Serkiz Yaylası'nda maden arama çalışmalarına karşı Danıştay'a dava

Serkiz Yaylası'nda maden arama çalışmalarına karşı Danıştay'a dava
Tokat'ın Serkiz Yaylası'nda altın madeni arama çalışmalarının iptali için Danıştay'a dava açıldı. Artı Gerçek'e konuşan avukat İsmail Hakkı Atal, AKP iktidarının kanun ve yönetmeliklerde yaptığı değişiklikle maden şirketlerinin önünü açtığını vurguladı.

Mehmet MENEKŞE


AMASYA -Serkiz Yaylası'ndaki maden arama çalışmalarına karşı yöre halkı ve Ziraat Mühendisleri Odası, Danıştay'a dava açtı. Davada Emsa Enerji ve Madencilik şirketine verilen maden arama ruhsatının iptal edilmesi, ayrıca Maden Kanunun 17'inci, 23 Mayıs 2018'de Resmi Gazete’de yayınlanan Maden Bölgelerinde ve Ruhsatların Taşınmasına İlişkin Yönetmeliğin 13, 16, 17 ve 18'inci maddelerinin iptal edilmesini istendi.

KANUN VE YÖNETEMELİKTEKİ MADDELERİN İPTALİ İSTENİYOR

Artı Gerçek’e konuşan avukat İsmail Hakkı Atal, "Danıştay kısmen daha bağımsız olduğu için Danıştay'a dava açtık. Maden şirketi ön arama, genel arama, detay arama diye üç ayrı ruhsat alıp, madencilik faaliyetini sürdürmesi gerekirken AKP’nin çıkardığı yönetmelik ile tek ruhsatla hepsini yapıyor. Maden Kanunu ve maden yönetmeliğinde AKP yasal değişikliklerle bunun önünü açmış. Biz de hem bu üç ruhsat almayı ortadan kaldıran maden yönetmeliğin 13, 16, 17, 18'inci maddelerin iptalini hem de Maden Kanununun 17’nci maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulmasını talep ettik" dedi.

'DEĞİŞİKLİKLERLE MADEN ŞİRKETLERİNİN ÖNÜNÜ AÇTILAR'

AKP iktidarının 2004 yılından beri maden kanunu ve maden yönetmeliklerinde yaptığı tüm değişikliklerle maden şirketlerinin önünü açtığını vurgulayan Atal, "Maden Kanununda maden arama ve çıkarma hakkının verilmeyeceği durumları içeren maddeleri dahi kaldırdılar. 'Halkın yaşam alanı, su havzası, tarım alanı varsa maden hakkı verilemez' gibi bir maddeyi kaldırdılar. Yeni yapılan yönetmeliğe göre maden şirketinin faaliyet raporu hazırlaması isteniyor. Maden şirketi hem kendi faaliyet raporunu hazırlıyor hem de CED raporunu şirket parasını verdiği firmalar hazırlıyor. Keyfilik ve denetimsizlik olduğu için maden şirketi istediği gibi alanda çalışma yapabiliyor. Şu an var olan Maden Kanunu ve yönetmeliği küresel emperyalist, kapitalist şirketlerin Türkiye’yi tarumar etmeleri için çıkarılmış yönetmelik ve kanun maddeleri" diye konuştu.

whatsapp-gorsel-2024-09-20-saat-09-47-13-280ce726.jpg
Avukat İsmail Hakkı Atal

'TOKAT'TA ALEVİLERİN İBADET ALANLARI TEHDİT ALTINDA'

Tokat'ta birçok noktada Alevilerin ibadet alanlarının tehdit altında olduğuna dikkat çeken Atal, " AKP iktidarı sürekli Alevileri kandırarak, yayına çekme peşinde ama fiiliyatta madenler için verdiği ruhsatlarla Alevilerin yaşam alanlarını yok ediyor. Serkiz Yaylasında Alevilerim cem ibadetlerini yaptıkları alan da var. Tokat-Erbaa’da Anadolu’daki on iki Alevi ocağından biri olan Keçeci Baba’nın türbesinin olduğu Keçeci Köyünde de Cumhurbaşkanının Danışmanı Ömer Özbey’in CEO'su olduğu Verusa Holding’e ait Galata Madenciliğin 60 bin hektarlık bir ruhsatı var ve iptal davamız Samsun Bölge İdare Mahkemesinde devam ediyor. Tokat’a 18 kilometre mesafede Günçalı Köyü’nde Alevilerin inanç merkezlerinden biri olan Çal Baba üzerinde dört tane maden ruhsatı var. Alevilerin yaşam alanlarının, inanç merkezlerinin dağıtılması için maden ruhsatlarının araç olarak kullanıldığına tanık oluyoruz. AKP hükümeti Alevilerin inanç ve ahlak sitemini çökertmek için maden ruhsatlarını araç olarak kullanıyor. Bütün bu yerler yaşanan iklim krizinin sigortası durumunda ve Türkiye’nin sigortasını yok etmeye çalışıyorlar" dedi.

Öne Çıkanlar