstriyel kaza risklerinin azaltılması için TMMOB ve ilgili meslek örgütlerinin teknik ve politika belirleyici önerilerinin hayata geçirileceği bir mekanizma oluşturulmalıdır."

(HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar